Sensiz / 20. Bölüm

169 8 3
                                    

Bölümden bahsetmeyeceğim aksine hemen bölüme geçiyorum iyi okumalar...

Halil İbrahim Karasu Anlatımı

Zeynep'i sırtlayıp arabaya bindirdiğimde bana attığı sinirli bakıştan korktum. Arabaya bindiğimde "indir beni Halil İbrahim yoksa kendim inerim" dedi arabanın kapısını açmayı denedi ama açamadı çünkü kilitledim. (allah allah öyle miymiş ya adnjhgadnh) Sonra cevabımı verdim "boşuna deneme kilitli, konuşacağız" dedim o bana dönmeden "inmek istiyorum Halil İbrahim çabuk indir beni yoksa polisi ararım" dedi bunu bekliyordum Zeynep inatçıydı o yüzden telefonunu alıp ona verdim "arayabilirsin hatta ara" dedim. Telefonu çekti ve "sür şu arabayı vazgeçtim konuşalım sonra bırak beni" dedi. Onu çok kırmıştım ama gönlünü almasını biliyordum, Fikret'in verdiği adrese doğru sürdüm.

***

"Vardığımızda sen burayı nerden biliyorsun?" dedi ve sonra ben de "abin burada konuşabileceğimizi söyledi" dedim kafa salladı. Arabadan indim ve Zeynep'in kapısını açtım "gel" demekle yetindim, arabadan inince kapısını kapattım. Gözlerini etrafta gezdirdi sanırım bayadır gelmiyordu buraya. Anahtarı Fikret'in dediği yerden aldım ve Zeynep'e ilerledim elini tutmaya çalıştım ama çekti "ne yapıyorsun dokunma bana!" dedi ben geri çekildim. Rahatsız etmek yada korkutmak istediğim son şeydi, bana olan güvenini yeterince sarsmıştım zaten. Kapıyı açtığımda arkamdan içeri geldi "ne diyeceksen de sonrada gideceğim" bunları demesi biraz canımı acıttı ama renk vermedim sözüme başladım. "Zeynep bak biz abinle bunları senin için yaptık, güvenliğin için" dediğimde bana çıkıştı sertti "ben kendimi koruyabilirim Halil İbrahim bunu sana önce de söylemiştim" bunu demesi benim canımı daha çok acıttı ama yine ses etmedim daha ne kadar kendimi tutabileceğimi bilmiyordum. Devam ettim "özür dilerim ama benim içinde zordu Zeynep lütfen beni anla. Lütfen" bunu dediğimde gözlerim doldu o günler aklıma geldi yine kendimi tuttum "senin için zordu ama benim için daha zordu senin benden haberin varmış ama ben her gün seni merak ettim ne yapıyor? Başına bir şey mi geldi? Öldü mü, kaldı mı? Şimdi anladın mı beni ben seni düşünmeden uyuyamadım yapamadım, yaşayamadım sen neden yaptın bana bunu" gözlerimdeki yaşları tutamıyordum "benim seni düşünmeden yaşayabildiğimi mi düşünüyorsun? Yapamadım, yaşayamadım. Öylesine düşünürken bile kendimi seni düşünürken buluyorum ve sen beni böyle gaddar, acımasız bir adam olarak mı düşünüyorsun" gözlerimden akan yaşları tutamadım. Vücudum bu acıyı kaldıramadı dizlerimin üstüne çöktüm, dayanamadım. Kalbim daha fazla dayanamadı...

Zeynep Leto Anlatımı

İlk defa böyle gördüm onu, ilk defa güçsüzdü sanki bir yavru kedi gibiydi. Yeni doğmuş bakıma ihtiyacı ola bir yavru kedi. Dizlerinin üstüne çöktüğünde daha fazla dayanamadım. Bende çöktüm onun yanına, ağlıyordu. Gözleri kıpkırmızıydı, başındaki damarları belirginleşmiş ve yüzü de kıpkırmızıydı. Kafasını kaldırdı "gerçekten böyle mi düşünüyorsun" dedi ağlamaklı bir sesle beni bitirdi. Benim de gözlerimden yaşlar gelmeye başladı "hayır. Hayır Halil İbrahim öyle düşünmüyorum lütfen yapma." Gözlerinden akan yaşlar üstündeki tişörtün yakasını sırılsıklam yapmıştı. İlk defa bu kadar kötüydü, bitmiş harap olmuştu. Ben nasıl düşünebildim onun hakkında böyle şeyleri. Dayanamadım, sarıldım ona. Bana kollarını sardı ve sadece iki kelime söyledi "beni bırakma". Canım acıdı, şuan çok savunmasızdı ne yapabilirdim zaten onu bırakma niyetinde değildim ki "bırakmayacağım. Söz veriyorum bırakmayacağım" dedim. Hıçkırıkları hala durmamıştı derin bir nefes çekti içine. Yavaşça ayağa kalktık gözleri hala kızarıktı. Koltuğa doğru ilerledik, dokunsan kaybolacak gibiydi, o korkusuz adam gitmişti. Yerine savunmasız biri geçmişti sanki. Oturduğumuzda kırılgan bir sesle "özür dilerim" dedi sonra ekledi "sana yaşattıklarım için, ben sadece seni korumak istedim". Şuan daha iyi anladım tek derdi beni kaybetmemekti, bir kere daha sarıldım ona, başımı omzuna yasladım. "Ben de özür dilerim" dedim.

İyiki: Başlangıç | HalZey |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin