Murat karşısında duran kişiye baktı...
***
Karşısında duran kişi Merve Boluğur idi. Elinde de bileklik vardı. Murat dikildi ve ona baktı. Merve de ona bakıyordu. Uzun bir süre böyle bakıştılar. Murat ona sinirliydi. Söylediği o büyük yalandan sonra onunla hiç görüşmemişti. Ama Merve'nin gözlerinden okunuyordu pişmanlığı ama neye yarardı?! Murat bu sessizliği bozdu.Murat: Merve.!
Merve: Bu bileklik Asude'nin mi?
Murat: Seni ilgilendirmez ver onu.. Merve: Al yemedik ya..
Murat: Konuşma!
Murat bilekliği alıp arabasına doğru ilerlemeye başladı.
Merve: Nereye?
Murat: Arabama.
Merve de Murat'ın arkasından gitti. Kolundan tutup kendine çevirdi.
Murat: Ne?!
Merve: Beni bi dinler misin?
Murat: Seni dinlemem için bir geçmişimiz olmalı.
Merve: Yok mu?
Murat: Sen bizim tüm geçmişimizi tek bir yalan ile harcadın! Hayatımı da harcadın! Zamanımı da, mutluluğumu da!!!
Merve: Murat dur, lütfen özür dilerim.
Murat: Özrün ne kazandıracak? Hiçbir şey..
Merve: Ama..
Murat: Merve sen benim gözümde iyi birisin eğer ısrar etmeye devam edersen bir yalancı olarak kalacaksın! Senin yerinde olsam susarım..
Merve: Murat yapma lütfen, seni sevdiğim için oldu, lütfen özür dilerim. Affettiğini bilsem yeter. Hı?
Murat: Sen iyi biriydin ama herşey bitti. Merak etme affettim seni ama hala çok kırgın ve kızgınım sana! Bırak peşimi!
Merve: Murat!Murat hızla arabasına bindi. Ve yola çıktı.
Bir süre sonra hastaneye vardı. Koşa koşa yoğun bakım ünitesinin önüne geldi. Camdan Asude'ye baktı. Sonra elini açıp bilekliğe baktı. Gözleri doldu. O sırada hemşire çıktı. Murat hemşireye döndü.Murat: Pardon?
Hemşire: Buyrun..
Murat: O-onu görebilir miyim lütfen..
Hemşire: Tabi. Ancak Asude hanımın sağlığı ve sizin sağlığınız için fazla durmayın!
Murat: Tamam. Sadece 5 dk.
Hemşire: Buyrun girin.Murat yoğun bakım odasına girdi yavaş adımlarla.
(buradan itibaren yukarıdaki medyada bulunan şarkıyı dinleyerek okumanızı öneririm)Gözleri dolmaya başladı yine. Asude'ye baktı. Asude uyuyordu. Yavaş yavaş yaklaştıkça avucundaki bilekliği daha da sıktı. Sesi titriyordu..
Murat: Asude.... Ne desem ki... Söylenecek söz bitti... Yoruldum... Seni böyle görmek... O kadar zor ki... Ağlamak istiyorum sanki... Gözlerim doluyor ama... Ağlayamıyorum... Seni böyle izlemek istemiyorum... Bu şekilde değil!.. Ruhum feryat figan... (yutkunur)
-Ne yaparsam olmuyor... Olmuyor eskisi gibi... Güldürmüyor... Ağlatmıyor... Kimse senin gibi...-
Çünkü... Çünkü sen benim herşeyimsin... Olmuyor... Yapamıyorum... (derin bir nefes alır) Beni böyle bırakma... Ben... Ben sensiz bir bütün olamam... Ben seni o kadar seviyorum ki... Hayatımda ilk defa doğru bir şey yapıyorum sanki... Kendime geldim... Sayende... Ama kendimi de kaybettim... Senle... Gözlerine baktığımda... Zaman duruyor ve ben gözlerinin derinliklerinde kayboluyorum... Offf... Ne yaparsam yapayım güçlü olamıyorum... Seni böyle... Böyle görmek...
Asude... Ne olur uyan... Uyan da kalk gel yanıma... Gözlerinden saklansam yine.......
Yine... Her şey değişecek... Umarım...Murat arkasını döndü. Ve yavaşça odadan çıktı. Karşısında Oğuzhan vardı. Murat daha fazla dayanamadı ve Oğuzhan'a sarıldı...
***
Aradan 4 gün geçti. Asude hala yoğun bakımdaydı. Murat ise sürekli hastanedeydi. Elif kalmak istese de Murat buna izin vermiyordu. Murat'ın kardeşi Uğur kalıyordu abisinin yanında hastanede, o da bazen..
***
Murat'ın bugün küçük bir programı vardı. Ne kadar iptal etmek istese de kimse izin vermedi. Kafasını dağıtması gerekiyordu. Murat odasında hazırlandı. Komidinin üstünde duran bilekliği aldı ve yine avucunun içine koydu ve çıktı. Bir AVM'de hayranları ile buluşacaktı.AVM'ye geldi. Berk kuliste onu bekliyordu. Kulise girdi.
Berk: Bu ne hal patron ya?!
Murat: Offf... Boşver ya... Umrumda değil hiçbir şey...
Berk: Peki.. Şey hadi program başlamak üzere..
Murat: Tamam.
Berk: Hangi şarkıyı söyleyeceksin? Sürpriz dedin bize de söylemedin. Artık burada söyle de ayarlatalım.
Murat: Bir Pazar Kahvaltısı...
Berk: Ne?..Murat kulisten çıkıp programı yapacağı yere gider. Herkes onu beklemekteydi. Önce şarkı faslı vardı. Murat derin bir nefes aldı ve arkadan müzik başladı. Murat da şarkıyı (bir pazar kahvaltısı) söylemeye başladı.
Ne yaparsam, olmuyor
Olmuyor eskisi gibi
Güldürmüyor, ağlatmıyor
Kimse senin gibi...Şarkı biter. Herkes alkışlar onu. Murat biraz tuhaf hissetti kendini. Sonra arkasındaki masaya kuruldu. İmza süreci başladı. Sırayla hayranlarına imza veriyor ve fotoğraf çekiliyordu. Mutsuzdu. Bu süreç devam ederken imza için yanına gelen bir hayranı yaklaştı ona ve;
Hayranı: Üzülme.. Herşey düzelecek.
Diyince Murat dönüp ona baktı vee...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SİYAH BEYAZ AŞK
أدب الهواة-Senaryo Wattpad'den kaynaklanan sorun nedeniyle bölümlerdeki eksiklikler gideriliyor. Bazı bölümlerin sonunun yarım kalması bu yüzdendir. Anlayışınız için teşekkür ederiz... Dipnot: Hikayemiz henüz final yapmamıştır! Murat Dalkılıç Oğuzhan Koç (17...