3 gün sonra;
O sabah kalktığımda kendimi orda bulmam bana çok garip ve saçma geldi. Korktum ve kaçtım. Sorumluluktan, geçmişimden, geleceğimden kaçtım. Henüz o uyuyorken üzerimi giydiğim gibi çıkıp gittim o evden. O gün de Hande'ye çok içtiğim için gittiğimiz otelde bana bir oda ayarladığını orda uyduğumu sabahta hemen geldiğim yalanını söyledim. Ve telefonum bozuldu diye yalan söyledim. Oysa bana ulaşamasın diye telefonumu kapamıştım. Ve 3 gündür ses seda yoktu. Bir yandan yalanım ortaya çıkmadığı için sevinsemde bir yandan da kırıldım ve bu durum insanı şüphelendiriyor. Daha fazla her an gelir korkusuyla yaşayamazdım. Telefonu elime aldım ve kilit tuşuna uzun bir süre basarak açtım. Açtığımda annem vs. Kişiler hariç kimse aramamıştı (Mehmet'i kastediyor) mesaj bile yoktu. Sinirden kızardığımı aynaya bakmadan farkedebiliyordum. Bende hemen onu aradım. Birkaç çalmadan sonra telefon açıldı ve açan kişi bir kadın sesiydi. Ve bu kadının sesi çok tanıdık gelmişti.
Ben: Alo yanlış numarayı aradım galiba kimsiniz ?
Derken kadın konuşmaya başladı ve bu Ebru'ydu hah doğru tahmin aramamasının sebebi belli oldu.Ebru: Alo Arya senmisin ?
Bu soru üstüne kendimi toparlayarak bir soluk aldım
Ben: Evet benim. Neyse görüşmek üzere.
Ebru: Arya dur kapama düşündüğün gibi değil cidden.
Ben: Birşey mi oldu ki bir düşünceye kapiliyim ?
Ebru: Arya ben bir kadınım farkındaysan tabiki şuan öfkelendiğini biliyorum. Neyse Arya ben doğurmak üzereyim doğuma sayılı günler kaldı seninle bu konu hakkında konuşmak istiyorduk.O an kalbime bir ok , beynime bir kurşun indi. Ebru ? Nasıl hamile olur ? Yoksa... Mehmet ? Hayır Arya kendine gel saçma sapan konuşma iç sesinle sussana bir sen iç ses sen dinlemek mecburiyetindesin. Beğenmiyorsan gidebilirsin iç sescim. Of neyse konu dağıtıldı iyice cevap ver şu kadına mal dış ses.
Ben: Ebru ?? Ne dediğinin farkındasındır umarım sen nasıl yani ?
Ebru: Bak Arya bu çok uzun hikaye telefonda anlatamam ama çocuk Mehmet'ten değil bilgine. Mehmet birkaç gün önce doğuma çok az kaldığı için Arda ve beni görmeye geldi ve telefonu burda unuttu mecburen acil bir durumdur diye açtım telefonunu. Bak konuşmamız lazım hatta hemen olabildiğince çabuk konuşup halletmek istiyorum bu mevzuyu. Bize gelebilirmisin iki saate? Tabi uygunsan ?
Ben: Sizin ev olmaz. Şansımıza Mehmet telefonunu almaya falan gelir görür olmaz. Zaten Doruk biraz huysuz bugün 2 saate anca çıkarım evden. Sana buluşucağımız kafenin konumunu mesaj olarak gönderirim az sonra.
Ebru: Tamam görüşürüz.
Ben: Görüşürüz.
Telefonu kapadım ve buluşucağımız kafenin konumunu mesaj olarak yolladım. Bence bu buluşmaya gitmemeliydim. Ama diyeceklerini de aşırı derecede merak ediyordum. Gidip gitmemek arasında kararsız kalmış iç ses gene başladı konuşmaya. Gerçekleri bilmemiz lazım öğrenmeye hakkımız var Arya diye. Of o an bende bir gaz bir cesaret direk banyoyaa girdim hazırlanmak için. Kısa ve güzel bir banyo ardından saçlarımı kuruttum. Giyindim hazırlandım oğlumu da hazırladım. Doruk 1 yaşında olmasına rağmen hala 7 aylık falan gibi görünüyor yaşıtlarına göre. Hala kucağımda geziyor. Bazıları kaç aylık falan diye soruyor. Doktor normal birşey olduğunu söyledi ama ne biliyim. Gerçi eşşek herif kadar bile olacak olsa da benim gözümde o doğumhaneyi çığlıklarıyla dolduran minicik yavru olarak kalır. Doruk ' un bebek arabasını da ayarladıktan sonra işlerim bitti ve Ebru ile buluşucağımız yere gitmek için bir taksi çağırdım. Vardığımızda Ebru da oraya varmıştı. Hızlı hareketlerle masaya oturarak Ebru'ya selam verdim.
Ebru: Arya nasılsın ?
Ben: Ebru bu fasılları geçsekte sadede gelsek Ebru olur mu ?
Ebru: TamamTam o sırada garson geldi ve siparişlerimizi verdik.
Ebru: Evet Arya uzun bir konuşma olucak. Anlatıcaklarımı tarafsız ve dikkatli dinle lütfen. Bundan bir buçuk yıl öncesi Mehmet ile aramda bir anlaşma evliliği vardı bunu sende biliyorsun. Mehmet'i sevdiğimi ve onunda beni sevdiğini düşündüm kısa bir zaman için. Ama öyle olamadı. Ve bir gün ortaklarının kızını gördüğünü ve ona içten içe aşık olduğunu öğrendim. Tabi ki bu süreç içerisinde ortaklarının ya da içten içe aşık olduğu kızın kim olduğunu bilmiyordum. O süreç içinde benimde sevdiğim hatta birliktelik içerisinde olduğum biri vardı. Derken bir gün Mehmet'in ailesi ve benim ailem çocuk istedi. Mehmet'e aşık değildim o da bana değildi benim aklım Arda'daydı . Bende bir yalan bulmak zorundaydım Mehmet'in inanabileceği bir yalan. Bu yalan doğurma ihtimalimin olmamasıydı. Bu yalanı düşünme süresi içinde seni buldum. Anneni, babanı onlarla olan bu durumunu. Ve sonunda öğrendim ki sen aşık olduğum adamın kuzenisin. Seni araştırdım ve buldum. Ertan'ı ikna ettim o da sana bu iş teklifinde bulundu. Bu oldukça güzel ve uygun bir plandı. Zorlu bir dönem ardından yavaş yavaş gerçek gün yüzüne çıkmaya başladı. Önce Arda ile olan ilişkim. Sonra ortaklık. Sonra hamile olanın ben değil sen olman. Sonunda ise bu. İşin içine bir pürüz takıldı. Hamile olmam. Bunu öğrenen Mehmet gerçeklerin peşini bırakmadı. Ve herşeyi öğrendi. Artık seninde öğrenme vaktin gelmişti. Ve öğrendin işte herşey bu. Senin hamile kalman. Herşey planlıydı. Herşey ben Arda ve Mehmet içindi. Ben ne diyceğimi bilemiyorum çok özür dilerim Arya herşey için
O an ne diyceğimi bilemedim. Hayatımın tamami ile değişmesinin sebebi bu kadar basit birşeymiydi ?
Öfkeden kuduruyordum. Ve bir anda bağırarak konuşmaya başladım.Ben: Sen kendini ne zannediyordun ha bir bana söylesene ? Ne yaptığını zannediyordun. Hayatımı berbat ettiniz hepinizden tiksiniyorum uzak durun benden artık.
Dedim ve masada ne var ne yok yere attım. O sırada Ebru bağırmaya başladı
Ebru: Arya sana birşey söylemem lazım
Ben: Ne var ne ?
Ebru: Suyum geldi sanırım doğuruyorum.
Ben: Ne ? Nasıl ? Hani vardı daha doğuma ? Ne yapıcam ? bekle sakin ol ambulansı ve Arda'yı arıycamDerken bir cümbüş Doruk ,ben, Ebru soluğu hastanede aldık. Hastanede bizi Mehmet ve Ebru karşıladı. Acaba Mehmet benden ne zamandır saklıyordu . Neyse şuan bunu düşünemezdim. Ve 2 saat ardından erken doğmuş tombicik bir kız çocuğu Dünya'ya geldi.