Multimedya için @merveaslankilic canımın içine çok teşekkür ederim. :)
~~~
Dediler ki mutlu olmak için mutlu etmek yeter...
~~~
Dalganın sesiyle gözlerini açtı genç kız. Gökyüzü grimsi bir tonda ve kasvetliyken, deniz sinirli bir adamın, hıncını çıkarır gibi dalgalarını vuruyordu sahile. Hava baya soğuk olmasına rağmen üzerinde ince, kırık beyaz bir elbise vardı ve neden daha kalın bir şeyler giymediğini anlamadı. Eğer hasta olursa annesinden bu şekilde dolaştığı için tonlarca azar yiyecekti. Ne kadar genç bir kadın olmuş olsa da annesinin gözünde hep küçük bir kız çocuğu kalacağını biliyordu. Denizin ve havanın kokusunu içine çekerken ne kadar özlediğini fark etti. Uzun zamandır sahile gitmemiş ve güzel bir tatile hasret kalmıştı. Tek anlamadığı şu an bu sahilde ne işi vardı? Tatili ve denizi severdi ama yüzmeyi bile bilmezdi.
"Böyle derin derin ne düşünüyorsun pinokyo?" Kuzey'in sesiyle irkilip arkasını döndüğünde onu nasıl fark etmediğini anlamadı. Sanki bir anda belirmiş gibiydi ama bu imkansızdı çünkü diğer yandan başından beri Kuzey'in kolları arasında hissediyordu. Uzun zamandır onun ağzından pinokyo kelimesini duymamıştı ve özlediğini hissetti.
"Neden buradayız? Ayrıca ne ara geldin sen?"
"Ben hep buradaydım sevdiceğim," dedikten sonra genç kızın şakağından öptü. "Korkularınla yüzleşmeye geldik." Yaprak, bu sözden hiçbir şey anlamadı ve birkaç saniye sonra yüzünü çevirip Kuzey'e baktı. Rahat ve sevimli bir gülümseme ile karşısındaki denizi izliyordu. Her zamankinden farklı bir Kuzey varmış gibi hissetti. Tüm dertlerinden arınmış gibi gözüküyordu ve sanki birisi beyninde kitap okuyormuş, ikisi de o satırları canlandırıyormuş gibiydi.
"Nasıl?" Söylerken sesi titremişti çünkü ilk defa Kuzey'in yanındayken bu kadar rahatsız olup ve güvensiz hissediyordu. Gözlerinin yeşili tuhaf bir şekilde denizin rengini almıştı. Bakışlarının ardında gizlediklerini göremiyordu ve bu yüzden tedirgindi. Genç adamın ayağa kalkıp denize doğru ilerleyişini izledi. Onunda üzerinde beyaz, spor bir gömlek ve altında pantolon vardı. İçinden bir parça gitmemesi için bağırmak ve onu durdurmak istiyordu ama oturduğu yere bağlanmış, ağzı mühürlenmiş gibiydi. Kuzey'in denize adımı atmasıyla yüreğinde garip bir sızı hissetti. Su dizlerine geldiğinde "Ne yapıyorsun?" diye arkasından bağırdı ama cevap gelmedi. Daha da ilerleyip su omuzlarına geldiğinde ayağa kalkıp denize doğru yaklaştı. Dalgalar ayağına vuruyordu ve bu soğukta ürpermesine neden oluyordu.
"Benim için ne kadar ileri gidebilirsin, Yaprak?"
"Senin için her şeyi yaparım." Yutkunup bir adım daha attı ve kolunu kaldırıp elini ona doğru uzattı. "Beni korkutuyorsun, çık şu denizden."
"O zaman beni kurtar." Kuzey, bir anda kendini denize bırakıp ortalıktan kayboldu. Genç kız hızla denize girerek dalgaların arasından sevdiği adama ulaşmaya çalıştı. Onun çırpınışlarını gördükçe, ilerlemesinde zorluk çıkaran dalgalara lanet ediyordu.
"Kuzey!" Çırpınışlar gözünün önündeyken denize bıraktı bedenini ve yıllardır yüzmeyi bilen bir profesyonel gibi yüzmeye başladı. Buna şaşırsa da şu an aklında sadece Kuzey'e ulaşmak ve onu kurtarmak vardı. Su yüzüne çıktığında etrafına bakıp sevdiği adamı aradı ama ortalıkta gözükmüyordu. Yüzüne yapışan saçları eliyle geriye doğru attı. Denizin her tarafına bakmasına rağmen Kuzey'i göremezken sahilde hiç ıslanmamış bir şekilde, tek eli cebinde kendisini izlerken buldu onu. Derin bir nefes alıp rahatlarken onun gözünden akan bir damla yaşla tekrar tedirgin oldu. Arkasını dönüp uzaklaşmasıyla ileriye doğru atıldı ama birden ne olduğunu anlamadan tüm vücudu aşağıya çekilip denize battı. Ne kadar uğraşsa da su yüzeyine çıkmaya başaramıyor, sanki biri ayağından tutup dibe doğru çekiyordu. Bakışlarını ayak bileğine doğru çevirip baktı ama kimseyi göremedi. Çırpınışların arasında bir anda deniz ve sahilden uzaklaşıp yatağından sıçrayarak odasında açtı gözlerini. Rüyanın etkisiyle kalbi çok hızlı atarken derin derin nefesler alıyordu. Üzerindeki yorganı kenara itip yataktan kalktı ve hızlı adımlarla odadan çıkıp banyoya gitti. Elini ve yüzünü yıkayıp kendine gelmeye çalışırken sadece bir rüya olduğunu sürekli hatırlatıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Hazan Yaprakları
Romance"Ben seni hiçbir bahar çiçeğine değişmem, Yaprak." Bir yanda sonbaharın hazanı olan, baştan aşağı hüzne bulanmış Kuzey; diğer yanda tüm olumsuzluklara rağmen hazana gönlünü kaptırmış, onun çekimine karşı koyamayan Yaprak... Kuzey'den gelen sert rüzg...