"Kral Arthur" diye kükredim
Kral bana bakıp ne diyeceğimi beklemeye başladı
"Seni bu savaştan kurtarırsam güzeller güzeli kızın Helena'yı benimle evlendireceğine dair anlaşmıştık neden vazgeçtiğini söyleyip kızı başkasına verdin, şimdi bu krallığı...
Kadın beni önce hamama soktu ve her yerimi bir güzel inceledi ve beğeniyle süzdü özel bölgeminde temiz olduğunu söyleyince oraya bakma gereği duymadı Beni güzelce keseleyip duruladı havluya sarılıp giyineceğim odaya girdim
Helga odaya gelip saçımı kurutmaya başladı saçım belime kadar iniyordu Sevgiyle kurulayıp taradı bu hareketleri annemi hatırlattığı için gözlerim doldu
"Neden üzüldün kızım"
Daha fazla kendimi tutamayıp ağlamaya başladım Helga elini omuzuma koyup sakinleşmemi bekledi Kendimi biraz daha iyi hissedince
"Şefkatli dokunuşun bana annemi hatırlattı o yüzden dayanamadım"
"Nerdeyse senin yaşlarında bir kızım var ve onun da saçlarını şefkatle tarıyorum bu günden sonra seninde saçını öyle tararım annen için üzülme onu bir gün mutlaka göreceksin"
"Kral izin verir mi"
"Verir sert görünür ama halkını düşünür"
Sorun da oydu zaten ben onun halkından biri değil ona hediye edilen bir kızdım bana ne yapacağını hiç bilmiyordum
"Anlıyorum"
Helga saçımı iyice kurutup üstten bir tutam saçımı toplayıp at kuyruğu yaptı gerisini saldı Ardından bana şort takımı verdi
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Giyeceği geceliği bu şekilde hayal ediyorum
Ben bunu nasıl giyip Kral'ın yanına gidecektim
"Ben bunu giymesem"
"Bunu giy kızım emin ol diğerlerini görmek istemezsin senin utangaç olduğunu anladığım için bunu uygun gördüm"
Helga'nın elinde ki takımı alıp bornozu çıkardım ve şort takımını giyindim Helga elinde bir sabahlıkla gelip bana uzattı neyseki sabahlık ayak bileklerime kadar iniyordu
Helga beni tekrar sandalye'ye oturtup biraz makyaj yaptı tenim hafif esmerdi Makyajım bitince elini omuzuma koyup beni kaldırdı
"Çok streslisin biraz sakinleş"
Demesi kolaydı Dragon denilen adamla olmak istemiyordum Beni annemle tehdit edip zorla yollamıştı babam denilen herif, benim de her genç kız gibi hayallerim vardı evliliğe dair ve böyle olacağını tahmin etmezdim
Gözyaşlarımı geriye itip Boğazımı temizledim
"Tamam gidelim"
Helga'nın hafif gerisinden yürüyerek ihtişamlı bir kapının önüne geldik Helga kapıyı tıklatıp geldiğimizi haber verdi Dragon'un onayı ile Helga geri döndü bende içeri girmek için derin bir nefes alıp elimi kapı koluna attım
İçeri girince Dragon'un yatakta oturmuş yan tarafta bir yere baktığını gördüm Odanın ortasına ilerleyip tam ortada durdum
Bir süre yere bakarak bekledim Yataktan ses gelince kalktığını anladım yavaşça yürüyerek önüme geldi çıplak ayakları gözümün önündeydi
"Başını kaldır ve bana bak"
Başımı kaldırıp yüzüne baktım bir süre sert ifadesiyle yüzümü inceleyip Elini saçıma attı bir tutam alıp burnuna götürdü saçımı koklayıp bıraktı
Elini sabahlığımın iplerine götürünce gözlerim doldu Elimi elinin üzerine koyup
"Lütfen yapma"
"Bana karşı gelme" diyerek elimin altından ellerini çıkarıp iki eliyle ellerimi tutup yanlara getirdi
Tekrar ellerini sabahlığımın iplerine götürünce bu iş buraya kadar diye düşünüp kendimi akışa bıraktım
Dragon ipleri çözüp sabahlığın omuzlarımdan düşmesini sağladı bir kaç adım geriye çekilip beni süzdü benim başım yerde olacakları bekliyordum
Dragon bana yaklaşıp elimi tuttu beni yavaşça çekerek odaya girerken görmediğim bir kafesin yanına götürdü odada kafes beklemediğim için şaşırdım Burda ejderha dövüşü mü yapıyorlardı acaba
Kafesin içinde bir yer yatağı ve sadece örtü vardı kafes küçük değildi ama çokta büyük değildi iki kişi rahat sığardı Kadınlarla bu kafeste mi sevişiyordu
"Bu geceden itibaren bu kafeste yatacaksın ve ben ne dersem onu yapacaksın anladın mı"
"Evet anladım"
"Bana efendim diyeceksin Perla anladın mı"
"Anladım efendim"
"Güzel şimdi gir kafesine ve yat ihtiyaçların dışında kafesinden çıkma"
"Peki efendim"
Ben kafesin içine girince Dragon kafesin kapısını kilitledi ve kilidi üzerine bıraktı Kafesin parmaklıkları baya aralık olduğu için Kilidi bende açabilirdim
Kafes olayı bana çok tuhaf gelse de Dragon'un bana dokunmaması beni mutlu etti bu gecelik kurtulmuştum darısı diğer gecelerin başınaydı
Yatağa uzanıp üzerimi örttüm Dragon ışığı kapatıp yatağına girdi kenarda duran az ışık veren lambayı yaktı ben ona bakarken oda dönüp bana baktı Yatağın tam yan kısmında olduğum için beni net şekilde görüyordu
Bir süre ona bakıp gözlerimi kapattım bu gece kolay kolay uyuyamayacağım kesindi
