medya: Pınar Erdem.
iyi okumalarrr.
"Anne! Baba ne olur bir şeyler yap!" Annem yerde kanlar içinde yatıyordu. Babam başını ellerinin arasına almış birşeyler mırıldanıyordu.
"Baba!" Bağırmamla kendine geldi.
Hemen annemin yanına geldi ve onu kucağına alıp ayağa kalktı.
"Koş kapıyı aç." Göz yaşlarımı pastalı ellerimle silib önlerinden koşup kapıyı açtım.
Babam annemi dışarı çıkardı. Arabasının arka kapısını açıp annemi oraya dikkatlice koydu ve bana doğru koştu. "Biz gelene kadar asla kapıyı açma tamam mı kızım?" dolu gözlerle başımı salladım.
"Annem iyi olacak değilm mi?" Yüzüme baktı bir süre sonra gülümseyerek saçımı okşadı ve konuştu.
"Evet." Beni içeri götürdü ve anahtarı alıp dışarı çıktı. Kapıyı dışardan kilitledi.
Ağlayarak evin içine baktım. Mutfaktan başlayarak kapıya doğru kanlar vardı.
Gözlerimdeki yaşı sildim.
Annem geri döndüğünde her yer pislik olmamalı.
Banyoya koştum. içerden kova ve bez aldım. Kovanın içini suyla doldurdum ve mutfağa doğru sürükledim elimdeki su dolu kovayı.
Bezi kırmızı kanın üzerinde gezdirdim. Bez anında kırmızıya boyandı. Bezi kovanın içindeki suya soktum ve kan suya karıştı.
Annem bana pasta yapıyordu. Yarın 10 yaşıma girecektim. Birden ne olduysa babam geldi ve tartıştılar. Annem kremayı yaydığı bıçağı aniden göğsüne geçirdi.
Annemin beyaz elbisesi ve pastam kırmızı olmuştu.
Yeri silmeyi bitirdim. İçi kırmızı olan kovayı zorla kaldırıp klozete döktüm ve yıkadım. Bezide yıkadım.
Tekrar mutfağa gidip üstü kanlı olan pastaya baktım.
"Olsun." Burnumu çektim. "Yenisini yaparız annemle."
Pastayı elime alıp çöpe attım.
Salona gidip koltuğa oturdum. Babam ve annemin gelmesini bekledim.
Kapı sesi duyduğumda hemen ayağa kalktım. Uyuyakalmıştım.
İçeriğe gelen babamı gördüm.
Peki ya annem?
"Baba annem nerde?" Babam elindeki şişeyi yere attı ve şişe paramparça oldu. Babam bana baktı ve beni başdan aşağı süzdü.
"Öldü." Gözlerim anında doldu.
"Ne?"
"Hani iyileşecekti? Baba bana söz vermiştin. Annem iyileşecekti."
"E yeter be!" yanıma hızlıca gelip bana tokat attı. Yere düştüm. Dudağım ve yanağım çok acıyordu.
Babam koltuğa uzanınca bende dolmuş gözlerimle ayağa kalkıp odama doğru gitmeye başladım.
Kendimi yatağa atıp ağlamaya başladım. Yatağımın üzerinde annemin ceketi vardı. Elime alıp kokladım. Annem gibi kokuyordu. Ona dahada sarılıp ağlamaya başladım.
"Pınar?" tıklanan pencere ile bakışlarım oraya doğru kaydı. Mert oradaydı. Onu görüncü dahada ağlamak istedim.
Bahçe evi olduğu için pencereyi açıp dışarı atladım. Hemen sarıldım ona.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
YENİDEN
Romancesevgilisi ile birlikte girdiği kazada sevgilisinin öldüğünü zann ediyordu Pınar. Taki tekrar karşılaşana kadar. ama bir problem vardı. sevgilisi hafızasını yitirmişti. Kendini tekrar hatirlata bilecek mi?