- 9 -

49 10 15
                                    

Gözlerimi araladığımda dün gece olanların hepsi bir anlığına gözümün önünden geçip gitti. Olanlara anlam verebilmek için olduğum yere be etrafımdakilere bakarken bir hastane odasında olduğumu fark ettim. Kaşlarımı çattım. Olanları hatırlamaya çalıştım.

Dün gece Minho ve arkadaşları ile yarışmıştık. O esnada ben.. Kaza yapmıştım. Minho'nun koşarak yanıma gelmesi ve beni kucaklayıp koştuğunu hissettim, bunlar olup bitmişti. Ardından gür bir ambulans sesi duydum kafamın içinde. Daha sonra hastane kokusu, telaş, korku, gürültü.

Derin bir nefes alıp etrafındakileri inceledim. Minho yatağımın hemen yanındaki sandalyede yatağa doğru yaslanarak uyuyordu. Küçük bir kısmı görünen gömleği kanla kırmızıya boyanmıştı.

Kafamı arkaya atıp gözlerimi yumdum. Ağlamaya başladım. Neden ağladığımı bilmiyordum yalnızca canım yanıyordu..

"Neden ağlıyorsun?"

Duyduğum uykulu ses ile gözlerimi açıp yatağın hemen önünde oturan Minho ile göz göze geldim. "Canım yanıyor."

"Geçecek merak etme. Sen dayanırsın."

Uzunca bana baktı, bakışları oldukça ilgisiz görünüyordu. "Nasıl hissediyorsun..?"

Kaşlarımı çattım. "Fiziksel bir ağrım yok. Hissetmiyorum."

Kaşlarını çattı o da. "Söylesene, niye geldin?"

Bir nefes verdim. Ellerime baktım. Gözlerimi kısıp ona bakarken mırıldandım, "Bilmiyorum.. Ama bunu hissettim. Kalbim burada olmak istiyordu."

Dudaklarını büzdü, çok ilgisiz görünüyordu. "Flört mü ediyorsun benimle? Karın varken hem de?"

Bir nefes verdim. "Ondan ayrılalı baya oldu."

Arkasına yaslandı hayretle, "Niye böyle bir şey yaptın?"

Kendime itiraf edemeyeceğim o gerçeği mırıldandım, "Çünkü ben başkasına aşık olmuştum."

Bana üzgün ve endişeli bakıyordu şu an. "O.. Ona ne dedin peki?"

"Onu aldattığımı ve onu hak etmediğimi."

Dudakları hayretle aralandı. "O zaman beni bir hayli hak etmiyorsun pislik herif! Bunu söyleyecek cesareti nereden buldun bu arada? Cidden, cidden inanılmazsın! Kadın paramparça olmuştur!"

"Oldu.." Yutkundum. "Ama yapabileceğim hiçbir şey yoktu. Gerçeği bilmeye hakkı vardı. Kendimi o şekilde iyi hissetmiyordum. Kalbim sana aitken ve içimde bir şeyler sürekli kendisini belli ederken.. Ben susamazdım." Bir nefes verdim. "Hiçbir şey olmamış gibi davranamazdım. Sana benim ol da diyemem. Bunu diyemem.."

Gözlerini kıstı, "Yapamaz mısın?"

"Bu yüzsüzlük olur." Eğdiğim başımı kaldırıp gözlerine baktım. "Teşekkür ederim beni hastaneye yetiştirdiğin için."

"Sorun değil.." Başını eğdi. Birkaç saniye sonra ayağa kalktığımda. "O zaman sana geçmiş olsun Ajan Kim."

"Teşekkür ederim."

Çok geçmeden Jisung gelmişti yanıma. Çok tuhaftı ama bana Minho'nun çok ağladığını söyledi. Ben uyanmadığımda öleceğimizden. çok korkmuş. Hiç belli etmemişti, eğer bu gerçekse cidden iyi bir oyuncu olmalı.

Ben taburcu olduktan sonra Jisung'un evine gittik. Beraber bir şeyler yiyip film izledik ve bolca sohbet ettik. Onu cidden seviyordum. İlk defa beraber göreve gittiğimizde bu çocuğun bir hayal kırıklığı olacağını ve görevi batıracağını düşünüyordum. Ama şu an hayatımda en çok değer verdiğim insanlar arasında. O benim bir parçamdı.

free guy - minminHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin