instagram & twitter: cordeleimawhatsapp kanal linki'ne instagram önce çıkanlarımdan ulaşabilirsiniz. bölüm duyuru ve alıntılarını oraya atıyorum. bolca soru cevap da yapıyoruz. ayrıca wattpad hesabımı takip ederseniz bölüm bildirimlerine ulaşabilirsiniz. wattpad hesabım: cordeleima
sizi bölümden sonra twitter'a #Tamİsabet etiketi ile yorum yapmaya da davet ediyorummm. hepinizi bekliyorummm ^^
13. ADIM
Olivia Rodrigo, 1 step forward, 3 steps back.
Bazen hiç beklemediğiniz şekilde, hiç beklemediğiniz insanlarla yolumuz kesişir.
Ve hayat, hiç tatmadığımız duyguları içimizde yeşertir.
Doruk Acar'ın sahalara geri dönmesi için kalan süremiz bir buçuk ay olmasına rağmen, biz koskocaman Galatasaray tesisinin çim sahasının ortasına oturmuş, piknik yapıyorduk. Havanın soğukluğu, mevkinin saçmalığı ve aramızdaki olması gereken çizgi tamamen kalkalı çok zaman olmamıştı ama sanki, normal halimiz buymuş gibi adapte olabilmiştik duruma.
Bir doktor ve bir de daha yeni topa tam vurmaya başlayabilmiş sakat futbolcu, bilmem kaç metre karelik antrenman sahasının ortasında, kışın soğuğunu görmezden gelerek yemek yiyorduk. İkimizde soğuktan donacak haldeydik. Hava neredeyse kar yağacak kadar soğuktu.
İnsanın sadece dışı değil içi de üşüyordu ama tüm bunlara rağmen, tam önümde duran onca güzel yemek, soğuktan kaçıp içeri girmekten daha güzel geliyordu.
Doruk resmen bir sofra kurmuştu ortamıza.
Bana verdiği en büyük sırrı buydu. Sanırım geçtiğimiz hafta Cuma günüydü, ilk kez kendi yaptığı bir şeyi getirip önüme koyduğunda. Şaşırtıcıydı ama ilk getirdiği yemek, vişneli yaprak sarması olmuştu. İlk başta, ben yaptım dediğinde buna tabi ki de inanmamıştım.
"Sanırım hayatımda yediğim," derken elimdeki sarmayı gösterip konuşmuştum. "En, en, en iyisi. Nereden aldın?" diye sormuş ve "Ben yaptım, kendi ellerim ile. Senin için," yanıtını almıştım.
İlk olarak bu yanıta inanmamıştım.
Zaten nasıl inanılırdı? Tam olarak serçe parmağım ile aynı uzunluk ve kalınlıkta olan sarmaların hepsini, bir gece önce kendisinin sardığını söylediğinde yüzüne bakakalmıştım. Beni inandırmak için Umay'ı aramak zorunda bile kalmıştı.
Ve o günden beridir, tam bir buçuk haftadır, her gün bize harika yemekler yapıp getiriyordu.
Ama bugün gelirken Mayıs Erdem ne sevmez araştırması yapmış gibi bir hali vardı.
Önümde duran kereviz, karnabahar ve enginarın üçünü de aynı anda yapıp getirmesinin sebebi neydi, çok merak ediyordum. Hepsini de güzelce yapmış ve yetmezmiş gibi süslemişti de. Ama işte, hiçbirine elimi bile sürmeyecek ve sadece, Doruk'un öylesine getirdiğinden emin olduğum havuç taratordan yiyecektim. Menü hazırlarken neye dikkat ettiğini bilmiyordum ama çok geniş çaplı bir menüsü vardı.
Her telden çalıyordu sanırım.
Benim sadece, kenarda duran taratordan yediğimi gören Doruk, kendi önündeki kereviz kabını benim önüme bıraktı. "Bundan da ye," dedikten sonra omuzlarını kabarttı. "Benimkisi gibisini bulamazsın."
![](https://img.wattpad.com/cover/380569999-288-k971331.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
TAM İSABET
Short StoryGalatasaray teknik direktörünün büyük kızı olan Mayıs, derbide attığı golün ardından sakatlanan yıldız oyuncuya babasının ne kadar üzüldüğünü görünce dayanamaz. Hem babası hem de düşük not aldığı stajının puanını yükseltmek için fakülte hocalarından...