Hotel, Kenan Yıldız.

Aşık mısın? | 12'

Elimde ki telefona dikkatlice bakıyordum. Her bir zerresine. Telefona değil aslında, Kenan'ın hesabına.

"Alin."

"Hm?"

Kafamı kaldırıp Doğa'ya baktım.

"Kenan'dan hoşlanıyor musun?"

"Ne?"

Öylece yüzüne baktığımda, bana bakmaya devam etti.

"Soru sordum, dürüst ol bana."

Telefonu bıraktım ve derin bir nefes aldım.

"Nasıl görünüyor, dışarıdan?"

Hafifçe güldü ve omuz silkti.

"Görünmüyor, ben görüyorum."

"Yani.. Bilmiyorum. O, çok iyi.. Çok mükemmel birisi."

"Hangi anlamda?"

"Her anlamda. Kişilik olsun, tip olsun. Daha önce hiç öyle birisiyle karşılaşmamıştım."

"Nasıl hissediyorsun peki? Ona karşı."

Hafifçe kaşlarımı çattım ve bakışlarımı yere çevirdim. Dudaklarımı bilmiyorum anlamında büzdüm ve kafamı iki yana salladım.

"Bana bunları neden soruyorsun?"

"Çünkü ben bile bıktım, ikinizinde böyle davranmasından. Birbirinize bakarken dibiniz düşüyor, ama ortada hiçbir şey yok."

"Dibiniz düşüyor, derken?"

"Hadi ama, Alin. Bunun ne olduğunu biliyorsun. Cidden, birbirinize baktığınızda dünya durmuyor. Sadece size öyle geliyor."

Güldüm.

Gerçekten de öyleydi. Onunla bakıştığım zaman, sanki dünya duruyordu o an. Anlam veremiyordum.

Daha önce hiç aşık olmuş muydum ki ben?

Kafamı iki yana salladım ve ofladım.

"Benim birkaç işim var. Gidelim mi?"

"Sıyrılma, konuşuyoruz işte."

"Doğa."

"Alin? Bekliyorum, açık açık anlatmanı."

Derin bir nefes aldım ve saçlarımı arkaya doğru attım.

"Kenan.. O, gerçekten mükemmel. Yani, daha önce kimseye karşı böyle hissetmemiştim ben. Anlam veremiyorum. Sana dediğim şeyi hatırlıyor musun? Maçtan sonra ki gece."

"Güzel olduğunu söylediği mi?"

"Evet, o. Daha önce gerçekten duydum bu sözü. Ama kimseye karşı böyle hissetmemiştim. O arkasını dönüp gitti, bense öylece kaldım orada. Hayır yani, neden böyle oluyor ki?"

"Aşık mısın?"

-

Kenan Yıldız'dan.

"Kenan."

"Hm?"

"Ne yapıyorsun?"

Kafamı telefondan kaldırıp Arda'ya baktım.

"Hiç, öyle instagram da dolaşıyorum."

"İnstagram'da?"

"Evet, neden?"

Arda güldüğünde, Semih'e baktım. O da sırıtıyordu.

"Ne oluyor?"

"Bize bir şey olmuyor ama, sana çok şey oluyor."