"Anne ben de seni çok özledim kokuna hasret kaldım." Annem yanağımı okşayarak "Merak etme güzel kızım çok az kaldı çıkacağım o zaman doya doya sana sarılacağım." gülümsedim bir aydan az bir süre kalmıştı buradan çıkmasına annem ile biraz daha sohbet ettikten sonra mecburiyen yanından ayrılmak zorunda kalmıştım.
İçimden Cüneydin yanına uğramak geliyordu ancak haddim değildi hem haramdı aramızda hiç bir bağ yokken nasıl onun yanına gidip hâlâ ona sevgiyle bakabilirdim ki? kursa gitmek daha cazip geliyordu belki daha sonra ona da uğrardım.
Kursa geldiğimde kızların derste olduğunu gördüm Feyza anlatıyordu normalde Cüneyd Feyza'yı görevden almıştı ama Vahit tekrardan onu görevlendirmişti iç çektim ben de bu kursta okuduğum zaman kızlara neler çektirdiğini görmüştüm nasıl hâlâ ders anlatabilirdi? Kapıda dersin bitmesini bekledim o sırada yanıma gelen Sadi efendi ile bakışlarım onu buldu "Selamünaleyküm" diye mırıldandım başını eğip selamımı aldıktan sonra "Zeynep kızım hazır seni görmüşken önemli bir şey konuşmak isterim." merakla kaşlarımı çattım dudaklarımı aralayıp "Dinliyorum..."
Sadi efendi derin bir nefes verdi nereden başlayacağını bilemiyormuş gibiydi bu beni daha da endişelendirirken en sonunda "Bilirsin Cüneyd gelmiştir ve şunu da bilirsin o artık Feyza ile nişanlıdır." başımı salladım konunun nereye varacağını tahmin edebiliyordum devam etti "Kendi namusun için Cüneyd den uzak durman icap eder." yutkundum daha ona kavuşamamışken bile nasıl ondan uzak durabilirdim ki? Daha fazla uzatmamak için başımı salladım ne diyebilirdim ki zaten hayır ben Cüneyd den uzak duramam demeyecektim ya adama! Yanımdan ayrıldığında sırtımı duvara yasladım yine aramıza engeller girmişti benim onun ile görüşmek,konuşmak, için onun Feyza'dan boşanması gerekiyordu ama bu biraz imkansızdı...
Ders bittiğinde gülümsemeye çalışarak sınıfa girdim o sırada sınıftan ayrılan Feyza bana kısa bir bakış atıp kolumdan tuttu bakışlarım onu bulduğunda o "Seninle konuşacaklarım var." diye fısıldadı bakışlarım kızlara döndü ve hemen ardından kolumu tutan kadına derin bir nefes verip basımı salladım neydi benim bu Güneş ailesinden çektiğim?
Sınıftan çıktığımızda Feyza hemen "Cüneyd geldi haberin olmuştur."
"Evet," diye mırıldandım.
Başını salladı sinirli gibiydi "Evet, peki dün gece Cüneydin sizin evinde ne işi vardı bundanda haberin var mı?" kaşlarımı çattım o dün gece oradamıydı? O sağanak yağmurda Cüneydi mi takip etmişti? "Bu seni ilgilendirmez." diye karşılık verdim alayla gülüp "Onun dini nikahlı karısıyım ben elbet beni ilgilendirir Zeynep."
"Sadece konuşmak için geldi ikimiz arasında geçen sohbeti sana anlatmayacağım çok merak ediyorsan Cüneyde sor." diyip oradan ayrıldım daha fazla tahammül edemiyordum zaten yeterince sakin karşılıyordum onu bir gün sinirli zamanıma denk gelirse diye korkuyordum.
Bu konuşmalardan sonra Cüneydin yanına da uğrayamazdım resmen baba-kız benim üstüme üstüme oynuyorlardı bıkkınlıkla ofladım bakışlarımı kütüphanenin kapısından çektiğimde bana doğru gelen Cüneyd ile olduğum yerde durdum.
Ben ona gidememiştim ama o bana gelmişti,
"Zeynep? Bir şey mi oldu?" kapısına dik dik bakmamı fark etmişti yutkunup "Hayır sadece dolaşıyordum öyle" tam karşıma geçip arkada birleştirmiş olduğu ellerini serbest bıraktı ve "Solgun gözüküyorsun biri bir şey mi dedi sana?"
Başımı olumsuz anlamda salladım şimdi Sadi efendi ve Feyza'nın dediklerini ona yetiştiremezdim. "Sabah bir şey yemedim ondandır." en azından yalan söylemekten iyidir çünkü gerçekten de sabah yemek yiyememiştim uzun süredir olmayan iştahım hâlâ devam ediyordu Cüneyd başını eğip iç çekti cidden neden böyle davranıyorsun? Beni zor duruma sokuyordu "Takip et beni."
Tepkimi beklemeden arkasına dönüp yürümeye başladığında acele ile onu takip etmeye başladım nereye gidiyorduk? En son onu takip ettiğimde beni boşamıştı...
Kütüphaneye gelmiştik hafifçe gülümsedim artık resmî görüşme yerimiz olmuştu burası bana eli ile oturmamı işaret ettiğinde dediğini yaparak oturdum daha sonra kapıda bekleyen Bahadıra bir şeyler söylediğinde yanıma geldi merakla "Neden buraya geldik?" diye sordum Cüneyd yanıma oturup ilgiyle "Bir şey yemedim diyorsun karnını doyurmalıyız."
Derin bir nefes verdim önüme dönüp parmaklarımla oynamaya başladım ne yaptığının farkında mıydı? Günaha giriyordu,giriyorduk, beni boşamıştı ama neden hâlâ bana ilgiyle bakıyordu anlamıyordum.
Bahadır bir kaç dakika sonra elinde tepsi ile geldiğinde masanın üzerine bırakıp gitti o sırada Cüneyd gözleri ile işaret edip "Hadi ye." diye emir etti bakışlarımı ona çevirdim dudaklarımı aralayıp "Neden böyle davranıyorsun?"
Cüneyd anlamsızca bana bakmaya başladığında tekrardan devam ettim "Beni boşadın Cüneyd biz artık evli değiliz neden böyle davranıyorsun? Karının ,Feyza'nın, yanında olmalısın." haklıydım bana böyle davranmamalıydı ikili oynuyordu daha iki yıl önce acımadan beni boşayan adam hemen sonra bana böyle davranamazdı Cüneyd hatasının farkındaydı "Ben seni bile isteye boşamadım Zeynep."
Onaylamazcasına "Hayır, sen kendi ağzınla beni boşadın kendi hür iradenle yaptın."
"Pişmanım." son pişmanlık neye yarardı? Ben de pişmandım keşke o gün itiraz etseydim Cüneydi anlıyordum dolduruşa gelmişti zaten üzerinde bin bir baskı varken bir de bizim evlilikle uğraşıyordu ayrıca onu hâlâ seviyordum ama böyle davranmasına da izin veremezdim.
"Feyza ile boşandık Zeynep." kaşlarımı çattım ne ara boşanmışlardı "Ne? Ne zaman." Feyza daha az önce bana had bildiriyordu Cüneydin yalan söylemediğine adım kadar emindim ancak burada bir çelişki vardı Cüneyd başını kaldırıp "Dün sabah birlikte toplanıp boşadım."
İçimde kelebekler uçuşuyordu gülümsememek için kendimi zor tutuyordum Cüneyd bakışları ile tekrardan yememi işaret ettiğinde daha fazla itiraz etmemek için mecburiyen hazırlanan yemekten bir kaç kaşık aldım hepsini bitiremeden "Daha fazla yiyemeyeceğim." dedim bu kadarı bile fazlaydı Cüneyd zorlamamak için derin bir nefes alıp başıyla onayladı ellerini önünde birleştirip "Şimdi söyle," kaşlarımı çattım bir şey demeden ona bakarken dudaklarını yalayıp "Zeynep belli ki sana bir söz söyleyip üzmüşler kimin ne dediğini söyle." nereden anlamıştı oysa göstermemek için çabalıyordum yutkundum birilerini şikayet ediyormuş gibi hissediyordum.
"Feyza ve amcan benim senden uzak durmamı söylediler bir nevi haklılar biz artık birbirimizin helali değiliz,yollarımız iki yıl önce ayrıldı," hafifçe kaşlarını çattı bakışlarını benden çekip başka bir yere çevirdi ve "O vakit birbirimizin helali olmak için işe el atalım." şaşkınca ona baktım birbirimizin helali olmak için demişti ne yani tekrardan nikahlanacak mıydık?
"Tekrardan nişanlanalım mı diyorsun?" diye sordum korkuyla bakışlarını bana çevirdi tepkimi merak ediyormuşçasına yüzümü inceledi ben bir yandan istek diğer yandan da korkuyla bakıyordum.
"İster misin? Tekrardan nişanlanıp yuva kurmayı."
—-
Ben=ağlamak
Cünzey çok tatlı değil mi? Özellikle Cüneyd😭 tam bir prenses.Bu arada ben yeni Cünzey hikayesi yazmaya başladım bir kaç bölüm yazdım ve çok içime sindi sizin de seveceğinize inanıyorum <3
Cünzey çifti için nasıl bölümler görmek istersiniz? Fikirlerinizi merak ediyorum<3
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zevc&Zevce
Roman d'amour2. Sezondan itibaren yazılmaya başlanmıştır. "Tüm yollar eninde sonunda aynı yere varır Zeynep." ürkekçe baktım ona hafif merakla "Neymiş orası?" diye sordum. Merhametli bakışlar ile "Hayal kırıklığı." diye mırıldandı daha sonra devam etti; "Hayatı...