BİRİNA DILEMIN

Bölüm -17

Medya:Botan Yiğitoğlu.

Narin bir zamanlar evi olan konağın kapısını misafir olarak aralamıştı. Omzuna astığı çantasının kulbuna parmaklarını dolamıştı .Parmaklarının ne kadar sıkı olduğunun farkında değildi. Buğulanan gözlerini avluda gezdiren genc kadının irislerine takılan ilk yer babasının vazgeçilmez yeri şark köşesi olmuştu. Konağın en gölge yerine kurdurmuştu Kürşad Ağa.

Yüzünde peydah olan tebessüm gözlerinde canlanan görüntülere karşılık olmuştu. Annesiyle babasının buradaki konuşmasını odasında iki göz iki çeşme dinlediği vakit daha dün gibi hatıralarındaydı.

"Narin?"

Karşısında şaşkın şaşkın bakan çenesi düşük görümcesiyle uğraşmak için ilk adımını atmıştı Narin.

"Ne bakıyorsun öyle ayran budalası gibi Toprak? "

Yukarı kalkan kaşların aniden çatılışını keyifle izledi Narin.

"Dua et hamileyim yoksa biliyorsun! "

Toprak'ın sözlerine kahkahayı basmıştı genc kadın .

"Yoksa ayran budalasını gösterirdin değil mi?"

Parmağını Toprak'a doğru alayla sallayan Narin devam etmişti.

"Karşında görümcen var Toprak xanım bilesin!"

Toprak ellerini belinin iki yanına yerleştirirken alayla karşısında ki genc kadına bakıyordu ki neşeli sesiyle kızına karşılığını veren Rojda xanım olmuştu.

"Unuttun herhalde keçamin karşında ki kocanın bacısıdır?"

Toprak kaynanasının sözleriyle Narin'e aldın mı cevabını bakışları atarken Narin çoktan annesinin yanına koşmuş pamuk ellerine öpücükler kondurmaya başlamıştı. Annesinin eline alanını yaslamış gözlerinden akıp giden gözyaşları bu anlara eşlik etmeye karar vermişti.

"Hoşgelmişsin keçamin!"

"Hoş buldum daye cok çok hosbuldum!"

Gözyaşlarıyla buğulanan okyanus mavisi harelerini konakta şöyle bir gezdiren Narin devam etmişti.

"Misafir olmakta varmış bu konağa ! Özlemisim yuvamı."

Kızının kolunu pamuk elleriyle sıvazlayan Rojda xanım yalandan kaş catmıştı.

"Ne misafiriymiş keçamin hem sen dersin yuvam diye!"

Anne kızın konuşmasının arasına dalan Toprak olmuştu.

"Hangimiz misafir olmadık ki yuvamıza Narin? Olamayıp evde kalanlar düşünsün anacım!"

Anne kız karşılarında dilbir - dilbir öten kadına kahkahalarıyla eşlik ederken Toprak sözlerine devam etmişti.

"Hem sen bana dua et ! Sayemde Yiğido konağına hanım oldun Narin. "

Konuşmasına neseli kahkahasıda karışmıştı Toprak'ın .

"Yoksa düşüncekler listesine adın büyük harflerle yazılacaktı ."