Yozlaşmış Kral

Bir Güneşin Doğuşu

Macaque ve MK eski hallerine dönüşerek Bone Robotunun üstüne inmişlerdi. MK kimsenin olmadığını anladığında derin bir nefes aldı ve asaya doğru yürümeye başladı.

MK: "İşte geliyor Monkie-"

Lady Bone Demon: "KİNG!"

MK, iblisin sesini duyduğunda asaya ilerlemeyi bıraktı ve Wukong, MK'ye saldırarak halefinin uçmasını sağlar ama Macaque onun bileğinden sıkıca tutarark uçmasını engellemişti.

Lady Bone Demon: "Monkie Kid MK ve Altı Kulaklı Macaque. Yokluğu kucaklamaya gelmişler. Değil mi, şampiyonum?"

Wukong sadece saygı ve itaatkar ile başını sallarken leydisini onayladı.

Eskiden cennetleri yerle bir eden o gururlu maymun yerine sadece ruhsuz bir köle görmek MK ve Macaque'ın kalbini kırıyordu.

Macaque: "Aslında tam tersi."

MK'yi düz bir pozisyona getirfi ve kolunu onun omzuna koydu.

Macaque: "Şu anda yaşama modu, bu yüzden belki de şu dünyanın sonu olayını iptal edebileceğini umuyorduk. Bize çok yardımcı olur."

MK: "Evet. O dediğinden!"

Lady Bone Demon: "Hiçbirimiz nihai sonu değiştiremeyiz maalesef."

Macaque sinirle Lady Bone Demon'a baktı ve dövüş pozisyonunu aldı.

Macaque: "Evet. Bunu tahmin etmiştim."

Wukong saldırmak için hazırlanır.

Macaque: "MK. Şimdi!"

MK ve Wukong harekete geçtiler ve eski öğretmenle halef karşı karşıya geldi.

Fakat Wukong daha halefine yumruk atamadan Macaque hızlıca yetişip yumruğu tutmuştu.

Wukong yüzünde görülen hafif bir şaşkınlık ile bakarken Lady Bone Demon yukarıdan savaşı memnuniyet ile izliyordu.

Macaque: "Pekala MK. Umarım o asa buna değer."

Macaque, Yozlaşmış Büyük Bilge ile gökyüzünde savaştı ama onun tarafından yumruk yedi.

Macaque toparlandığında Sun Wukong'un lazer gözlerini etkinleştirdiğini gördü. Kendini korumak için duman canavarını kullandı ve o da ona ateş etti.

Macaque zar zor dayanıyordu, tam canavar patladığı sırada Wukong ona saldırıya geçti.

Fakat mor dumanların arasında Ne Zha ve Chang'e ortaya çıkarak Büyük Bilge'ye saldirmiya başladılar.

Bu kuklayi baya bir şaşırtmıştı.

Wukong: "Siz ne-"

Wukong daha sözünü tamamlayamadan Ne Zha mızrağı ile ona saldırıya geçti.

Wukong onun ilk hamlesini tutmayı başarsa da Chang'e'in tekmesine hazırsız yakalanmış olacak ki kafasına Ay Tanrıçası tarafından bir tekme geldi ve onu savurdu.

Wukong'un gözleri bir anlığına altın renginde titresirken acıyla kafasını tuttu. Ardından ona düşmancıl bir şekilde bakan üçlüye döndü.

Wukong: "Demek savaş istiyorsunuz..
Tamam öyleyse."

Wukong saçlarından bir sürü klon yaratırken gözleri mavi renkte parladı.

Wukong: "Savaş başlasın."

Üçlü klonlari gördüğünde derin bir iç çektiler, ardından da güçlerini aktif ederek saldirmiya başladılar.