"Ross dur!Ya oğlum dur!Dursana!" Ross sonunda bana su sıçratmayı kestiğinde bir kaç ağır adımda yanına geldim."Ne yapıyorsun?"dedim gülerek.
Ross şu son zamanlarda-yani hastalığını öğrendiğimizden beri-çocuk gibiydi.
Bazen çok inatçı oluyordu.Bazen de her şeye alınıyordu.Duygusallığı vardı bir de.Cidden,hamile olduğunu düşünmeye başlıyordum.
Ross omuz silkip elimi tuttu.El ele sudan çıkarken konuştum."Kendini fazla yormamalısın."
Bunu söylememle Ross elini elimden çekti ve kızgınca bana baktı."Bana hastaymışım gibi davranma!"
bağırdığında neredeyse sıçradım.
Bir yanım değil misin? Demek istesede böyle bir şey söylemem onu çok fazla kırardı."Sana hasta gibi davranmıyorum,bana bağırma lütfen."
Ross'un gözlerinde ki öfke büyüyordu.Cidden ona sadece kendini yorma demem onu bu kadar sinirlendirmiş miydi?
"Öyle davranıyorsun,"dedi daha sakin bir sesle.
Şezlongdan havluyu aldım ve omuzlarımın üzerine yerleştirip vücudumu sardım.
"Davranmıyorum Ross."saçını havluyla kurutmayı kesip bana döndü."Kendini yorma ne demek ha!?"bir kez daha bağırdığında sinirlenmiştim.
Havluyu üzerimden atıp ayağa kalktım. "Senin iyiliğini düşünüyorum Aptal."
Ross bir şey söylemeden bana bakmayı sürdürdü."Seni göz göre,göre kaybedeyim mi?Biliyorum elimden bir şey gelmiyor.Bu yüzden bende senin kendine dikkat etmeni sağlamak istiyorum."Bakışları biraz yumuşadı. "Gidiyoruz."havlularımızı çantaya yerleştirip plaj elbisemi üzerime giydim.Ayağıma da ayakkabılarımı giydikten sonra Ross'a kızgın bir bakış atıp önden yürümeye başladım.
Yolculuk sessiz geçmişti.Ne Ross bir şey söylüyordu,ne de ben.
Ross arabayı park ettiğinde hızla kapıyı açıp arabadan indim ve kendi evime doğru ilerlemeye başladım.
Kolumdan tutulduğumda arkama döndüm."Ne var?"diye sordum kızgınlıkla.
"Bizim eve gel."
Kolumu ellerinden kurtarıp arkamı döndüm ve kendi evimin kapısını açıp içeri girdim.Tam kapıyı kapatacağım sırada Ross eliyle kapıyı tutup beni engelledi ve içeri girdi.
Kapıyı kapatıp onu umursamadan yukarı çıktım.Plaj çantamı yatağa fırlatıp dolaba ilerledim ve çamaşırlarım ile bir şort ve tişört aldım.
Odadan çıkıp banyoya ilerlerken Ross yukarı çıkıyordu.Banyoya girip kapıyı kilitledim.
Ilık bir duş aldıktan sonra üzerimi giyip saçlarımı havluyla kuruttum ve kendi odama geri döndüm.
Ross yatağa oturmuş bana bakıyordu. Yatağın diğer tarafına uzandım.Hemen sonra Ross'da yanıma uzanıp kollarını belime sardı.
Ellerini ittirmeye çalışsam da Ross kadar güçlü değildim."Özür dilerim," diye fısıldadı.
Kısa bir süre gözlerimi kapatıp açtım. "Ölecek miyim?"bunu söylemesi boğazıma dizdiğim sessiz hıçkırıklarımın dudaklarımın arasından kaçmasına sebep oldu.
Ölmeyecekti.Ölemezdi.
Bir elimi ensesine yerleştirip saçlarıyla oynadım."Hayır,"dedim burnumu çekerek.
"Ölmeyeceksin."
Boşta olan bir elini yanağıma yerleştirip gülümsedi."Buna izin vermezsin."
Bende burukça gülümsedim.Alınını alnıma yasladı ve gözlerini kapattı.Şu anda çok huzurlu görünüyordu.
Fakat ben çok huzursuz hissediyordum. Hayatım tamamen saçmalamaktan ibaretken ne diye çıkmıştı bu kanser denen illet.
Ross'la doğru düzgün uğraşamıyordum artık.İçimde ki hades bile derin bir uykuya yatmıştı bu aralar.
Uyan Hades!Sen Hades'sin güçlü ol biraz!Ruhumda gizlenmiş Aşk-ı Memnu dizisinde ki Firdevs hanım bağırarak Hades'i uyandırdı.Yada uyandırmaya çalıştı fakat ben hala iç sesimde Hades'in sinsi kahkahalarının uğultusunu duyamıyordum.
Ross'un yanağını öpüp saçlarını okşadım."Bu hastalığı yeneceksin."
Gözlerini açıp gülümsedi."Yeneceğim."Bende gülümsedim.Sonra aklıma gelen şeyle kızgınlıkla kafamı kaldırıp dizlerimin üzerinde oturdum."Ross,sen o pis üstünle mi yattın bu yatağa?"
Ross korkuyla başını salladı.Bıkkınlıkla mızmızlanıp ayağa kalktım."Allah'ım ya.Öldüreceğim seni Ross.Kim temizleyecek o çarşafları şimdi?"
Gözlerini devirip ayağa kalktı."Ben eve gidip duş alacağım.Geldiğimde beraber temizlerim."
Başımı salladım."İyi tamam."Ross duş almak için evden çıktığında salonda ki kanepeye savrulurcasına oturdum.
Bu bozuk psikolojiye bir tek Five Night's At Freddy's iyi gelirdi.
***
En rahat kanepemde oturmuş,yanıma en lezzetli atıştırmalıklarımı almış,?bilgisayardan Güneşin Kızları ismindeki türk dizisini izliyordum.Los Angeles'e gittiğim için bu dizinin başladığından haberim yoktu ama kızlar bana söylemişti ve kaçırdığım bölümleri internetten izliyordum.
Şu çok,çok,çok yakışıklı,tatlı ve sevilesi bir yaratık olan Ali bir şey diyeceği sırada kucağıma koyduğum telefon bir kaç kere titredi ve mesaj geldiğini haber veren sesler çıkardı.
Diziyi durdurup telefonu aldım. Ekranda bir sürü WhatsApp bildirimi vardı.Ekranı kaydırıp şifreyi açtım ve WhatsApp simgesinin üzerinde 115 yazdığını gördüm.
Oha!Kim bana ne diye 115 mesaj atardı ki?
WhatsApp'a girdiğimde bizim salakların bir grup açtığını gördüm. Grubun üzerine tıkladım ve mesajları okumaya başladım.
(Kesici:Bahar,Yaman Kumpir: Ela, Skyler ise Can'dır.)
Kesici "Hıyarlı Çocuk" grubunu oluşturdu.
Kesici:
"Napıyonuz kankiler?"Skyler:
"Snne."Yaman Kumpir:
"Nereden çıktı bu grup ya."Skyler:
"Bokta çıkabili."Konuşmalar böyle devam ediyordu. Zaten Bahar'ın açtığı bir gruptan mantık beklemezdim.Benim açtığım bir gruptan da mantık beklemezdim.
Konuşmaların hepsini atlayıp mesaj yazma bölümüne tıkladım.
"Bir susun Allasen."
Son kelimeyi doğrumu yazdım yanlış mı bilmiyordum ama umrumda değildi çünkü biz birbirimizle konuşurken bırak doğru yazmayı bazen Türkçe bile konuşmuyorduk.
Tam gruptan çıkacağım zaman yeni bir mesaj geldi.Gönderene baktığımda küçük çaplı bir şok yaşadım.
Yavaşça üzerine tıklayıp okudum.
Yağızhan:
"İstediğim şeyleri yapmak zorundasın.Aksi takdirde hakkında hiç hoşlanmayacağın şeyler duyabilirsin ve emin ol insanlar bana inanır."Merhabalaaaar!Bölümü nasıl buldunuz?Olabildiğince hızlı yazmaya çalışıyorum.Bölümleri yetiştirmeye çalışıyorum çünkü yazın bitimine ilerledikçe finalde yaklaşıyor.Nasıl bir final yapacağım ise aklımdan geçmedi bile.
Neyse.Umarım bölümü sevmişsinizdir.Ve unutmadan Yağızhan Yağız'ın tam adı.Yani aslında adı Yağızhan ama herkes ona Yağız diyor.
Kitapta şu anlık kötü karakter olarak görünebilir ama ilerde ne olur bilinmez.
Yine multimedya yok fakat Tüm karakterlerin bulunduğu bir çalışma yapacağım ve eğer başarabilirsem multimedyaya koyacağım.
Asya'nın arkadaşlarını neden öyle kaydettiğini merak ediyorsanız ilerde açıklayacağım.Hepsinin ayrı bir sebebi var.
Gelecek bölümde görüşmek üzere!!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Yaz Tatili Hikayesi
Teen Fiction18 yaşıma geldiğimde,iyi bir üniversite kazanmış olmanın karşılığı ailemden istediğim tek şey yalnız başıma bir Los Angeles tatiliydi.İzin almak her ne kadar zor olsa da amacıma ulaşmıştım. Uyuzun birinin kafama tene...