Solcu Aşk +18

62. Bölüm

Kapı tıklanınca gidip dürbünden baktım ve açtım.

"Hoşgeldin kocacığım..."

"Hoşbulduk güzelim..." Deyip sarıldı ve üzerindeki takım ceketini çıkarıp kollarını sıyırdı.

"Ya ben açlıktan öldüm, öğle yemeğinde çok az yedim..."

"Masayı hazırlayamadım, yani yetişemedim, bahçede yiyelim mi? Ben hemen hazırlarım sevgilim."

"Sen yorulmuşsundur şimdi, hadi sen geç ben hazırlayayım."

"Şey, daha bitiremedim aslında."

"Neyi?"

"Salatayı, marul ve soğan kaldı."

"Tamam güzelim sen marul katma salataya güzel olmuyor zaten, soğan doğra sadece, bende masayı kurayım olur mu?"

"Ama sende yorgunsun."

"Olsun hadi bakalım." Deyip elimi tuttu ve mutfağa girdik.

Film izliyordum, filme dalınca unutmuştum, yemek de çok fazla değildi zaten, tavuk pilav yapmıştım, yanında da beyaz fasulye, Aktan pilavı fazla sevmiyordu ama bulgur pilavını hiç yapmadığım için kısıtlı sürede deneyip riske atmak istememiştim.

Soğanı doğradıktan sonra salataya tuz ve nar ekşisi katıp tabaklara böldüm.

Aktan masayı kurmuştu bile, bahçeye geçtikten sonra tabakları yerleştirdim.

"Kolayı getireyim." Deyip dolaptan kola aldım ve bardaklarla birlikte bahçeye geçtim.

"Ellerine sağlık karıcım çok güzel gözüküyor..."

"Afiyet olsun bebeğim, pilavı fazla sevmiyorsun biliyorum ama-"

"Artık çok seviyorum, çünkü çok leziz oluyor senin yaptığın." Dediğinde gülümsedim. "Ne yaptın bakalım bugün."

"Ya normalde iyiydim ama kahvaltıdan sonra biraz yorgunluk çöktü üzerime, evleri temizleyemedim, uyudum, film izlemeye başladım, sonra bi baktım saat 6 senin gelmene 1 saat kalmış, dalmışım filme işte, hızlıca bir şeyler hazırlamaya başladım."

"Yavrum olur öyle şeyler çok dert etme, bak hizmetli teklifim hâlâ geçerli."

"7. Aya kadar bunu konuştuk."

"Peki güzelim."

"2. Kontrol için yarın mıydı randevu."

"Yok, bi sonraki gün, kalp atışını dinleyeceğiz..."

"Ayy, çok heyecanlıyım..." Dediğimde güldü.

"Bugün hiç aklımdan çıkmadın, her an bir şey olacak diye çok korkuyorum."

"Ya ne olabilir ki, bak evleneli 2 hafta oldu neredeyse ama ben ona rağmen kendi evimi bırakıp bu koca eve geldim, her yer adam kaynıyor."

"Bilmiyorum korkuyorum işte."

"Korkma..."

"Seni çok seviyorum." Dediğinde elini tuttum, "sizi." Diye düzeltince güldüm. "Bizde seni çok seviyoruz..."

"Yarın akşam babanları davet edelim mi?"

"Olur... Dedeni de çağıralım..."

"Ama kendini çok yormayacaksın."

"Tamam..."

"Baban aradı bugün, Eftal'e dikkat et falan dedi, bende yarın akşam yemeğe gelin dedim, sana sormadan dedim ya içim rahat etmedi, Eftal'le akşam konuşayım bir planı yoksa davrtlemizsiniz dedim."