Dün gece ablam bizde kaldı. Sabah kalktığımda oğluşumla güle oynaya kahvaltı ediyolardı teyze yeğen. Acaba Mehmet'i arasammı diye düşündüm sonuçta Doruk onunda oğlu yani benim için değil Doruk için diyorum. Neyse ariyim ya. Elime telefonu aldım ve onu aradım açtı.
Ben: Alo Mehmet Doruk'u görmeye gelmek istermisin ?
Mehmet: Hayır ne yazıkki gelemem halletmem gerek işlerim var.
Ben: Peki.
Dedim ve birşey demesine izin vermeden telefonu kapadım. O sırada gene gizli numaradan bir mesaj geldi. "Yakında gene benim olucaksın " Arya.
Of ne saçmalıyor bu her kimse ya düşüncesiyle telefonumu kapayıp markete gitmek için hazırlandım.
Ben: Ben markete gidiyorum abla
Ablam: Tamam canım
Ayakkabılarımı giydim ve sokağa çıktım. Sokakta yürüyordum en son duyduğum bir motor sesi ve sonrası... heryer karanlık...
&&&&&&&&&&&&&&&&&&
Uyandığımda hastanedeydim galiba. Işık suratımı yakıyordu. Mehmet, Doruk, ablam, annem, babam, Mehmet'in annesi ve babasının seslerini duydum. Uyandığımı farkedince herkes başıma toplandı.
Mehmet: Arya korkma sakin ol.
Ben: Sen sus. Çık git abla Doruk nerde ?
Ve Mehmet gitti.
Ablam: Arya ablacım Doruk çok korktu. Uyuyor şuan.
Ben: Uyanınca getir oğlumu bana abla tamammı ?
Ablam: Tamam ablacım.
Ben: Burada ne işim var ? Ne oldu ?
Ablam: Arya seninle birşey konuşmam lazım. Olaylar daha tam kesin değil. Sana pilakası ve şahısı belirli olmayan bir motor çarpmış. Kameraların çekmediği yerde olduğu için bulunamıyor,. Polisi çok sıkı çalıştırıyoruz.
Ben: Peki neyim var ?
Ablam: Birkaç yerinde dikiş ve yara. Fakat Arya ablacım seninle konuşmam gereken birşey var.
Ben: Efendim abla ? Ne oldu ?
Ablam: Sakin ol tamam mı ablacım.
Ben: Abla ne oldu söylesene ? Çatlatma insanı.
Ablam: Arya ablacım. Kazada bebek düşmüş.
O an boğazım düğümlendi. Söz ve kelimelerin tükendiği yer gibiydi. Canımdan bir parça kopmuştu. Tanıyamadan, sevemeden, öpemeden, koklayamadan kaybettim ben çocuğumu. Şimdi ağlamaktan başka yapabileceğim birşey yok. Ama bunun sorumlusunu bulucam. Ne pahasına olursa olsun bebeğimi benden koparanları bulucam ve bedelini ödeticem.
Ben: Abla Mehmet öğrendi mi ?
Ablam: Ne yazık ki evet.
Ben: Beni yanlız bırakın. Bi süre odama kimse gelmesin lütfen.
Ablam: Peki ablacım.
Dedi ve odadan çıktı. Ve gene gözlerim kararmaya başladı...