SİYAH BEYAZ AŞK

SENİ SEVİYORUM

Öncelikle bugün 7 Ağustos olduğu için buradan Murat abimin (Murat Dalkılıç'ın) doğumgününü kutluyorum. Umarım sevdiklerinle beraber nice mutlu seneler geçirirsin abicm...

...
Asude, benzinliğe böyle girince Oğuzhan arkasını döndü.

Oğuzhan: Asuude!!
Asude: Oğuzhan?!
Oğuzhan: İyi misin canım?

O sırada Mustafa elinde tüfek ile benzinliğe girer. Bağırır ve havaya ateş açar.

Asude: Hayıırr!
Oğuzhan: Yürü gidelim, başını eğ.

Oğuzhan, Asude'yi kollayarak marketten çıkartıp arabaya götürür ama Mustafa Asude'yi görünce ateş eder ve Asude'yi omzundan vurur. Oğuzhan Asude'ye yardım ederek Pınar'ın yanına bindirir. Kendisi de öne biner.
Pınar: Asude, canım iyi misin!..
Murat: Asude mi!
Oğuzhan: Oğlum bırak Asude'yi, kız yaralı zaten. Mustafa peşimizde elinde tüfek var.
Mustafa: Yaktım çıranızı.!
Pınar: Murat bas gaza baasss!

Ve hızla benzinlikten çıkıp yola devam ederler. Murat yoldayken polise durumu ihbar eder. Sonra da tanıdığı doktor bir arkadaşını arayarak Asude'nin yaralı olduğunu söyler ve hazır olmalarını ister. Telefonla konuşmasını bitirir.

Murat (aynadan bakar) : İyi misin canım?
Pınar: Asude, kendine gel..
Oğuzhan: Kanka bayıldı. Kan kaybediyor. Hızlı sür.

Hastaneye gelirler. Asude sedye ile derhal ameliyata alınır. Murat, Oğuzhan ve Pınar beklemektedir. Birkaç saat sonra ameliyat biter ve Asude yoğun bakıma alınır.

Murat: Doktor bey?
Doktor: Merhaba Murat bey.
Murat: Merhaba??
Doktor: Asude hanım kurşunun omzuna isabet etmesinden dolayı şanslı. Kalbine de gelebilirdi. Neyse ki kurşunu aldık ve durumu gayet iyi. Ama ne olur ne olmaz bir iki gün yoğun bakımda kalması daha iyi olur.
Murat: Teşekkür ederim. Onu görmeme izin var mı, lütfen?
Doktor: Tabi. Ama şu anda kontrol yapılacak. Kontrol bittikten sonra görebilirsiniz.
Murat: Peki.

Murat, yoğun bakım ünitesinin önünde bekleyen Pınar ile Oğuzhan'ın yanına gelir.

Murat: İyiymiş durumu.
Pınar: Oh çok şükür.
Oğuzhan: Abi senin neyin var? Asude iyiymiş işte, ne bu suratın hali?
Murat: Bugün benim doğum günüm ve benim yaşadığım şu şeylere bir bak.
Oğuzhan: O telaşla ben bunu unutmuşum. Doğumgünün kutlu olsun abi.
Pınar: Aynen nice senelere...
Oğuzhan: Ama haklısın yani.
Doktor yoğun bakımdan çıkar.
Doktor: Girebilirsiniz Murat bey.
Murat: Tamam.

Murat, Asude'nin bulunduğu odaya girer. Asude'nin yanına yaklaşır, yere çömelir.
Murat: Ah be canım, durum tersine döndü. Dün sen benim yanımdaydın şimdi ise ben senin... Eğer o gün sana haksızmışsın gibi davranmasaydım bu durum böyle olmazdı.
Asude (gözlerini açar yavaşça ve kısık sesle) : Ken-di-ni suç-la-ma..!
Murat: Asudem...
Asude: Mu-ra-t'ım sana bi şey söy-le-ye-ce-ğim.
Murat: Evet??
Asude: Do-ğum gü-nü-nü ber-bat et-tim. Ö-zür di-le'-rim
Murat: Kabahatli benim, sen özür dileme. Seni seviyorum..
Asude: Ben - de ama hani a-ra-mız-da hiçbir - şey giz-li kal-ma-sın isti-yor-sun ya.
Murat: Evet?
Asude: Be-nim sa-na çok ö-nem-li bir şey söy-le-mem gerek.
Murat: Sonra söylersin yorma kendini şimdi.
Asude: Ol-sun. Anıl i-le il-gi-li.
Murat: Anıl mı?

O anda koşarak Anıl gelir, yoğun bakım ünitesinin önüne.
Anıl: Nerde o?
Oğuzhan: O kim?
Anıl: Murat tabiki.
Murat odadan çıkar ve;
Murat: Ne oldu Anıl?
Anıl: Şey...