twenty seven

31 5 4
                                    

Ormantik Herif'im: Neredeyse bir haftadır yazmıyorsun

Ormantik Herif'im: Ben bunun sebebini gayet iyi biliyorum

Ormantik Herif'im: Tam da sevgili yaptıktan beridir yazmıyorsun ve şüphelerim gittikçe artıyor Doruk.

Ormantik Herif'im: Canın sıkılıyordu ve can sıkıntın geçti sevgili yapınca değil mi puşt?

Gördüğüm mesajlarla yalnızca afallamıştım. Benim yazmama sebebim çok farklıyken o böyle laflar ediyordu. Sevgime hiçbir zaman inanmamıştı zaten. Şu an ona karşı yalnızca nefret duyuyordum. Tam bir şeyler yazacaktım ki vazgeçip sildim. O buna bile değmezdi. Sedef denen o kızla aralarında bir şey olduğu apaçık belliydi ve o benim kız olma ihtimalime rağmen benimle konuşabiliyordu. Ellerim tir tir titrerken yalnızca sohbette bekliyordum. Üstten 'yazıyor' yazısını görünce telaşla telefonu kapattım. Bildirim sesi gelince titreyen ellerimi artık saklayamıyordum.

"Mihri? Neyin var senin?" diyen Dorukla beraber zorlanarak konuştum. "Hiçbir şey." sesim kendimi ne kadar zorlasam da titremişti ve önümde oturan Oğuz da gözlerini bana dikmişti. Cafeyi kapatmaya yakın çay molası vermiş oturuyorduk. Doruk da öylesine gelmişti.

Garip bakışlar ve telefondan gelen bildirim sesleriyle artık dayanamadım ve bahçeye çıktım. Telefonu açıp baktığımda gördüğüm mesajlar karşısında sinirden ağlıyordum artık.

Ormantik Herif'im: Ne oldu?

Ormantik Herif'im: Kaçmayıp cevap versene!

Ormantik Herif'im: İşte şimdi gerçekten şüphelerimi doğruladın.

Ormantik Herif'im: O beddualarım tutuyor diye benimle taşşak geçişlerin.

Ormantik Herif'im: Ne kadar aptalım.

Ormantik Herif'im: Elim senin yüzünden arabanın arasında kalmıştı zaten Doruk.

Ormantik Herif'im: Çok eğlendin mi? Gerçekten beni önemseyen biri var sanmıştım. Ne kadar aptalım.

Ormantik Herif'im: Etrafımda sürekli dayımdan bahseden tek kişi de sendin. Nasıl bu kadar geç anlarım?

Ormantik Herif'im: Gerçekten eğlendin mi?

Ormantik Herif'im: Cevap vermeye de yüzün yok değil mi?

Ormantik Herif'im: CEVAP VER.

Siz: Senden iğrendiğim için yazmıyordum Yiğit.

Siz: Ne hikâyeler kurmuşsun sen meğerse

Siz: Ne hata yaptım diye düşünmemişsin hiç

Siz: Ne yazık. Hata olarak bile görmemişsin.

Siz: Sedef denen o kızla beni aynı anda idare ediyordun. Gerçekten öyle biriymişsin. Ben değilsin demiştim. Ama öyleymişsin.

Siz: Hiç umursamamışsın bu durumu ve burda saçmalayıp duruyorsun.

Siz: Ben hiçbir şeyi kanıtlamak zorunda değilim Yiğit.

Siz: İstediğin hikâyeye inan ama Doruk'u rahat bırak.

Siz: Benim saçma sapan hevesim yüzünden aranız bozulmasın. Doruk'un hiçbir suçu yok. Bundan sonra hayaletimi bile görmezsin Yiğit. Kendine iyi bak.

Titreye titreye ağlaya ağlaya yazdıklarımla tüm gücüm alınmış gibi hissediyordum. Yiğit'in yeni yazdıklarıysa beni tam anlamıyla bozguna uğratmıştı...

Ormantik Herif'im: Ne güzel rol kestin öyle

Ormantik Herif'im: Tutuştun değil mi?

Ormantik Herif'im: Ve de beni iğrenç bir konuma getirdin.

Ormantik Herif'im: Hâlbuki o kızla aramdakini en iyi sen biliyorsun ama beni burdan vurabiliyorsun.

Siz: BİLMİYORUM GERİ ZEKÂLI BİLMİYORUM! BİLSEM NEDEN BÖYLE KONUŞAYIM?

Siz: Hem gayet ortada her şey? Neyse, bunun önemi yok. Artık gözümün önünde aşk yaşasanız da umurumda olmaz.

Ormantik Herif'im: Bak seni öldürürüm.

Ormantik Herif'im: Hâlâ aynı rolüne devam ediyorsun.

Siz: Benimle nefesini yoracağına Doruk ile konuş ve gerçekten her şeyden habersiz olduğunu gör.

Ormantik Herif'im: Çok komik lan.

Ormantik Herif'im: Çocuğum ve kanacağım buna öyle mi?

Ormantik Herif'im: Seninle konuştuğumda da  inkâr edeceksin Doruk.

Ormantik Herif'im: Cesaret denen şeyin zerresi yokmuş sende.

Siz: YETER ARTIK.

'bu kişiyi engellediniz.'

Lanetliymiş gibi ekranını bile kapatamayıp masanın üzerine titreye titreye bıraktığım telefonu kırmak, parçalamak istiyordum. Hıçkıra hıçkıra ağlıyordum artık. Sandalyeden kalkıp toprağın üzerine oturdum. Kafamı kendime topladığım dizlerimin üzerine koyarak ağlamaya devam ederken yanıma gelen kişiyi bile fark etmemiştim.

"Ormantik Herif'im mi? Yiğit senin Ormantik Herif'in mi?" duyduğum tanıdık sesle kafamı kaldırmış soran gözlere ağlamaktan kızarmış gözlerimi dikmiştim. Onun gözlerinde merak ve şaşkınlık varken benimkinde yalnızca utanç vardı...

...

Minik yıldıza basmayı unutmayalım ⭐

Ormantik Herif'im ■Yarı Texting■Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin