Uyandığımda tavanda tam yatağımın baş kısmına denk gelen , astığım ev resmine baktım. Bu bizim evimizdi yani. Metin ve benim bir evimiz olmuştu. Neler yapmıştık acaba eskiden. Neler hatırlıyordu benle ilgili. Keşke ben de hatırlayabilseydim.Yatağımdan kalktığımda istemsiz gözüm Metin'in penceresine gitmişti. Hiçbir şey görmeyince telefonumu elime geldim. Okuldakiler dersin iptal olduğuyla ilgili mesaj atmıştı. Ne güzel başlamıştım güne. Üstümü düzeltip odamdan çıktım. Bugün belki Metin'le bir şeyler yapabilirdim.
Hem ben onu dün öpmüştüm. Sahi nasıl öpmüştüm. Nerden gelmişti o cesaret bir anda. Öyle güzel bakıyordu ki gözleri ve sanki onu öpmem için öyle istekliydi ki , ister istemez çekiliyordum ona. Eskiden nasıl bir bağ kurduysak hiç kopmayacak gibiydi.
"Günaydın." Diyen abimle gülümsedim. "Günaydın." Dedim. Aklımdaki şeyi söyleyip söylememek arasında gidip gelirken abim kahvaltıyı hazırlıyordu. "Abi." Dediğimde kafasını bana saniyelik çevirip işine geri döndü. "Efendim abim." Dediğinde nefes verdim. "Bana Metin'in numarasını verir misin ?" Dediğimde güldü.
"Veririm de ondan niye istemiyorsun." Dediğinde aklıma geçenki konuşma gelince güldüm. "Yani ben bir sıpalık yaptım." Dediğimde o da güldü. "Telefonum içerde al abim." Dedi. Ayağa kalkıp içeri ilerlicekken durdum. "Sen her şeyi biliyordun yani." Dediğimde kafasını salladı.
Kendimi Metin'e öyle kaptırmıştım ki abimi unutmuştum resmen. "Neden söylemedin ?" Dediğimde ocağın altını kısıp bana döndü. "İstedim söylemek ama Metin yapma dedi. Ya daha kötü olursan diye korktuğumdan söyleyemedim abicim. Özür dilerim." Dediğinde kafamı iki yana salladım.
"Geçti gitti olan oldu. Üzülmenin anlamı yok." Deyip ona ilerledim ve yanağına bir öpücük bıraktım. Hızla içeri ilerledim telefonunu elime aldım. Numaralardan Metin'in numarasını almışken aklıma gelen hinlikle yapmamam gereken bir şey yaptım ve abimin Whatsapp'ını açtım.
En üstte Mert'le olan konuşması sabitlenmişti. Buna gülümsedim. İyice sevgilici olmuştu abim. Altında ben , işten insanlar gördüm ve sonra merak ettiğim konuşmayı bulup yukarlara çıkıp okumaya başladım.
Ben : Ders programı böyle. (Fotoğraf*)
Metin : Tamamdır kardeşim sağ ol.
Metin : Nasıl peki ?
Ben : İyi nasıl olsun.
Ben : Metin biliyorsun işine karışmayı istemem ama söylesen mi acaba ?
Metin : Neden bir sorun mu var ? Ne güzel o da hatırlamıyorken kalsın böyle. Ben uzaktan da sevmeye razıyım.
Ben : Korkma Metin. Eminim her şey onunlayken daha güzeldir.
Ben : Erdem meselesini naptın ?
Erdem meselesi mi ? Belliydi Metin'in onu tanıdığı ama nerden ve nasıl ?
Metin : Hatırlamıyor. Herkeste olduğu gibi.
Ben : Tamam kardeşim. Dikkat et.
Metin : Sen de.
Ve altında benimle ilgili bilgiler , Metin'in aşkla yazdığı şeyler ve nicesi. Gerçekten beni hiç unutmamış olması , bunca sene beni araması , öyle güzel hislerdi ki bunlar. Sevmek , sevildiğini hissetmek. Daha fazla oyalanmadan telefonu bırakıp koltuğa oturdum ve Metin'e mesaj attım.
Ben : Metin selam Buğra ben /
Selam /
Metin naber Buğra bu arada ben /
Slm /Nasıl konuşma başlatacağıma dair hiçbir fikrim yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İkinci Şans (bxb)
FantasiTanrı onlara ikinci bir şans vermişti. Kullanıp kullanamayacakları meçhuldü. Tek bildikleri birbirlerine duydukları kalp ağrısıydı.