------ Önceki bölüm son sahne ---
Çığlığım sonlandığında Five'a baktım. Bana doğru dönük gülümsüyordu. Gözlerimi kapatıp derin nefes aldım. Gözlerimi yeniden açtığımda mezarlığın 8-9 kilometre uzaklığındaki orman yolunda olduğumu farkettim. Buraya nasıl geldiğim hakkında hiçbir fikrim yoktu. Ne mecalim vardı ne de düşünecek gücüm. Olduğum yerde kendimi yere bıraktım. Gördüklerim doğru muydu ? O kadın kimdi ? Bir illüzyon muydu gördüklerim ? Burnumdan gelen sıvının ne olduğunu anlamadan kolumu yine kazağıma sildiğimde bunun kan olmasını beklemiyordum. Çok fazla halsizdim. Daha fazla direnecek gücü bulamadığımda kendimi siyaha teslim ettim...
////
?: Uyandı mı ?
?: Hayır patron, hala baygın.
?: Onun kılına zarar gelmeyecek. Beni anladınız mı ?
?: Emredersiniz patron.
?: Çok işimize yarayacak. Reginald hayatta olsaydı kesinlikle ben öldürürdüm onu.
Homurdanmalar ve fısıltılar içinde uyanmıştım. Henüz gözlerimi açmadım çünkü gelen sesleri tanımıyorum.
Patron: Resim galerisine yapacağımız saldırı ne alemde ?
?: Her şey planlandığı gibi gidiyor patron.
Patron: Oscar'ın ölüsünü istiyorum bu sefer. İlkinde kaçmıştı.
?: Patron, yanlış anlamazsanız bir soru sormam gerek.
Patron: Tabii evlat.
?: O zaman da işlerimizi mahveden kişi bu kızdı. Neden onu öldürmüyoruz ?
Patron: İnan bana bilmek istemezsin. O gün işlerimiz neden mahvoldu biliyor musun ?
?: Immm.. Hayır. Sadece bu kız yüzünden olduğunu biliyorum.
Patron: O zaman uyanınca kendi anlatsın.
?: Lucifer'ı öldürdüğünü söylediniz ama görgü tanıklarına göre orada değilmiş ve ayrıca kızı bulduğumuz yer bankaya çok ters bir yerdi.
Patron: İşte tam olarak bunu anlatacak evlat. Sabret. Yeni silahımız kısa sürede uyanacak.
---
Five'ın gözünden
Luther: Liya kurtardı.
Diego: Liya yine öldürdü. Elimizde yine kanıt yok.
Vanya: Sakin olun, çoğunu teslim ettik polislere. Aralarından biri şu an aşağı katta hücrede duruyor. Allison konuşturacaktır getirdiğimiz adamı.
Klaus: Liya orada bile değildi. Ben mi çok içtim yoksa artık insanları da mı göremiyorum ?
Five: Kesin sesinizi.
Konuşmalara devam ederken içimdeki kötü hissi durduramıyordum. Neredesin Liadan ? Onu aramaya gidecektim kararım kesin. Ona büyük bir acı bıraktım. Bunu yapmaya ne hakkım vardı ki ? Beni kurtardı ve saniyelik onu bankada gördüğüme emindim.
Allison: COCUKLAR !!!
Saniyesinde ışınlanmıştım yanlarına. Karşılaştığım manzarada bana dehşet içinde bakan kardeşlerimi buldu gözlerim. Lila, Ben, Allison bana bakıyorlardı.
- Sorun ne ?
Allison adama yavaşça dönerek sorusunu sordu. Zaten adam şu an Allison'ın güçlerinin etkisindeydi.
Allison: Tekrar söyle. Sizin patronunuz kim ?
Adam: Samuel.. Samuel Andrew Owens.
Gözlerimi istemsiz kıstım. Ne ? Ne dedi o ?
- Ne ?
Allison: Bölme.
Ve ardından devam etti;
Allison: Amacı nedir patronunuzun ? Bugün o banka faciası neydi tam olarak ?
Adam: Patronun amacı.. Kızına ulaşıp ondan bir silah yaratmak. Bugün..
Ağzından kan akan adam konuşmada güçlük çekiyordu. Allison ise zorlamaya devam ediyordu.
Allison: Söyle !
Adam: Bugün yapılan bu saçmalık.. Tamamen kurguydu.
Lila: Ağzında geveleyip durma ! İt herif !
Adam konuştukça göğsüme bıçak saplanıyordu. Gözlerimin kan çanağına dönmesi beni daha da sinirlendirdi. Kolumla gözlerimi kapatıp dinlemeye devam ettim.
Adam: Konunun sizinle ilgisi yoktu akademi. Lucifer'ın ortadan kaldırılması ve patronun kızını bulması gerekiyordu. Plan tam istenilen şekilde ilerledi.
Hepimiz: Hasssktr...
Başlarında Liadan'ın babası vardı. Ve kızını kötü işleri için kullanacaktı. Ona babasından önce ulaşmam gerekiyor. Aramak için ışınlandım.
☆Liadan'ın gözünden☆
Gözlerimi açmamakta kararlıydım. Peki tamam ama bu adamlar kim ? Korkmuyorum onlardan, sadece bir ip ucu. İp ucu arıyorum. Galeri için saldırıyı yapanlarla aynı kişiler. Şimdi tekrar saldıracaklar. Nasıl bir işin içine girdiğimden haberim dahi yok. Gözlerimi açmıyorum ama nerede olduğumu tahmin edebiliyorum.. Söyleyemiyorum. Reginald, Reginald haklıydı.
Adam: Patron bu kız uyanmayacak sanırım.
Patron: Bilmiyorsun çok büyük iş çıkardı ve kendinde değil. Doktoru göndersinler hemen. Arsa satışına gitmem gerek.
Adam: Peki ya kız ?
Patron: Kıza doktor bakacak dedim ya aptal herif ! Sakın gözünüzün önünden ayırmayın.
Ayak sesleri ilerlerken bir anda ses kesildi ve patron dedikleri adam tekrar söze girdi;
Patron: Bankada yakalanan adamların hepsini bir şekilde öldürün. Muhakkak konuşacaklar. Fırsat vermeyin.
Adam: Tamam patron.
Şimdi bir korku salmıştı içime. Buradan çıkmam lazım ama nasıl ? Odaklan Liya !
---
Epey zaman geçmişti birçok adamın konuşmasına şahit oluyordum benim adıma bahse giriyorlardı.
● O patronun bir tanıdığı, bahse girerim ki öyle.
● Bu kız bir büyücü, o bir medyum.
● Tek yapabildiği ölü beden bulmak.
Saçma sapan konuşmaların arasında kapı açılma sesiyle adım sesleri yükseliyordu.
● Hoşgeldiniz doktor bey.
Cevap vermeden yürüdü yürüdü.. Yanıma gelip durdu.
Doktor: Daha iyi yatacak bir yer ayarlayamadınız mı kıza !!
Sesi tok ve gür çıkmıştı. Açıkçası güven verici bir sesti. Tanıdığım biri değildi orası kesin.
● Ama patron dediki...
Doktor: Başlatmayın patronunuza sedye ayarlayın çabuk !
Güzel bir otorite..
Sıcacık elini tenime değdirdiğinde büyük ürperti kaplamıştı içimi. Bana daha da yaklaştığını hissedebiliyorum. Kulağıma yaklaşıp fısıldadı;
Doktor: Uyanık olduğunu biliyorum. Öncelikle Death Flower'dasın. Bunun ciddiyetini kavra ve sözümden sakın çıkma. Seni buradan çıkaracağım.
Tam tahmin ettiğim gibi. Ama ona güvenmeli miydim ?
---
Bölüm sonu.
Kısa bir bölüm oldu biliyorum daha önce yazıp yayınlayamadım. Bugün içinde yeni bir bölüm daha yetiştirmeye çalışacağım. İnşallah !!
Ha unutmadan;
Tua'nın final sezonuna son 4 gün kaldı. Daha fazla aktif kalmayı düşünüyorum burada. Sizi çok aksattım ama yaptığınız yorumlar beni teşvik ediyor. Hepinize ayrı ayrı teşekkür ederim. İyi ki varsınız canım okurlarım...❤️
![](https://img.wattpad.com/cover/357289651-288-k395000.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çığlık
FanfictionLiyadan "Liadan" Owens. Kurgumun ana karakteri. Tua evrenindeki özel yetenekli çocukların içinden olmayan, tamamen farklı bir evren karakteri olan, İrlanda soyundan gelen genç kız. Kendisi bir ölüm perisidir. İki dünya karşılaşırsa ne olur ? "Bansh...