11.KİLİT

124 11 0
                                    



Iraz Varol'un hayatına artık resmen ayak basmıştım ve ben attığım bu Adımda karşıma neler çıkabileceğini daha bilmiyordum..
Bu karanlıkla baş edebilecek miydim bilmiyorum.. Aslında kendi Karanlığımı onunkiyle harmanlamak istiyorum ama beni her zaman kendi siyah ve beyazıma çeken bir şey oluyordu..
O, Iraz Varol.. Eşi benzeri olmayan adam Karşımda içkisini yudumlarken ben yanında oturmuş onun Karanlığı hakkındaki düşüncelerimi birbirine çarpıştırıyordum.
Oturduğumuz locada Yanımıza yaklaşan esmer bir kız gördüğümde Gözlerimi kırpıştırdım, Kızın boyu Iraz kadardı ve Vücudu benimkinden daha iyi olduğunu belli ediyordu.. Iraz'da onu fark etmiş gibiydi ama pek umursamıyordu. Kız oturduğumuz siyah koltukların tam karşısında durunca çatık kaşlarımla ne yapmaya çalıştığını çözmeye başladım..

''Iraz.. Buraya burdan bir kızla gelmemen ne kötü''
''Ne istiyorsun Rezan?''

Iraz saniyesinde cevap verdiği ve adını Rezan olduğunu öğrendiğim Kızın bana bakıp şaşırmasıyla kaşlarımın çatıklığı geçti..

''Yoksa o bu mu?''
Bu mu? Neyden bahsediyordu Allahaşkına bu kız?

''Kapa çeneni!''
Gerçekten burada oturmam ne kadar akıllıcaydı bilmiyorum ama benim şuan evde yatağıma uzanmış bir şekilde herkesin karnımın ağrısından bildiği ama içimden geldiği için ağlamam gerekiyordu..
Hangi akılla buraya girdiğimi bilmiyorum zaten, daha doğrusu Yanımdaki akıllının beni hangi akılla buraya getirdiğini bilmiyorum..

''Gidebilir miyiz artık?'' Dedim başımı ıraz'a doğru çevirirken, kız sanki ben hiç konuşmamışım gibi Yanıma yaklaştı ve elini uzattı.
''Ben Rezan, bura-''
Gözümün önündeki el Biranda çekilip yerine koluma yapışan el geldiğinde bağırmamak için kendimi zor tutum..
''Bu kadar yeter. Gidiyoruz!''

Gerçekten sesini nasıl bu kadar otoriter ve kendinden emin çıkarabiliyordu anlamıyordum.. Ben Aynanın karşısında denesem bile beceremezdim.
Kolumdaki elin beni tek hamlede ayağa kaldırması ve yürütmeye Başlaması birkaç saniye almıştı.
Arkamızda kalan kıza başımı çevirip baktım ama o alışkın değilmiş gibi benim kadar Şaşkın bir şekilde ikimize ve ne zaman kenetlendiğini benim bile bilmediğim ellerimize bakıyordu..
Önüme döndüğümde Iraz'a değilde kenetlenmiş ellerimize baktım, ortamdaki neredeyse herkes aynı şaşkınlıkla bize bakıyordu ama Iraz sanki Hiçbirini görmüyormuş gibi çıkışa ilerlemeye devam ediyordu..

Benim elimle bağımsız olan elini Kapıya koyup kapının hareketlenmesini ve boş apartman koridoruna çıkmamızı sağladı.
Hiç konuşmadan elimden tutmaya ve indiğimiz merdivenlerden yukarı çıkmamızı sağlıyordu.

Apartmanın dışına çıktığımızda içerideki gibi kulaklarımı tırmalayan müzik yerine sessizlik hakimdi boş sokağa..
Elini ellerimin arasından çekmesi birkaç saniyesini Aldı ve sinirle elimi bıraktığı eliyle alnını ovaladı.
''Kahretsin!'' Diye sinirli bir şekilde mırıldandı.

''Yanlış bir şey mi Yaptım?'' Diye korkakça sordum.
Ama bu sefer bana değildi kendineydi sanki siniri.
''Seni evine bırakayım'' deyip Arabasına doğru yürüdü, ilk başta dediğini algılayamadım ama daha sonra hızla arabaya doğru yürüdüm arabaya benden önce binip arabayı çalıştıracağı Sırada bende yanına yerleşip emniyet kemerimi bağladım. Iraz her zamanki gibi vitesi değiştirip hızlı boş sokaktan uzaklaşmaya başladı.
Ana yola çıkana kadar en az temin çıktığımız boş salak kadar sessizdi Arabanın içi..

''Kimdi o kız?''

''Beni tanımaktan vazgeçmelisin!''
Sinirliydi hemde çok bunu direksiyonu tutmuş Boğumlu ellerinden anlayabiliyordum..

''Daha sen kendini tanımazken ben seni nasıl tanıyabilirim'' dediğimde kaşları çatılmaktan ortasının kırıştığını gördüm.

''Beni tanımaktan vazgeçmelisin!'' Tekrarlayıp durduğu cümlede ne anlam çıkartmam gerektiğini bilmiyordum.

KARANLIĞIMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin