Billy'i de evden aldıktan sonra hep birlikte Charlie'nin evinin yolunu tuttuk, eve yaklaştığımızda Jacob'un, babamın ve annemin burunlarının kırıştığını farkettim "Ne oldu ?" diye sordum çünkü ben yarı vampir de olsam onların yakaladığı kokuyu yakalayacak kadar keskin duyulara sahip değildim Jacob sanki beni bir şeyden koruyormuşçasına kolunu omzumun etrafına doladı "daha önceden tanıdığımız bi vampir kokusu aldık ama kim olduğu hakkında hiçbirimizin bir fikri yok sanırım..." diye açıkladı babamda onu başıyla onayladı, aklıma bikaç ay önceki kabuslarım ve Alice halamın görüsü gelince bi an irkildim ve Jacob'a biraz daha sokulup kafamı babamdan tarafa çevirdim "baba, Alice halam yeni şeyler görüyor mu ?" diye sordum, babam başını iki yana salladı "belirsizlik, karanlık... tıpkı Jacob haricinceki kurtlar işin içinde olduğu zamanlardaki gibi..." irkildim, Volturi asla kurtlarla iş birliği yapmazdı ve hiçbir kurt Volturi'yle hareket etmezdi fakat yinede içimden bir ses kurtlarla da alakalı bi durum olduğunu söylüyordu, ifademi sakin tutmaya çalışarak "peki baba, eğer Volturi gelecekse ve tahmin ettiğimiz şey için.. yanii.. bizim için geliyorlarsa bizi nasıl öğrenmiş olabilirler ? Bunu anlayamıyorum." babam dehşetle gözlerini açtı "daha önce hiç aklıma gelmemişti ama Aro benim düşüncelerimde gezinirken Jacob'un sana mühürlendiğini görmüş olmalı ve hepimiz biliyoruzki senin 7 yıl sonra büyüyeceğini biliyordu, zamanını bekliyordu." Jacob istemsizce gerildi, o hiçbir zaman gerilmezdi ama konu ben olduğumda herkesten daha çok gerilen o oluyordu, ben babama sıradaki sorumu yöneltemeden Billy atıldı "buda ne demek oluyor ?" babam sanki ihtiyacı varmış gibi derin bi nefes aldı "daha hiçbi şey belli değil Billy biz sadece ihtimaller üzerinde duruyoruz, emin ol bunuda halledeceğiz." Jacob babasının tekerlekli sandalyesini itmeyi bir saniyeliğine durdurdu ve güven verircesine omzunu sıktı "merak etme baba, her şey kontrolümüz altında..." "elbette..." diyerek babamı ve Jacob'u onayladı Billy "..yalnız bir gelişme olursa benide haberdar etmenizi istiyorum, bilmek istiyorum." diye ekledi Jacob babasının bu tavrına iç çekti bi an babamla birbirlerine baktıklarını gördüm sonra ikisi aynı anda "söz veriyorum, seninde haberin olacak her şeyden..." diyerek Billy'i rahatlatmayı başardılar. Asıl dikkatimi çeken şey annemin bütün bu Volturi muhabbeti esnasında hiç konuşmamış olmasıydı "anne, neden hiç konuşmuyorsun ?" diye sordum, ben anneme bu soruyu yöneltirken babam annemi biraz daha sarmalamıştı, annem başını bana çevirdi ve "yok bi şey tatlım, sadece kalkan konusunda hala iyi olup olmadığımı kontrol ediyordum." deyip gülümsedi, benim yüz ifademin donuklaştığını görünce "sadece denemek istedim Nessie, sonuçta ihtimaller üzerinde duruyoruz değil mi ?" diyerek beni rahatlatmaya çalıştı ama çabası pekte işe yaramadı doğrusu ve ortamda tek gergin olanında ben olmadığımı biliyordum, herkes ihtimaller yüzünden fazlasıyla gergindi, oysa yola çıkarken arabayla çıkmamamızın sebebi birlikte güzel bi yürüyüş yapmak istememizdi şimdi bi vampir kokusu bizi yeniden hayatımızın gerçeklerinin içine itmişti, destansı hayatım boyunca karşıma bu tür engeller devamlı çıkacaktı sonuçta ben bir peri masalının değil tam tersi korku hikayelerinin kahramanıydım...
Charlie'nin kapısına geldiğimizde durdum, derin bir nefes aldım ve yavaşça "Jake" diye fısıldadım, Jacob nazikçe alnımı öptükten sonra konuşmaya başladı "merak etme Nessie, Charlie bi sorun olduğunu anlamayacak sen bu konuda bebekken bile çok iyiydin..." benim sadece iç çekip ismini söylememden ne demek istediğimi anlamasına şaşırmamıştım, biz en başından beri inanılmaz bir uyum içerisindeydik, ben bebekken bile birbirimizi çok iyi tanıyorduk... Jacob'un sözleri beni rahatlatmıştı ona gülümsedim ve tekrar derin bir nefes alıp Charlie'nin evinin ziline bastım, Charlie'nin evin içindeki adımlarını duyabiliyordum, kapıya yaklaştığında bir nefes aldı ve kapının kolunu kavradı -her ne kadar tamamen vampir ve kurt adamlar kadar keskin duyularım olmasa da insanlardan çok daha keskindi duyularım- bir saniye sonra kapı açıldı, karşısında bizi görünce mutluluğunu gizleme ihtiyacı duymadı "hey çocuklar, neden geleceğinizi haber vermediniz ya da neden o kadar yolu yürüyerek geldiniz ?" dedi bana ve anneme aynı anda sarılırken "sürpriz yapalım dedik büyükbaba, ayrıca yürüyüş yapmayı seviyoruz biliyorsun."
"ah evet, biliyorum." diye mırıldandı, sonra beni baştan aşağı süzüp "yine büyümüşsün, Nessie..." dedi bakışlarında şaşkınlıktan en ufak bi eser yoktu, tam tersi hayranlıkla bakıyordu bu çok hoşuma gitti "sanırım artık büyümem yavaşlayacak büyükbaba" diye yanıtladım, yalan söylemiş olduğum için yüzümün hafifçe kızardığını hissettim, sonuçta büyümem yavaşlamayacaktı artık tamamen durmuştu. Sue'da gülümseyerek yanımıza geldi ve resmi bi şekilde bizi öptü "yemeği az önce yapmıştım tam zamanında geldiniz" deyip annemle babama özür dilermiş gibi bi ifadeyle baktı, Jacob'un kıs kıs güldüğünü duyabiliyordum, annem "ah harikasın Sue, teşekkürler." diye yalandan bir nezaket gösterisi yaptı, ben atladım "Seth ve Leah nerdeler ?" Sue gülümsedi "İnan bilmiyorum Nessie, bence Jacob'a sormalısın." diye yanıtladı, kafamı Jacob'a çevirdim Jacob mimikleriyle Charlie'yi işaret ederek "biraz dolanmak istediklerini söylediler." diye açıkladı durumu, neyi kastettiğini anlamıştım ortalığı gözetiyolardı, bunu nöbetleşe yapıyorlardı büyük ihtimalle gece nöbeti Quil ve Embry diğer küçük kurtlardan bikaçıyla devralacaklardı, küçük kurtlar diyorum çünkü Jacob'un sürüsünde olmalarına rağmen hala resmi olarak tanışmamıştım onlarla, aslında 'küçük kurtlar' demem mantık dışıydı çünkü onlar benden yıl olarak daha büyüklerdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyah Ay
FanfictionIsabella Marie Swan ve Edward Anthony Masen Cullen, kısaca Bella ve Edward... İkisinin aşk dolu hikayesini heyecanla ve merakla okuduk, sonuda çok güzel bitti fakat bir başrolümüz daha vardı seri boyunca en çok sevdiğim karakter ve seri boyunca en ç...