BENİM YÜZÜMDEN

299 102 42
                                    

SELAM HERKESE :) Arkadaşlar işlerim vardı daha erken bölüm atacaktım kusura bakmayın lütfen ve bakıyorum da okuyucularım gittikçe artıyor hepinize okuduğunuz için ve güzel yorumlarınız için teşekkür ederim arkadaşlar bundan sonraki bölümlerde  ithafı için mesaj atabilirsiniz yoksa aklıma gelmiyor :)

Bölümün birazı Miraydan . Multide de Caner var :)

Bölüm kısa diyenleriniz olabilir ama yarın internetsiz ortama gidiceğim için bir bölüm daha paylaşacağım yarın :)

İTHAFI : @pamukk500 yapıyorum :)

KEYİFLİ OKUMALAR SEVİLİYORSUNUZ :)....


MİRAY KOREL

Alarmın çalmasıyla çalar saatim arsızı duvara fırlattım . Evet çalar saatime arsız diyorum en güzel rüyalarımı uykumu bölen anca böyle bir arsız olur aslında arsız dememin sebebi ne kadar duvara atsam da kırılmamasıydı arsız işte kırılmıyor bir türlü bu saat annemin işiydi bilerek kırılmayan almış . İstemeyerek de olsa kalktım içim yine endişe vardı dünden beri Eylülü arıyordum ama ulaşamıyordum , evine de gitmemiş yine gizli yerinde olmalıydı ama yerini kimseye söylemediğim için gidemiyordum ama ilk defa annesine haber vermemişti Serkanın dönmesi hiç iyi olmadı bu kızın hali ne olacaktı hele de bu aralar daha da kötüydü .

Hemen yataktan doğruldum ve banyoya gitmek için kalktım . Dün geç uyuduğum için hala uykum vardı gözlerim kapandı kapanac..... Ahhhh kafam !!!! bu kapıyı buraya kim koydu Allahınızı severseniz .  'Kızım sen ayakta uyursan kapı ne yapsın salaklığın üzerinde yine sabah sabah' iç sesimle durumu anladım ama onun altında kalmam ben 'Sen sus kız cazgır vallahi alırım ayağımın altına' dedim ve kendi kendime sırıttım . Elimi yüzümü yıkadım aşağı indim kahvaltı hazırdı Allah Zehra sultan yine döktürmüş . Zehra sultan bizim yardımcımız yıllardır bizimle çalışıyor Aileden biriydi ve yemekleri muhteşem ötesi bu ve yine sevdiğim böreklerden yapmış Allahhh . Hemen çayımı dolduran Zehra Sultanın yanağına kocaman bir öpücük kondurdum .

'' Kızım yavaş çayı döküyordum'' dedi gülerek . Bende masaya oturup böreklere gömüldüm derken telefonuma mesaj geldiğine dair sesler geldi homurdanarak telefonu elime aldım hangi vicdansız böreklerimle arama girer derken Eylülünden mesaj geldiğini gördüm

KİMDEN:ŞEKER FABRİKAM

Miray merak etme iyiyim Derin hastahanede onun yanındayım telefonum kapalıydı görmedim . ne olmuştu ki Derine Eylül neden yanında Allahım umarım iyilerdim.Hemen ben de mesaj attım

KİME: ŞEKER FABRİKAM

Nee! hangi hastahane sen iyi misin ne oldu hemen geliyorum . dediğimde itira etmeden hastahanenin adresini attı . Hemen arabama atladım hızla hastahanenin olduğu yere sürdüm.

Hastahaneye yakın bir yerde dönecekken karşıma bir araba çıktı frene son anda basabildim ama galiba çarpmıştım . Arabadan indim  ve kazaya baktım aslında fazla bir şey yoktu hafif bir çarpışmaydı. Karşı arabadan biri indiğinde bana döndü ve

'' Kızım ne yapıyorsun ya dikkatli sürsene '' çocuk karşımda bana sinirle bakıyor ama ben tepki veremiyordum neden derseniz karşımda Caner Sağlam duruyor inanamıyorum ben şimdi Caner'e mi çarptım çocuk daldığımı anlayarak yanıma geldi. Allahım çok yakın duruyor nefes  kız neredesin  çabuk geellll . Caner elini gözümün iki yanında sallamaya başladı . 

'' Kızım hiç mi yakışıklı çocuk görmedin sen daldın gittin . Hem sen benim arabama nasıl çarparsın sizin gibilerine kim ehliyet veriyor Allah aşkına .'' 

Sana MecburumHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin