Hâlâ ânın şokunu yaşıyor olmakla birlikte, anlam da veremiyordum. O kadar şeyden sonra, neden şu an böyleydi her şey?
Az önce aşağı inmiştim, Kenan'ların yanına. Öğle yemeğiydi, onları görüp Doğa'yla birlikte benim kafeye gidecektik.
İçeri girdiğimde, üçünün de farklı yerlerde olduğunu gördüm. İlk başta, kavga ettiler diye düşünmüştüm.
Ama sonra, Kenan bana bakıp başını öne eğdiğinde, sorunun birbirleriyle olmadığını fark ettim.
Yanlarına gitmeye cesaret edemedim. Hiçbir şey demeden arkamı döndüm ve hızlı adımlarla otelden çıktım.
Arabama doğru yürürken, aptal gibiydim. Düşünüyordum. Bir şey mi yapmıştım, aramızda bir şey mi olmuştu..
Hayır, hiçbir şey yoktu.
Daha dün Kenan'la saatlerce yürüyüp sohbet etmiştik. Daha dün bana hediye veren o'ydu.
Düşünürken, aklıma kaç gündür instagramda gördüğüm şeyler geldi. Tabii ya..
Günlerdir, hatta ilk geldikleri günden beri tüm sosyal medya da üçümüzün adı yankılanıyordu.
Daha doğrusu, ben kötü olarak onlara yem olmuştum. Sürekli onları paylaştığımdan, onlarla birlikte olduğumuzdan, dışarda görüntülendiğimizden, beni paylaştıklarından, maçlara gittiğim ve deli gibi tezahürat yaptığım için, yanlış anlaşılıyordu her şey.
Bana neredeyse, orospu diyen bile vardı. Üçüyle de yakın olduğum için.
Bu sadece benimle kalmıyor, az da olsa onlara da laf gidiyordu. Bunun büyük sonuçlar açabileceğini biliyordum, biliyorlardı.
Olay kariyerlerine dokunacak yere geldiğinde, hiçbir şey kurtulamazdı.
Nasıl yürüdüm, nasıl arabaya geldim bilmiyordum. Kısa süre sonra, Doğa geldi.
Arabaya bindi.
"Merhaba, bebeğim!"
Cevap verememiştim.
"Alin, sorun ne?"
"Ne, efendim?"
Kafamı ona çevirdiğimde, kaşlarının çatık olduğunu gördüm.
"Sen dalmışsın bile, ne oldu diyorum, sorun ne?"
"Bir şey yok ya."
Arabayı çalıştırdım ve otoparktan çıktım.
"Bir şeyler var, anlat işte."
Derin bir nefes aldım ve arabayı restoranta doğru sürmeye başladım.
"Ya, işte.."
"İşte, ne?"
"İnstagram'a giriyorsun, değil mi?"
"Evet, neden?"
"O zaman, konuşulanları falan da duydun. Ortamda dönen şeyleri."
"Kiminle alakalı? Alin, anlamıyorum."
Ofladım ve Doğa'ya anlatmaya başladım. Sakin değildim. Böyle iğrenç insanlar var olduğu için, sakin olamıyordum.
İnsanlar gerçekten çok düşüncesizdi. Bir şeyi söylerken, onun nasıl sonuçlar alabileceğini düşünmüyorlardı.
Atıyorum, onlara orospu dendiğinde böyle kalabilecekler miydi? Hiçbir kız, hiçbir kıza orospu dememeliydi. Gerekmediği sürece.
Bunları yapan, çoğunlukla kızlardı zaten. Kıskanıyorlar mıydı, ya da başka bir şey miydi bilmiyorum ama, hiçbirisiyle aramda hiçbir şey yoktu ki. Arkadaşlık dışında.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hotel, Kenan Yıldız.
Fanfiction"Sen hediye misin bana?" "Beni bilmem ama, sen hediyesin bana." - "Meşhur, Alin Bozkurt?"