Nathaniel

Real

*Bess'in ağzında*

Partide Liam'la takılacağım aklımın ucundan bile geçmezdi. Yani onun benden hoşlandığını anladıktan sonra ondan uzak durmaya karar verdim ama ne oldu? Ona uzak durmak yerine ona daha yakın olup ondan hoşlanmaya başladım. Neden? Çünkü ben malım. 

Nate'e tuhaf şeyler olmadan önce gayet güzel vakit geçiren grubumuzun onlar eve gittikten sonra iyice keyfi kaçmıştı. Hayır yani madem hastasın neden partiye geliyorsun? Özürlü müsün? Aslında evet öyle. Tuhaf özürlü bir yaratık. Nicky bana onun hakkında olan garipliklerden bahsettikten sonra iyice ona karşı içimde bir soğukluk oluştu. Ama Nicky'nin itiraf etmese de ona karşı bir şeyler hissettiğini bildiğim için sesimi çıkarmıyorum. Aslında Nicky'de haklı taş gibi çocuk ama tuhaf gerçekten çok tuhaf. Nicky çözmese de bende kafaya taktım olum ondaki tuhaflığın sebebini bulacağım. Bir katil olabilir. Ya da uzaylılar tarafından gönderilmiş bir yaratık falan. Uf öyle olduğunu düşünsenize çok aksiyonlu bir hayatımız olurdu. Böyle dedim ya kesin bir bok olmaz. Neyse Nate'i siktir et. Ne diyordum? 

Liam, Nate ve Austin partiden ayrıldıktan sonra hepimiz moral bozukluğuyla masamıza oturduk. Herkes sessiz sessiz oturup dans edenlere boş gözlerle bakıyordu. Sanırım parti burada sona erdi. O zaman artık eve gidip şu kostümden kurtulup hunharca Flash izlemeye devam edebilirim. Tamam kostümümü severek almış ve severek giymiştim. Hatta Batman kostümündeki Liam'la dans ederken bu kostümü giydiğim için kendimi binlerce kez tebrik etmiştim ama belirli bir süreden sonra vücudumu tamamen sardığı için çekilmez bir hal alıyordu. 

Kafasını masaya koymuş, kaşları çatık, asık suratlı Nicky'i dürtüp ''Gitsek mi artık?'' dedim. Kafasını koyduğu masadan kaldırıp evet anlamında başını salladı. Bizimkilere kısaca el sallayıp veda ettikten sonra Mike'a bizim için taksi çağırmasın söyleyip bardan çıktık. 

Yol kenarında durup taksiyi beklerken havanın feci halde soğuk olduğunu fark ettim. Lanet taksi bir an önce gelse iyi olur çünkü şimdiden götüm donmaya başladı. Ya benim neyime havaların iyice soğuduğu bu zamanlarda Catwomen kostümü giymek. Dondum lan! Vallahi dondum! Nicky'e baktığımda kolsuz ve şortla olduğu için onunda pek benden bir farkı olmadığını tir tir titrediğini gördüm. Şu lanet taksi biran önce gelmezse ikimizde şuracıkta buz kütlesine dönüşeceğiz. 

Nicky bir yandan elini koluna sürtüp kendini ısıtmaya çalışırken bana dönüp ''Kanka ya senden bir şey istesem?'' dedi. 

''Söyle.'' dedim kısaca. Nicky eğer böyle kibar cümleler kuruyorsa kesin benden izin vermeyeceğim bir şey isteyecektir. 

Yalvaran ses tonuyla ''Eve gitmeden önce Nate'e uğrayıp iyi olup olmadığına baksak olur mu? Yoksa aklım onda kalacak.'' dedi. Onun üzgün ve endişe dolu suratına baktıktan sonra ''Tamam tamam ama çok durmak yok eve gidip uyumak istiyorum.'' dedim. Hemen bana sarılıp üst üste bir sürü teşekkür etmeye başladı. Böyle sarılmak, öpülmek gibi şeylerden hoşlanmadığımı bilip bunu ısrarla yapan kişiye Nicky denir. 

''Tamam lan yeter şimdi vazgeçeceğim.'' dediğimde hızla beni bıraktı. Bu sırada takside gelmişti. Sonunda! 

Taksiye bindiğimde taksiciye dönüp ''Biraz daha geç kalsaydınız. Titanikteki Jack'e bağlayıp 'Bir bilet kazandım Rose' diye başlayan konuşmamı yapmama az kalmıştı.'' dedim. Taksici bana anlamayan gözlerle bakarken Nicky bana gözlerini devirip Liam'ların adresini verdi. 

Kısa bir süre içerisinde eve varmıştık. Taksiciye parasını ödedikten sonra sıcak arabadan inip yine o dondurucu soğuğa çıktık. Koşarak evin kapısına gidip hemen kapıyı çaldık. Çok geçmeden Austin bize kapıyı açtı. Karşısında bizi gördüğünde yüzünde o aptal şaşkın ifade belirmişti.