Hotel, Kenan Yıldız.

Antrenman | 3'

Gülerken takımla birlikte kahvaltıdan çıkıyorduk.

"Abim gelsin, konuşuruz."

"Sen hep abinin arkasına saklanıyorsun."

Merih abi eliyle beni gösterip konuştuğunda güldüm.

"Bi' tane abim var, abi. Tabii ki ona sığınacağım."

"Ben alındım yalnız buna."

Hakan abiye baktım. Merih abi de başıyla onayladı.

"Siz ikiniz bir araya gelince, yemin ederim çukura düşüyorum."

Arda, Hakan abi, Merih abi ve Kenan güldü.

"Çok zorbasınız."

"Öyle miyiz?"

Kafa salladım.

"Öylesiniz."

Merih abi elini koluna koyup beni kendine çekti ve saçıma öpücük kondurdu.

"Takılıyoruz sadece."

"Sinir stres atıyorsunuz resmen benimle. Kırıcı."

Kenan kahkaha attı. Ona baktım. Çok güzel gülüyordu. Gülünce gözleri kısılıyordu.

"Sizin beni anlıyor olmanız gerekmiyor mu?!"

Arda'yla Kenan birbirine baktı. Birkaç saniye sonra güldüler.

"Siz bile zorbasınız. Yazdım kenara."

"Ayıp değil mi ya!"

"Hayır!"

Hep birlikte güldüler. İlk bir ters ters baksam da, sonradan ben de güldüm.

"Şimdi siz antrenman mı yapıyorsunuz bugün?"

"Evet, bir an önce başlamamız lazım."

"İlk maç kimleydi?"

"Gürcistan."

"Gürcistan.."

"Hayırdır, maç takip etmeye mi başladın?"

Yanımda beliren Mert abiye baktım.

"Artık diyelim."

"Nedenmiş o?"

"Siz gelmişsiniz buraya kadar. Her maçı tribünden izleyeceğim."

"Vaayy!"

"Gözlerim yaşardı."

Güldüm.

"Eğlenceliyse artık tamamen maç izlemeye başlıyorum."

"Bizi izleyipte, eğlenmemek imkansız. Mis gibi takımız."

"Tabii."

Hep birlikte güldük.

"Antrenmanı izlemeye gelirim belki. Ne zaman iniyorsunuz?"

Merih abi kolunda ki saate baktı.

"Yarım saatimiz var."

"Bugün buradasınız, değil mi?"

"Evet, yarın sahaya gideriz herhalde."

"Tamam o zaman. Müsait olursam, gelirim."

"Bekleriz."

Gülümseyip kafa salladım.

"Şimdilik görüşürüz."

Merih abi kafa salladı.

"Görüşürüz, güzellik."

Gülümsedim ve yürümeye başladım. Odama çıktım. Telefonumu elime almamla, çalması bir olmuştu.