16.BÖLÜM

3.3K 150 91
                                    

Yeni bölümle karşınızdayım.

Yorumlarınızı keyifle okuyorum. Özellikle ara yorumlarınız çok hoşuma gidiyor, . Eksik etmezseniz sevinirim.

İyi okumalar🙏

ÇÖPLÜK

16.BÖLÜM

Soysalanların evinin önüne geldiklerinde, Asi arabadan inerek karşısında ki malikaneye baktı. Buraya ilk geldiği gün, Alazla dışarıda kapının önünde karşılaşmışlardı. Şimdi o gündem bugüne bakınca ne çok şey değişmişti. En başta da hissettikleri, duyguları, Alaz'a olan yakınlığı değişmişti. O gün Cehennemin dibinde ki konuşmalarının üzerinden 4-5 gün geçmişti ve Alazla karşılaşmamışlardı bile. Duyduğu kadarıyla Mücevher işine odaklanmıştı ve onunla ilgili görüşmeler yapıyordu.

Bugün ise Rüya yemeğe çağırmıştı Yaman'ı ve kendisini. Emir'le, Alaz anlaşamadığı için o dahil olmamıştı bu yemeğe. İçeriye girdiklerinde direk olarak salona geçtiler. Tabi içeriye girdiği an Alaz'ı bulmuştu yine gözleri. Alazı gördüğü an kalbi deli gibi atmaya başlamıştı. Onu bu kadar özlüyor olması hiç adil değildi.

"Hoşgeldiniz" Rüya önce Yaman'a sarılırken, ardından Asi'ye sıkıca sarılarak heyecanla gülümsedi.

"Siz de mi bir hoşgeldiniz deseniz?" diye sordu Rüya ailesine doğru dönerek.

"Niye geldiniz? Rüyayla olan ilişkinize son verdiğinizi mi açıklayacaksınız?" diye sordu Serhan oturduğu yerden kalkmadan.

"Tam tersi Serhan bey, Rüyayla olan ilişkimizde yeni bir adım atmak istediğimizi size bildirmek için buradayız"

"Tamam bunları yemekte konuşalım mı?" Rüya gergin bir şekilde ortamı yumuşatmak isterken, Serhan ayağa kalkarak pencereye doğru yürüdü.

"Pardon ama yeni bir adım ne demek?" diye sordu Şebnem kısık gözlerle bakarak.

"Anne, bunları böyle ayak üstü konuşmayalım"

"Ayak üstü konuşalım kızım" Serhan elinde ki kutudan bir tane puro çıkartıp yaktığında, keyifli bir ifadeyle gülümsedi.

"Basında adınız çıktı diye ses etmedik, farklı birini gördün sana ilginç geldi diye de ses etmedik, ne sandınız? Bu ilişkiyi onaylayıp sürekli böyle kapımıza geleceğinizi falan mı?"

Alaz kafasını iki yana doğru sallayıp koltuğa oturarak Asi'yi süzdü içini çekerek. Bugün bu muhabbetin olacağı belliydi zaten, Yamanın ve Rüyanın saçmalıklarına dahil olmak yerine Asi'yi izlemek daha iyi bir seçenekti. Hatta en iyi seçenekti. Giydiği her şeyi kendisine öyle güzel yakıştırıyor ve taşıyordu ki, bakmadan edemiyordu ona. İnce pürüzsüz bacaklarında gözlerini gezdirirken, o bacaklarda nasıl dudaklarını gezdirdiğini anımsıyordu. Dokunmak istiyordu, öpmek istiyordu yapamadıkça da kuduruyordu ama bir şeyleri kafasında oturtmuştu. Asinin o gün yüzüne yaptığı itiraf karşısında, aslında Emir'le bir derdi olmadığını biliyordu. Yine de tam olarak ne hissetmişti, gerçekten yoğun şeyler hissetmiş miydi bu da içini kemiren bir konuydu.

"Önüne baksana sen" Asinin seslenmesiyle, Alaz kendisini toparlayarak kafasını kaldırıp ona doğru baktı. "Önüme bakıyorum zaten" diyerek gülümsediğinde, Asi bakışlarını ondan çevirerek saçlarını arkaya doğru savurdu. Öyle bir bakıyor, öyle bir süzüyordu ki, onun aklından geçenleri okuyabiliyordu. Haliyle de içten içe tuhaf bir titreme tutuyordu.

"İlişkimizi onaylamanızı beklemiyoruz Serhan bey. Haber vermek için buradayız zaten"

"Haber vermeyi seviyorsun anlaşılan? O halde Rüya'ya, yurt dışına ihraç ettiğim malların bulunduğu tırı nasıl patlattığını da anlattın mı? Hatta orada çıkan çatışmada masum insanların öldüğünü..." dediği an, Alaz bir anda ayağa kalkarak Serhan'a doğru baktı. Rüya şaşkınlıkla Serhan'a doğru yaklaşıp anlamayan bir ifadeyle yüzüne baktı.

ÇÖPLÜK (ASLAZ)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin