wedding

8.1K 179 107
                                    

Nefes alan herhangi bir şeyin, acıya tahammül sınırının çok ötesinde parlayan Harry'nin gözlerine baktı Lorrie.

"Bitti." dedi kabarık gelinliğinin pilelerini avuçlarında toplarken.

"Bittiğine inanmak istemiyorum."

Lorrie'nin gözleri Harry'nin ıslak gözlerinden, hayatı pahasına göğsüne bastırdığı defterine kaydı. Yılların yıprattığı, bu geceye kadar, kimsenin gözünün ucunun değmediği, zavallı defterine bakıp iç çekti.

"Söyleyebilecek hiçbir şeyim yok."

Güzelliğin son varoluşu olarak adlandırdığı adamın avuç içleri, kapağı yıpranmış deftere biraz daha sıkı sarıldı ve adam dudaklarını birbirine bastırdı.

"Bana aşıktın Lorrie. Bana aşıktın ve başka bir adamla evlendin. Buna hakkın yoktu."

"Sen şu defteri okuyana kadar..."

Derin bir nefes aldı. Kendi düğününde ortalıktan kaybolan bir gelin olarak, şu an yaptığı şey başlı başına yanlıştı. Bunun haricinde, asla anne olamayacaktı. Sırf bu yüzden çoktan baba olmuş bir adamla evlenmek, hayatı boyunca yaptığı belki en büyük hata olarak kalacaktı. Her şeyin ötesinde, en kötüsü de, yıllardır ona biriktirdiği, kemiklerinin her birine ilmek ilmek işlediği,  sanki kelimeleri tenine kazır gibi bir deftere satırlar boyu yazdığı sevgisiydi.

"Bilmiyordum. Sen bu lanet olası defteri bu gece bana verene kadar hiçbir şey bilmiyordum." diye isyan etti Harry dudaklarını birbirine bastırıp.

"Bilmemeliydin."

Dudaklarından kopan cümle, bir sesten öte, sadece nefesinin harflere dökülüşüydü.

"Doğru, doğru bilmemeliydim. Sana her baktığımda biraz daha sığmıyordun içime, biraz daha büyüyordu kalbim. Ben sana öyle güzel bakarken, senin bana bunları hissettiğini bilmemeliydim. Sen, sevebileceğim tek kadın olduğunu bildiğin her şeyden daha çok bilirken, ben duygularından habersiz, bana verdiğin değere ihanet ettiğimi düşünmeliydim."

Harry, sağ elinin işaret parmağıyla ikiye böldüğü defterin o sayfasını açtı.

"Yapma." dedi Lorrie son bir güçle.

"Bu akşam yine, gecenin sonunda yatağını ısıtacak kadını izledim yanında."

Daha önce defalarca kez okuduğu cümlelerini o adamın sesinden, koyu pembe dudaklarından dinlemek akciğerlerinden birini göğsünden kopardı.

"Ama bak sevgilim, yavaş yavaş başarıyoruz. Bir gün bitecek. Bir sabah uyandığında, yanındaki kadın sadece geceyi beraber geçirdiğin o göz alıcı modellerden biri olmayacak. Bir sabah uyandığında, yanında uyanan kadın, bir gün senin çocuğunu doğuracak. Sanki o an, kalbim bedenimi terk etmiyormuş gibi dinleyeceğim, o kadını eşin olarak kabul ettiğini söylediğin o cümleyi."

Ona yazdığı satırları dinlerken, göğsünden yükselen bir hıçkırıkla sarsıldı. Şu an bu karanlık sahilde olmamalıydı. Sırf Harry'nin onu burada bulacağını bilerek, düğününü yarıda bırakıp, buraya gelmemeliydi. Şu an düğününde olmalıydı, sarhoşluğunun tadını çıkararak evli bir kadın oluşunu kutlamalıydı. Hatta yeni eşinin küçük kızı Janine ile dans etmeliydi.

"Bir gün baba olacağın haberini duyduğumda dünyanın en mutlu kadını olacağım ve kulaklarımı koparmak isteyeceğim. Senin genlerini taşıyan bir bebeğin annesi olma hayalini kuran yirmi milyon kızdan farkım olmayacak. İç organlarım dahil, bütün varlığımla sevdiğim adamın, çok sevdiği o kadından bir çocuğu olacak. Tırnaklarımla, etimi kanatarak kutlayacağım baba oluşunu."

harry styles one shotsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin