Aşk nedir?
Hızla çarpan bir kalp mi?
Sevdiğinin gözüne bakarken gördüğün o şefkat mi?Sabah erkenden kalktığım da yanımda Cüneydi görememiştim merakla yataktan kalkıp merdivenlerden aşağıya indim "Cüneyd?" diye seslendiğim de hiç bir ses gelmemesi beni kaygılandırmıştı eve rast gele göz gezdirdim erkenden dergaha gitmiş olmalı derin bir nefes verip lavaboya doğru ilerledim.
Her sabah kalktığım da çoğunlukla Cüneydi göremiyordum o erkenden kalkıyor dergaha gidiyordu malum mürşid olduğu için işleri de yoğundu... abdestimi aldıktan sonra sabah namazımı kıldım.
Evde işlerim bittiğin de saat öğlene geliyordu kursa gitmeliydim hem kızlarla konuşmuş hem de bu okumak meselesini de halletmiş olurdum artık bu mesele gittikçe uzuyordu dergaha geldiğim de kursun hâlâ başlamamış olmasıyla tebessüm ettim kızlar sınıfın içerisin de uslu uslu otururken beni görmeleriyle yerlerinden kalkıp bana doğru koştular "Zeynep abla!" hepsiyle teker teker sarıldığım da gülümseyerek "Nasılsınız kızlar? Dersleriniz iyi gidiyor mu?"
"Çok şükür iyiyiz Zeynep abla derslerimiz de iyi sen nasılsın?"
"İyiyim ben de çok şükür. Ben size bir bakayım dedim maşallah hepinizi iyi gördüm." diye mırıldandım Ayşe hemen "Sağolasın Zeynep hanım anne..." diye karşılık verdi kızlarla beraber yaklaşık on dakika daha sohbet ettiğimiz de kurstan ayrıldım mutfağa doğru ilerledim belki yardımım dokunurdu...
"Zeynep hanım anne, hoşgeldin"
"hoş bulduk...yardım edebileceğim bir şey var mı?" Diye sordum kadına o memnuniyetle "Hayır yok sağolasın biz her şeyi hallediyoruz." dediğinde gülümsedim o sırada börek yapan annemle göz göze geldim uzun süredir konuşamıyordum açıkçası bir adım atmaya da çekiniyordum lakin annem benden önce davranmış "Zeynep? Kızım bir şey olmadı değil mi?" Diye sordu yanıma gelip endişeli sesine karşın gülümseyip "Merak etme anne bir şey olmadı sadece yardım için geldim." Annem gülümseyerek kollarını bana sardı hafif şaşkınlıkla kala kalsam da hemen ben de kollarımı ona sardım.
Annem benden ayrılıp "Zeynep biraz bize de uğra hım kara kuzum?Meraklandırma beni zaten aklım sende..." başımı sallayıp annemi rahatlatmak istercesine "Bu aralar biraz yoğundum malum kızların okutulması meseli var o yüzden uğrayamadım." kısık sesle söylediğim şeyle başını salladı kimsenin duymadığına emin olduğun da "Duyduğuma göre Cüneyd efendi bu akşam sohbet verecekmiş acaba diyorum şu kızların okutulması hakkında mı konuşacak?"
Kaşlarımı çattım bana neden söylememişti? Merakla "Hiç bilmiyorum anne ama umarım öyledir."
Annem başını salladığın da ayrılmak için izin istedim mutfaktan ayrıldığım da hâlâ bu sohbet meselesini düşünüyordum belki çok ta önemli bir şey olmadığı için söylememiştir veya unutmuştur ama ne hakkında konuşacaktı? Dudağımı ısırdım Cüneyd bu saatlerde kütüphanede olurdu.
Kütüphaneye geldiğim de ilk önce kapıyı çaldım içeriden herhangi bir ses gelmediğinde kapıyı yavaşça açıp içeriye girdim odanın loş ışığı ve kitap dolu kokusu beni mest ederken koltukta oturmuş kitabını okuyan Cüneyd ile karşılaştım merakla kim geldiğine bakarken göz göze geldik anında toparlanıp koltuğundan kalktı "Zeynep?" diye fısıldadı ona doğru adım atıp ellerimi önde birleştirdim "Cüneyd." diye mırıldandım başını eğmiş bana merakla bakıyorken "Bu akşam sohbet verecekmişsin."
Başını salladı yavaşça hemen ardından "Koltuğa oturalım." dedi onayladığım da beraber koltuğa oturduk Cüneyd bana doğru dönüp "Evet sohbet vereceğim. Kızların okutulması hakkında biliyorsun önceden de vermiştim ancak bu sefer işimiz daha kolay olur."
"Ailelerinden rızaları alırız yani? Ama ya bu sefer vermezlerse?" diye sordum korkuyla Cüneyd kendinden emin bir şekilde bana bakıp "Sen bana güven. Birgül halana da haber verirsin sınav giriş kağıtlarını çıkartsın." gülümsemem genişlerken yanımda ki adama yaklaşıp kendimden beklemeyeceğim bir hareket yaptım.
Kollarımı boynuna sıkıca sarıp "Teşekkür ederim." dedim minnetle gözlerimi sıkıca kapattığım da gülümsememe engel olamıyordum Cüneyd tepkisiz kaldığın da daha fazla uzatmamak için kollarımı ondan ayıracakken birden belimde hissettiğim dokunuşlarla dona kaldım.
Belki de artık bunu garipsememem gerekiyordu normal karı-kocanın yaptığı şeylerden birini yapıyorduk; Sarılmak. İnsanlar için çok normal bir şeymiş gibi görünse de bizim için büyük bir adımdı gülümsedim "Zeynep'im" fısıltısı kulağıma geldiğinde derin bir nefes verdim. Günlerce, aylarca ve yıllarca bu anda takılı kalabilirdim Cüneyd ile olan her an benim için çok özeldi artık ikimizin de birbirimize olan korkusuzca dokunuşları artık bizim de normal bir ilişki içerisinde olmamız çağrıştırıyordu...
Birbirimizden ayrıldığımızda "Kızlar çok mutlu olacaklar" diye mırıldandım. Cüneyd sevincimle mutlu olmuş gibi başını hafifçe eğip "Kızlar çok şanslı. Senin gibi bir ablaya sahip oldukları için"
Ettiği iltifatla gülümsemem genişledi o kadar güzel bakıyordu ki şu an bana sanki bu hayata onun için tek önemli olan kişi benmişim gibiydi bu bakışlarla bile kendimi değerli hissediyordum.
"Sen ne okuyordun?" diye sordum konuyu değiştirmek için o anında koltuğun üzerinde ki kitabı kaldırıp bana doğru gösterdi hafifçe gülümsedim okuduğu kitaptan alıntı yaparak "Eskiden bir yıldızmış, göğünü yitirmiş." diye mırıldandım Cüneyd gülümseyen gözleriyle keyif alarak "Sen bir yıldızsın, zifirin bile örtemediği." diye devam etti.
Ettiği iltifat ile dudaklarımı birbirine bastırdım o utandığımı anlamış olacak ki daha fazla üstüme gelmek istemiyor gibi derin bir nefes verdi lakin o sırada gözlerinde ki alaylı ifadeyi görmemle saf saf ona baktım.
"Utanınca çok güzel oluyorsun söylemiş miydim?"
Şaşkınlıkla ona baktım. İlk defa bana güzel olduğumu söylemişti aslında söylemesine bile gerek yoktu ki bakışlarıyla anlatıyordu her şeyi öyle bir bakıyordu ki bu dünyada kendimi değerli hissetmeme neden oluyordu sanki onun biriciğiymiş gibi hissetmeme neden oluyordu... gözlerimi kaçırmaya başladığımda tek kaşını kaldırıp "Ve o göz kaçırışların..." diye fısıldadı kendi kendine gözlerim gözlerini bulduğunda yutkundum.
Yanaklarım kıpkırmızı olduğunda daha fazla dayanamayıp ayağa kalktım gözlerimi yere çevirip "Ben gideyim de akşam yemeğini hazırlayım." diye mırıldandım ve onu ardımda bırakıp kütüphaneden çıktım.
Cüneyd hızla kendisinden kaçan kıza arkasından bakmakla yetindi hafif tebessümle başını eğerek "Tövbestağfurullah" diye mırıldandı kendi kendine ama onu düşününce gülümsemesini durduramıyordu nedense...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zevc&Zevce
Romance2. Sezondan itibaren yazılmaya başlanmıştır. "Tüm yollar eninde sonunda aynı yere varır Zeynep." ürkekçe baktım ona hafif merakla "Neymiş orası?" diye sordum. Merhametli bakışlar ile "Hayal kırıklığı." diye mırıldandı daha sonra devam etti; "Hayatı...