Bölüm 25- ilk kar

129 11 8
                                    

Medyada Tan ve Asya

Şimdilik herşey çok güzel gidiyordu. Tabi şimdilik.  Hanş demiştim ya en mutlu olduğum zaman hep bir aksilik çıkar mutluluğum söner demiştim ya aynen çok doğru yine öyle oldu.

Tan la aramız bozulmadı korkmayın ama benim en mutlu olduğum zaman çok kısa sürdü.

Tan a artık öyle içten sarılamayacak mıyım?

Ne olduğunu sizlere söyleyeyim.

Evet, yine kız kılığımdan erkek kılığıma döndüm. Çok güzel değil mi!?!!?
#******♡¤☆☆☆

Evin kapısına geldim ayakkabılarımı giyip kapının kolundan tutup kapıyı açtım.  Açmamla  ağzımda bir karış açılmıştı ben nasıl daha önce fark edememiştim.

Her yer beyaza bürünmüştü. Kar öyle güzel yağıyordu ki yavaş ve lapa lapa ve çok yoğun bir şekilde huzur veriyordu.

Adım atıp yukarıya başımı kaldırdım. Yüzüme kar taneleri çarpıyordu.

Kore dizisinde şöyle diyordu onların inancına göre;
"Yılın ilk karı yağdığında bütün günahların af olacağına inanılır" Koreliler buna inanıyordu. Tabi böyle bir şey olacağına inanmıyorum. Bu onların inancı saygı duyuyorum.

Ellerimi cebime koyup yavaş adımlarla bu güzel anın tadını çıkararak yürüyordum. Arkama baktığımda bu büyük ayakkabıların yerde izlerini görüyordum.

Cebimde olan elim titredi, tlefonum çalıyordu elime alır almaz cevaplamıştım ama ilk önce ekranda Asya ismini görünce şaşırsamda sonradan hatırlamıştım. Ben Tan görünümlüydüm yine.

"Efendim Tancığım"

"Ooo böyle güzel bir ses bir moral duyunca mutlu oldum."

"Öyle mi aslında bir az önce pek de mutlu olduğum sayılmazdı ta ki yağan karı görünceye kadar"

"Çok güzel yağıyor değil mi?"

"Evet ama biz neden yine yer değiltirdik ki?"

"Bu iyiye işaretti hatırlarsan en sonunda ise kendi bedenlerimize kavuşacağız"

"Umarım"

"Nerdesin yanına gelmek istiyorum"

"Evden yeni çıktım ben gelmeliyim yanına sonuçta sen bir kızsın" deyince gülmeye başladım.

"İşte nefret ettiğim yönü bu erkek olarak seni korumak benim görevim ama yapamıyorum işte"

"Bende bundan pek hoşnut değilim. Beni sıcak kollarına alıp huzur ve güven vermeni seviyorum ama yapamıyorsun" dudağım kendiliğinden büzülmüştü.

Bir an sessizlik oldu ama sessizliği o bozdu.

"Az kaldı az daha dayanalım sana o güven ve huzuru sana tekrar vereceğim. "

Benim bir an yüzümde gülümseme olmuştu istemsizce de olsa bşr ümit işte umarum kısa süre sonra yeniden kendi bedenlerimizde oluruz.

"Ben şu senin evinin yakınındaki parktayım oraya gel o zaman"

"Peki tamam geliyorum bekle"

Ben de o sıra yerden bir miktar kar alıp küçük topcuk yaptım ama elimin ısısıyla kar erimeye başladı ve eldivenlerimi almadığımdan ellerim az üşümüştü aslında Asya bedeninde olsam daha da ellerim üşürdü ve bir kaç gün daha soğukda dursa elim, ellerimin sırtı çatlar ve kanardı ama bu olmadı ellerim hala sıcaklığını koruyordu.

Herşey O Sabah DeğiştiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin