SİYAH BEYAZ AŞK

BENZİNLİK

Komiser: Rahatlayabilirsiniz, ceset Asude hanıma ait değil.
Murat: Allah'ım sana şükürler olsun.
Komiser: Çalışmalar devam ediyor. Bir gelişme olursa haber veririm. İyi akşamlar.
Murat: Teşekkürler.

Pınar: Ee ne oldu, çatlatmasana adamı?
Murat: Asude ile ilgisi yokmuş.
Oğuzhan: Dedim ben sana. Ohh be.
Murat: Benim İstanbul'a geri dönmem gerekiyor ama. Yeni albüm çalışmaları var.
Oğuzhan: Doğru ya. Benim de kuzenim gelecekti yurtdışından onu karşılamalıyım. Şimdi çıkalım mı yola lütfen. Yetişemezsem beni keser.
Pınar: Kız mı?
Oğuzhan: Evet, niye ki?
Pınar: Hiç. Çok laf eder diye.
Murat: Neyse, Oğuzhan haklı. Çıkalım şimdiden yola.
Pınar: Tamam ben de geleyim sizle.

Murat, Oğuzhan ve Pınar Asude'nin arkadaşı ile vedalaşıp Bursa'dan İstanbul'a doğru yola çıkarlar. Yoldayken Murat'ın telefonu çalar yine. Murat telefonu açar ve hoparlöre verir.
Murat: Alo.
Mustafa: Ne oldu, hala Merve ile bir araya gelmedin.
Murat: O burada değil ki. Ta Antalya'dan gelecek. Onu bekliyoruz.
Mustafa: Anladım, beni sakın kandırmaya kalkma. Yoksa Asude öteki tarafa göçmek zorunda kalır ona göre.
Murat: Ona sakın zarar vereyim d-- Kapattı adam.
Pınar: Şuna adam deme, insan bile değil o öküz.
Oğuzhan: Ağır konuşmasak?
Pınar: Neyse tamam.
Oğuzhan: İyi kıvırdın kanka. Nasıl geldi aklına Antalya'dan gelecek demek. Zaman kazandık böylece.
Murat: Tabi Ogi. Neyse yolumuz uzun. Haydi dinlenin. Umarım polis çarçabuk bulur.
Oğuzhan-Pınar: Umarız.
***
Mustafa: Ee nasılsın Asude. Murat ile Merve'nin haberlerini duymadık. Cevap vermedin. Aa doğru ya, ağzında bant var. (kahkaha atar, sonra da Asude'nin ağzını açar)
Asude: Seni pislik, Murat benden vazgeçmez bunu anlamadın mı?!
Mustafa (Asude'ye tokat atar) : Kapa çeneni, onunla asla bir araya gelmeyeceksin.
Mustafa'nın Asude'yi kaçırdığı yer boş bir arsada eski bir kulübe idi. Asude'nin ağzının kenarından kan sızıyordu ama buna aldırmadı ve uyuma numarası yaptı. Mustafa bunun üzerine bir süre sonra dışarı çıktı. Asude bu fırsattan istifade ederek iplerden kurtuldu. Ve gizlice dışarı çıktı. Mustafa kulübenin önündeki ağacın altında uyuyordu. Asude ise ses çıkarmadan kaçmaya başladı. Biraz uzaklaşınca ileride gördüğü yola doğru koştu. Yola çıktı ancak tek bir araba bile geçmiyordu. Koşmaya devam etti. Çok yorulmuştu bir süre sonra. "Hadi biraz daha dayan, mutlaka kurtulacaksın zamanı değil şimdi dinlenmenin" diye içinden geçirip koştu. İleride bir benzinlik gördü. Benzinliğe doğru ilerledi.
O sırada Murat'ın sürdüğü araç bu benzinliğe girdi.
Oğuzhan: Ben yiyecek bir şeyler alayım.
Murat: Tamam ben de benzini doldurtayım.
Pınar: Ben arabada beklesem daha iyi olacak.

Oğuzhan benzinlikte bulunan markete girer. Bir şeyler alıp kasaya geçer. Asude hızlıca içeri girip "Lütfen bana yardım edin" der...