İTİRAF

216 15 3
                                    

Anıl, Murat'ın telefonu yüzüne kapatmasına sinirlenmişti. Murat da eve gelmişti zaten. Anahtar ile kapıyı açtı ve içeri girdi.
Murat: Anıl evde misin?
Anıl: (öfkeyle) Burdayım!
Murat: Tamam özür dilerim. Merve'ye olan sinirimi senden çıkardım. Kusura bakma.
Anıl: Merve mi? Hangi Merve, eski...
Murat: (sözünü keserek) Eveeettt.
Anıl: Nasıl ya o Antalya'daydı, ne zaman gelmiş?
Murat: Of bilmiyorum ya! Dün Asude ile yürürken bir anda karşımıza çıktı.
Anıl: (üzülerek) Asude ile beraberdin yani?..
Murat: Onu boşver şimdi. Sonra anlatırım.
Anıl: Merve ile ne oldu peki, anlat hadi.
Murat: Tamam gel şöyle oturalım bi.
Anıl: Evet, seni dinliyorum.
...
Murat dün gece ki herşeyi anlatmıştı. Asude'nin evinde kaldığını söyleyince;
Anıl: (yutkunarak) Asude'nin evinde mi kaldın dün gece?
Murat: Evet, bir koltukta uyumuşum. Boynum ağrıyor o yüzden.
Anıl: Ohh..
Murat: Anlamadım?
Anıl: Yok bir şey.
Murat: Neyse ben yatmaya gidiyorum, çok uykum var.
Anıl: Ben de dışarı çıkıyorum zaten.
Murat: Nereye?
Anıl: Bir arkadaşıma.
***
Anıl Asude'nin evine gitti. (adresi Murat'ın telefonundan almıştı)
Zile bastı. Asude kapıyı açtı. Karşısında Anıl'ı görünce çok şaşırdı.
Asude: Anıl?
Anıl: Merhaba Asude.
Asude: Merhaba.. Şey ayakta kalma geç içeri.
Anıl: Yok içeri gelmeyeyim de sen dışarı gelebilir misin? Sahilde biraz dolaşsak, bir şey konuşmak istiyorum da seninle.
Asude: Tabi. Ama çok uzun sürmesin. Yarın anatomi sınavım var, çalışmam lazım. Bekle telefonumu alayım.
Anıl: Peki bekliyorum aşağıda.
Asude telefonunu aldı ve hemen aşağı indi.
Asude: Geldiim.
Anıl: Hadi o zaman.
Ve yürümeye başladılar. Sahil yakındı. Hiç biri konuşmadı. Sonunda sahile geldiler.
Asude: Ee, sizi dinliyorum?..
Anıl: Şey nasıl desem bilemiyorum. Ya hani ben sana çarpıyordum ya arabayla, ilk tanışmamız olmuştu orda.
Asude: Evet maalesef kötü bir şekilde tanıştık. Ama olsun...
Anıl: İşte o an ben size çok kızacaktım ama kızamadım..
O anda Asude Anıl'a baktı neden der gibi.
Anıl: Çünkü, çünkü...
Derken tam o sırada Asude'nin telefonu çaldı. Asude "1 dk" diyerek telefonu açtı ve konuştu. Telefonu kapatırken özür diledi ve devam etmesini söyledi. Anıl İ, tekrar cesaretini topladı.
Anıl: Ben ben...
Asude: Evet, sen?
Anıl: Ben senden hoşlanıyorum.
Asude: Ne? A şey ben...
Anıl: Seni çok seviyorum, nolur bir şans ver bana. Seni tanımak için, kendimi tanıtmak için..
Asude: Anıl, bak bu...
Anıl: Lütfen!
Asude: Bunu düşünmem lazım, çünkü bu mümkün olamaz. Bana zaman ver. Ama bu süre zarfında da umutlanma. Çünkü olmaz, olamaz. Anla beni.
Anıl: Peki, düşünmen için zamanın çok. Sen bilirsin.
Asude: (şaşkınlıkla) Ben artık gideyim, görüşürüz.
Anıl: Ben bırakayım eve?
Asude: Sağol, ben kendim gidebilirim. Hoşçakal.
Anıl: Görüşmek üzere...

Asude evin yolunu tutarken düşüncelere dalmıştı. Kendi kendine "Ben Murat'ı seviyorum ama bir başkasını sevemem nasıl olur bu? Ama Murat da bana seni seviyorum demedi ki, ya platonik ise aşkım? Off ne yapacağım ben şimdi? Bir tarafta Murat, diğer tarafta Anıl. Allâh'ım sen yardım et bana..." diye düşünüyordu. Karar veremiyordu.
Şimdi ne olacaktı?..

SİYAH BEYAZ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin