BÖLÜM ŞARKISI:SAHE BEDO- ÇAVREŞAMIN (kömür güzeline ithaf ediyorum !!)
Genç kadın kalçalarını yatağa yorgunlukla bırakmış, önünde boylu boyunca duran dolaba bakmaktaydı. Hani olur ya gözleriniz öylesine bir noktaya dalar , gözlerinizin gördüğü ile gördüğünüzü düşündüğünüz şeyler arasında dağlar olur. Işte genc kadın tam olarak o halde farklı diyarlara yelken açmıştı.
Karnının üzerinde kavuşturduğu elleri , limanına sığınma ihtiyacı duyduğu içindi. Ne zaman bir başına dört duvar arasında kalsa yüreği sancıyordu genc kadının.
Parmaklarının birbirine kenetlenmiş haline gözlerini kaydırmış, mavi hareleriyle parmak boğumlarını seyre dalmıştı.
"Nerelere gidersin Rojin ?"
Zerda xanımın sesiyle başını kaldıran genç kadın yüzüne yerleşen kırık bir tebessümle başını iki yana sallamıştı .
"Gidebilirmiyim ki Zerda Sultan? "
Zerda xanım Genç kadının yanına oturmuş, tıpkı onun gibi ellerini kucağında birleştirmişti. Tombul yanaklarının arasında kaybolan gözlerini daha da kısmış ince bir çizgi haline getirmişti adeta.
"Gidemeyiz keçkamin...gidemeyiz."
Nefesini iki dudağının arasına hapseden genc kadın , kısa bir süre sonra özgür bırakmıştı.
"Git deseler , gidebilir misin Keckamin?"
"Gönlüm burda kalırsa gitsem ne olur Zerda Sultan? Nasıl yaşarım o vakit!"
Genç kadının dizinde , tombul parmaklarını kaydıran Zerda xanım anlayışla başını sallamaktaydı.
"Gönül sevdiğini ister Rojin!"
Başını tombul kadının omzuna bırakan Genç kadın , gözlerini dolabın çaparlı motiflerinde gezdirmekteydi.
"Gönül ne çok şey istiyor Zerda xanım..."
"Gönül ister ki herşey ona işlesin keçkamin. O isteye dursun bir halt olmaz. Olsa olsa kendi yanar."
Başını rahatlaştırmak adına kıpırdatan Rojin, gözlerini sımsıkı yumarak gelmeye hazırlanan damlaları geri gönderme cabasındaydı.
"Peki ya senin Zerda xanım? Senin gönlün kendini yakmışmıydı?"
Sesli bir sekilde soluğunu dışarı vuran Zerda xanım, neşesini yitirmemiş kahkahasını genc kadına duyurmuştu.
"Hangimiz yanmadık keçkamin? "
Rojin dizinde duran pamuk eli, avuçları arasına almıştı. Kendisine anne şefkati veren kadına derin bir sevgi besliyordu genc kadın. Hoş bu konakta Zerda xanımın kendini sevdirmedigi tek bir fert dahi yoktu!
"Dinlemek istiyorum Zerda Sultan. Anlat bana !"
Başını , omzunda ki başa yaslayan Zerda Sultan genc kadına hayır dememişti.
"Amca oğluna gönlünü kaptırmış , amca oğlunu da teyze kızına kaptırmış bir gönül yaralısıyım kurban. Ne sen sor o yangını ne ben diyeyim!"
Gözleri buğulanmaya hazır genc kadın, sorularına dur demek istemiyordu.
"Nasıl sinene çektin böylesini? Gönül sevdiğini ister dedin de , giden beraberin de götürmedi mi seni Zerda xanım? "
Acılarını senelere gömmüş kadın, sorulan sorular karşısında tebessüm etmekten ötesini yapamıyordu. Göz yaşını senelerce kullanmıştı yangınını söndürmek adına. Daha fazlasına lüzum görmüyordu.
![](https://img.wattpad.com/cover/45875052-288-k178298.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
BİRİNA DILEMIN
Fiction généraleBir adam ve iki kadının hikayesidir. Acılarını omuzlamaya çalışan iki kadın , Ve iki kadın arasında kalan Botan Ağa'ya şahitlik edeceksiniz. Henüz aşkı tatmamış bir adam, Kocasına delilercesine aşık bir kadın, Berdel'e kurban edilmiş, evli...