Bölüm 23 -büyünün cevabı

137 14 4
                                    

Medyada Tan ' ın sekreteri yakışıklı Mirza Bey var ^_^

Arabadan inerek derin bir nefes aldım. Oksijenin akciğerlerime girmesini hissettim. Bu ferahlatmıştı.

Adımlarımı büyük ve hızlı atıyordum. Kapının önüne gelerek kapıyı çaldım.

Kapı saniyeler sonra açıldı.
Açan orta yaşlarda olan hizmetli kadın açtı ve arkasından Onur koşarak kapıya doğru geliyordu.

Hizmetli kenara çekilip başka bir odaya doğru gitti ve gözden kaybolmuştu.

Onur beni içeriye çekiştirerek.

"Tan ,buldum, sanırım, buldum!"

"Onur, neyi buldun, söylesene"

Bir o kadar nefes nefese konuşuyor bir o kadarda anlamsız sevinci yüzünde taşıyordu.

"Geç içeriye burada olmaz "
Beni odasına doğru çıkarttı. Önden odasına ilk o girdi ve kapının biraz uzağında duran koltuğa oturdu.

Eliyle işaret ederek oturmamı söyledi.
~~~~~~

Asya~

Ezra'yı uzun zamandır görmüyordum. Çok özlemişim uzun bir sohbet ettik bana Tan'ı sordu, nasıl tanıştığımızı ama ona bu büyü gibi şeyden hiç bahsetmedim herkesin duymasını istemiyorum.

Ezrayla sohbetimiz bittikten sonra ayrıldık ve ben eve yalnız yürüyerek gidiyordum.

Telefonum çaldı baktım Tan arıyor.

"Efendim Tan" sesim çok neşeli çıktığından eminim.

"Asya hemen bizim ofise gelebilir misin çok acil" sesi çok telaşlı çıkıyordu.

"Tamam da ne oluyor Tan?"

"Gel sana anlatırım hemen hadi çabuk"

"Peki" dedikten sonra telefonu kapattım. Hemen bir taxi çevirdim yoldan.

Geldiğimizde taxiciye parayı uzatıp hemen indim. Ofisin girişine girdim. Hızlı adımlarla yukarıya doğru çıktım Tanın odasının olduğu katta sekreter vardı ben odaya girmek isterken o beni durdurdu.

Sekreter çok yakışıklıydı benim bu ara şansım açıldı galiba karşıma hep yakışıklılar çıkıyordu.

Siyah, düz saçlıydı ve saçları önüne doğru serilmişti kakül gibi ama öyle hoş durmuşki onda gözlerimi ondan zor çektim ve gözleri biraz daha çekikti normal insanlara göre.

"Beni acele çağırdı Tan lütfen izin verinde içeriye gireyim"

"Randevunuz var mıydı? "

"Hayır ama zaten o beni çağırdı"

"Biraz bekleyin lütfen Tan beye sorayım" dedi ve telefonla kısa bir numara girdi.

"Tan bey bir bayan geldi adı...adınız ne?"bana dönerek sordu.

"Asya"

"Asya adında bir bayan..." daha lafını bitirmeden karşı taraftan Tan konuştu. Telefonla görüşmesi bitince bana döndü adı yakasında yazıyordu ve adı aynı kendisi gibi büyüleyiciydi.
^Mirza SAĞLAM^

"Buyrun sizi Tan bey bekliyor."

Birşey demeden içeriye resmen daldım kapıyıda tıklamadan girmiştim hem neden tıklayım hem haber veriyoruz geldik diye hem artık o benim sevgilim... :)

"Tan neler oluyor?"
İçerideki koltukta Onur oturuyordu demek o da buradaydı.

''Bu önemli haberi bulan Onur versin bence'' Onura doğru baktım.

''Asya belki biraz şaşıracaksın ama bulduğumuza sevineceğine eminim ama nedenini lütfen bana sorma çünkü bilmiyorum.''

''Onur şurada heyecandan öleceğim ne oluyor çabuk anlat!''

'' Peki sakin ol, hani size büyücü bir şey söylemişti...''

'' Evet''

''Hani ortak bir tanıdığınız size bu büyüyü yapmıştır demişti ya işte ben onu buldum.'' çok heyecanlandım ahhh...

''Peki kimmiş çabuk lütfen söyle''

''O kişi sizin sizin büyük anneleriniz.'' ne benim büyük annem ne alaka ya?

''Nasıl yani?''

''Yani şöyle çok önceden senin büyük annen babana uygun bir eş bulmuş ama senin baban istememiş ve dedende büyük annene karşı gelmiş. Büyük annenin babana bulduğu eş ise Tanı 'ın annesi imiş.''

''Peki neden büyük annem böyle bir şey istemiş?''

''Çünkü büyük annen Tanın anneannesiyle yakın arkadaşlarmış. Madem benim istediğim gelini kabul etmiyorlar bende sizin çocuklarınızı birleştiririm demiş ve o zaman bir büyü yapmış nasıl bir büyü onun hakkında hiç bir fikrim yok''


Ben şaşkınca söylediklerini dinliyor ve bir yandan da düşünüyordum. Çok karışık bir olay.

Tana baktım oda bana düşünceli bakışlarla bakıyordu.

''Görüyor musun benim dünya tatlısı, şeker büyük annemi?

Kırk yıl düşünsem bu aklıma bile gelmezdi. Peki Onur sen nereden buldun?

Biz ümidimizi kaybetmiştik bulamayız diye''

Onur yandan, çarpık bir gülümseme gönderdi bana ay çok tatlıydı.

''Ben bulurum bana güven. Ben Onur KARAMAN. Yani kara(siyah), man ise (adam). Ben siyah yani gizlenen herşeyin adamıyım'' derken kendini elleriyle gösteriyor böbürleniyordu.

''wow tam da soyadına uygunmuş. Tebrikler siyah adam bizi kurtardın.''

Ona kocaman samimi bir gülümse yolladım.

Tan da araya girdi.

''Ya kıskanıyorum az da beni sevin ya!''

''Oy sen kıskanır mıydın hiç?''

Yüzünü buruşturarak.

''Elbette bende insanım değil mi ama?''

''Peki peki seni de bir ara severiz''

Kaşlarını aşağı indirerek çattı.

''ya bir ara mı? Merak etme Onur biliyor'' Onur a bakışlarımı çevirdim. O onaylar biçiminde başını salladı.

'' Bak unutmuştum tebrikler bu büyünün bir sonucu galiba '' diyerek kahkaha attı.

Ardından Tan da güldü onlar gülünce bende güldüm hep beraber mutlu olmak anlatılamaz bir duygu.

Hepsinin yüzündeki o gülümseme dünyaya bedel. İyi ki onlar var.

Onur : ''Evet, önemli bir sorunu çözmüş olduk bunu kutlamaya ne dersiniz?''

Ben seslice bağırarak;

''Ben varım.''

Tan da ; '' bende''


Hep beraber bir arada ve mutlu bir gülümsememizle bir aradayız.......


Lütfen yorum ve voteleri biraz daha çoğaltalım.

Yoksa bölüm daha geç gelir...

Bir sonraki bölüm daha heyecanlı olacak.

Sekreterimiz Mirza beyi nasıl buldunuz??





Herşey O Sabah DeğiştiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin