SIRILSIKLAM

116 16 6
                                    

Asude denize düşünce; Murat ve Anıl tartışmayı bırakmıştı. Anıl'ın kolu sargılıydı. Murat hemen denize atladı. Asude yüzme bildiği halde bir türlü denizin yüzeyine çıkamıyordu. Boğulacaktı çünkü nefesini daha fazla tutamıyordu ve o sırada Murat Asude'nin belinden tutup yüzeye çıkardı. Çevredekiler onlara yardım ettiler. İkisi de sırılsıklam olmuştu. Anıl kıskanmıştı. Asude ikisine de öfkeli bir şekilde bakıyordu. Başına gelenler ikisinin gereksiz tartışması yüzündendi ona göre. Çünkü Anıl'ın Murat'a bu konuyu söylediğini henüz bilmiyordu.
Asude: Şu halime bak!.
Murat: Sana olan aşkım gibi sırılsıklam...
Asude: Murat?..
Murat: Tamam sustum.
Anıl: İyi misin?
Asude: İyiyim sanırım.
Murat: Ee üşüyor musun Asude'm?
Asude: Biraz..
Murat: Hadi gidelim hasta olacağız yoksa.
Murat, Asude'ye ve Anıl'a gidelim demişti. Anıl'a her ne kadar şu an gıcık olsa da... Ve arabaya bindiler. Murat sırılsıklam olsa da arabayı ondan başka kullanacak kimse yoktu. Mecburen şoför koltuğuna kendisi oturdu, yanında da Asude. Anıl ise arkada oturuyordu. Eve doğru yola çıktılar.

Asude: Ya ben ikinizi anlamıyorum. Niye kavga ediyorsunuz hiçbir şey anlamadım. Sizi ayırmak isterken geldiğim şu hale bakın. İkinize de çok sinirliyim!!
Anıl: Şey özür dilerim..
Murat: "Özür dilerim"miş. Hıh!
Asude, Murat'a baktı. Murat da sustu.
Asude: Eve gidelim sorucam ben size..

Murat'ın evine gelmişlerdi. Kapıyı Oğuzhan açtı. Anıl ve Oğuzhan salona geçtiler. Murat, Asude'nin elinden tutarak odasına götürdü. Kendi kıyafetlerinden ona verdi. Asude, Oğuzhan'ın odasında, Murat da kendi odasında giyinmişti. Odalar yan yanaydı. İkisi de aynı anda çıktılar odalardan. Gülümsediler. Asude komik gözüküyordu çünkü Murat'ın kıyafetleri ona biraz büyük gelmişti. Murat bu duruma güldü. Asude, Murat'ın güldüğünü görünce kendine bi baktı sonra da Murat'a dönüp 'ne oldu' dercesine baktı.
Murat: Hadi gel aşağı inelim.
Murat ve Asude salona geçtiler. Anıl ve Oğuzhan da oturuyorlardı.

Oğuzhan: İyi misiniz?
Murat: Sağol iyiyiz.
Oğuzhan: Dur ben size çay getireyim.
Asude: Oluur..
Oğuzhan mutfağa gitti. Murat Anıl'a çok tip bakıyordu. Asude durumu fark edince lafa girdi.
Asude: Sizi dinliyorum?.
Murat: Niye?
Anıl: Yani niye ki?
Asude: Beni sinir etmeyin hı?
Murat: Şey yani.
Asude: Evet??!
Anıl: Seni sevdiğimi biliyor.
Asude: Ne!
Murat: Asude biliyor muydu bunu?
Anıl: Evet yani.. Söylemiştim ben ona. Ama o bunun olmayacağını söyledi.
Asude: İnanamıyorum ya..
Murat: Neyse ya şimdilik kapatalım bu konuyu.
Anıl: İşine mi gelmedi?
Murat: Allah'ım sakinim sakin...
Asude: Ayy yeter bi susun!

Oğuzhan gelmişti çay getirmişti. Anıl odasına çıktı. Oğuzhan da telefon ile konuşmak için dışarı çıktı. Murat ile Asude salonda çaylarını içtiler. Asude oturduğu çekyatta kıvrılarak uzandı. Murat boşalan bardakları alıp mutfağa götürdü. Geri geldiğinde Asude uyumuştu. Üzerini örterken Oğuzhan geldi.
Oğuzhan: Uyudu mu?
Murat: Hıı evet. Melek gibi uyuyor.
Oğuzhan: Sen resmen aşıksın buna Mecnun gibi, Ferhat gibi. Heyt be..
Murat (güldü) : Hem de çooookk..

Murat, Asude'yi izlerken Oğuzhan salondan çıkıp kaldığı odasına gitti. Laptop'undan ses geldi. Pınar'dan mesaj vardı. Sevinçle mesajı açtı.

-Gönderen:Pınar/Konser ile ilgili fotoğraflar geldi bana atıyorum şimdi-

Pınar'ın mesajı kendisiyle ilgili olmasa da çok hoşuna gitmişti. Hemen cevap yazdı.

-Alıcı:Pınar/Tamam canım bekliyorum-

Oğuzhan, Pınar ile böyle konuşmaya devam ederken Asude uyanmıştı. Murat da yerde oturmuş, başını Asude'nin kolunun yanına koymuştu. Asude onu böyle görünce hem çok duygulandı hem de çok mutlu oldu. Sessizce çekyattan kalktı. Murat'ı uyandırmak istemiyordu. Doğruca banyoya gitti. Üstünü değiştirdi.
Murat ise uyanmıştı. Gözlerini açtı Asude yoktu. Hemen ayağa kalktı boynunun tutulduğunu fark edince istemsizce "Ahh" dedi. O sırada Asude banyodan çıktı. Anıl ile karşılaştı. Murat da tam o anda yavaşça merdivenleri çıkıyordu ki Anıl'ın sesini duydu. Duraksadı. Kulak verdi.

Anıl: Asude daha iyi misin?
Asude: Ben iyiyim de sen iyi misin?
Anıl: İyiyim kolum daha iyi..
Asude: Onu sormuyorum kusura bakma ama akıl sağlığını soruyorum.
Anıl: Şey...
Asude: Biz bunu konuşmadık mı? Hı? Ben sana en başta düşüneceğimi ama umutlanmamanı çünkü olmayacağını söylemedim mi?!
Anıl: Evet ama dayanamadım daha fazla. Sevgin gittikçe büyüyordu bende. Ne yapayım?!
Asude: Ah Anıl ahh!.. Off ya...
Asude merdivenlere yönelince Murat yukarı çıktı. Anıl, Murat'ı görünce hızla aşağı indi. Murat, Asude'ye döndü.

Murat: Bekle üstümü değiştirip geliyorum.
Asude: Nereye?
Murat: Seni eve bırakacağım.
Asude: Ben kendim giderim, sağol.
Murat: Hayatta olmaz. Bekle dedim.
Asude: Peki..

Murat üstünü değiştirip çıktı. Asude ile arabaya bindiler. Murat onu eve bırakacaktı. Yolda giderken konuşmaya başladılar.

Murat: Bugün olanlar için özür dilerim.
Asude (yorgun bir şekilde) : Sorun değil.
Murat: Neyse ya boşverelim bu konuları..
Bir süre sessizce yolda devam ettiler. Asude'nin daha sonra başı hafifçe yana düştü. Murat, Asude'ye seslendi. Uyuduğunu düşünüyordu ama ses alamayınca endişelendi. Yavaşladı ve Asude'ye dönüp dönüp baktı. Yola da dikkat ediyordu. Ama Asude'nin burnundan kan geldiğini görünce çıldırdı. Asude'de de uyanmıyordu. Murat korkmaya başladı...

SİYAH BEYAZ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin