Saflığın Gölgesinde -ASKIYA ALINDI-

- Bölüm 13 -

Multimedia - Azra Ay

Şarkı - Christina Aguilera - Hurt

Ada'nın dinlediği şarkı olarak düşünebilirsiniz.

ADA

Bardaki yerimi almış Azra'yla havadan sudan konuşuyorduk. Bu kız gerçekten çok akıllı ve mükemmel biriydi. Anlattıklarına göre birine ilgi duyuyor ama kabullenemiyor gibiydi. Çok saçma seviyorsan seviyorsundur. Emin değilim de ne demek? Ona tavsiye vermek isterdim ama bu konuda çok kötüyümdür, kendim iyisini yaparım ama karşımdakine akıl veremem, veremiyorum. Bu İngilizce bir cümleyi anlayıp da Türkçe'ye çevirememek gibi bir şeydi benim için. O yüzden konuyu değiştirerek şuan ki ana odaklandım. Asıl konuya.

" Koray gelmezse ne yapacağım? Hem baksana ortalıkta görünmüyor."

Umutsuz bir şekilde önümdeki içkiden bir yudum aldım. İçimi tamamen hüzün kaplamış durumdaydı. Bilmeden de olsa şuanda onun için buraya gelmiştim ya da getirilmiştim her neyse işte. Sonuç olarak onun içindi her şey her ne kadar aldatılmış olsam da hala seviyordum onu. Çünkü salağım ya da aşık. Aşık olmak tercihim.

" O kadar emin olma şuanda arkanda duruyor. "

" Ne! " can havliyle arkama döndüm. Yanında sadece erkek arkadaşları vardı ve hiçbir şey olamamış gibi gülüyordu. GÜLÜYORDU. GÜ-LÜ-YOR-DU. Hem de hiçbir şey olmamış gibi. Ben burada ne haldeyim çocuk ne yapıyor? Gülüyor. Dişlerinde maydanoz kalasıca.

" Aptal falan mısın sen? "

Azra beni tutup hemen önüme çevirmişti.

" Ne ya? Merak ettim ne yaptığını."

Haklıyım. İnsan merak ediyor yani.

" Kızım azıcık sert dur , cool ol. O ne öyle sünepe gibi."

Oflayarak içkimi içmeye devam ettim. Ne yaptığını delicesine merak ediyordum ama cool olmam lazımdı değil mi? Umurumda değil. Ne yaparsa yapsın. O artık benim için bir hiçti.

Ah kimi kandırıyorum? O benim için ne olursa olsun , ne yaparsa yapsın her zaman için her şeydi. Her şeyimdi. O benimdi. Kimseyle de paylaşmaya niyetim yoktu. Tamam şuan küs olabiliriz ama bu kısa sürerdi. Şimdilik umursamaz olmam gerekiyordu. O halde olurdum ben de. Ne kadar zor olabilir ki?

Bir , iki , üç , dört , beş , altı ...

Ay yok ben dayanamayacağım. Göz ucuyla baksam bir şey olmazdı bence. İçkimi yerine bırakıp Azra'ya baktım. Dalgın görünüyordu. Ne sorunu vardı bu kızın? Bize hiç yansıtmıyor. Neler olduğunu sonradan öğrenmeyi aklıma not ettim ve ana odaklandım.

Azra'nın dalgın olmasından istifade hemen arkama baktım ama Koray Bey yoktu. Kim bilir ne yapıyordur? Pislik. Hemen kendini başka kollara atmıştır. Erkek değil mi? Hepsi aynı.

Moralim bozulmuş şekilde barda çalan müziğe odaklandım.Duyduğum müzik sesi gülümsetmişti beni. Bu şarkı en sevdiğim şarkıydı. Ne olursa olsun , ne durumda olursam olayım her zaman için bu şarkı rahatlamamı sağlardı ki sanki şuanda buna ihtiyacım varmışçasına kulaklarımdaki yerini almıştı.

" Pardon, pardon. Bakar mısınız? "

Gelen tanıdık sesle dj kısmına baktım. Koray. Allah'ım ne olur iyi bir şeyler olsun ne olur. Buna çok ihtiyacım var.

" Sonunda. "

Azra'nın söylediğine gülümseyip Koray'a tekrar baktım. Ona baktığımda gülümsememi yüzümden silmiştim. Umursamaz olmalıydım değil mi?