Ted (27.bölüm)

322 20 3
                                    

'O seste nerden geldi ? O.o' dedim kendi kendime etrafıma bakındım bi süre sonra birden yanımda oturan birini gördüm ölümlü annemdi görünce çığlığı bastım. Sarıldı. "Benden uzak dur lütfen " dedim konuşmuyodu sadece sarılıyodu uzak dur diye bağırıp onu üstümden itmeye çalışıyodum ama ellerim içinden geçiyodu. Avazım çıktığı kadar bağırıyodum kurtulmaya çalışıyodum ama olmuyodu gitmiyodu üstümden kapıdan biri girdi elinde kanlı bi bıçak diğer elimde markın kafası vardı babamız sandığımız adamdı onu görümce daha bi bağırdım. ağlamaya başlamıştım markın kafasını fırlatıp attı üstüme geliyodu saçımdan tuttu bi anda kımıldayamamaya başladım. Saçımdan tutup arkasından sürüklemeye başladı bi ormana geldik kuş sesleri falan etrafıma bakınmaya başladım sıska uzun ağaçlar baş döndüryodu birden yere çöktüm ayakta duramıyodum bi yandanda insanın ruhunu emiyordu sanki git gide güçsüzleşiyordum bi adam boynuma bıçağı dayadı o adamdı bıçağı bastırdı etime girmesiyle bıçağı yana çekmesi bir oldu o acıyı iliklerime kadar hissetmiştim annenize yapılanı bende size yaptım işte diye kahkaha attı çığlık atarak yataktan kalktım kapı yumruklanıyıodu kalkıp açtım açtığım gibi markın boynuna sarıldım kucağına aldı kendi odasına götürdü yatağına yatırdı yüzüme düşen saçlarımı çekti anlımdan öptü "herşey geçti prenses" dedi sarıldı uzun bi süre böyle kalkdık. Sonra oda yanıma yattı cenin pozisyonunu aldım oda aynısını yaptı arkadan bana sarıldı bütün gece böyle uyuduk. Mark'ın kollarında huzurlu bi şekilde uyumuştum.

"Yehooo" diye koşarak bizimkilerin yanına geldim bütün yemekhane bana bakıyordu. " ne bakıyonuz be ayımı oynuyo burda " diye tersledim hepsini sonra bizimkilerin yanına oturmadan masalarının başında dikilip " hadiyin be yeter bu kadar tıkındığınız kalkın bütün gün izinliymişiz " dedim ve abuk subuk hareketler yaptım. Hepsi kalktı odalarımıza çıkarken ne yapsak diye düşünüyoduk " av" dedim birden hepsi bana baktı " avlanalım " dedim herkesin suratınla olumlu bi ifade belirdi. " olur olur hadi hazırlanalım" dedim ve odalarımıza çıktık üstüme kan kırmızısı bi kazak altıma siyah bi kot giydim ayağımada kırmızı bi vans giydim saçlarımı kuyruk topladım. Siyah eldivenlerimide giydim ve hazırdım onlarda hazırdı hepimiz ormana gittik.

" ... sonra bi atlicaksın parçalicaksın falan o kanların fışkırması falan ımm.. şimdiden ağzım sulandı." Dedi simon hiçbirimiz onu dinlemiyoduk. Bi ceylan su kenarında su içiyodu ama çok tatlııı ben onu öldüremem kiii derken mark " saçmalama maria savaştada ayyy bu çok yakışıklı bunu öldüremem ki mi diceksin" dedi gözlerimi devirdim ve" kes sesini mark"
" kös kösönö mörk " diye taklidimi çıkarttı sonra gitti slk şy.
" evet çok yakışıklı olursa öldürmem soyları tükenmesin yazık az kaldılar zaten" dedim steve'in bi bakışı vardı varya keşke söylemeseydim oldum sonra mark " ben türümün devamını getiririm merak etme " dedi kendini beğenmiş " unutma zihnini okuyabiliyorum kardeşim" dedi 'bidaha nah sana düşüncelerimi okumak kalkanı kaldırırsam bidaha bende maria değilim' dedim içimden sonra saçımı savurup yürümeye devam ettim. Oda güldü geçti bu arada hepimiz dağıldık sanırım. Tek başıma koca ormanda akşam akşam dolaşıyodumki burnuma ıslak köpek kokuları doldu birden titretti beni bu iğrenç koku etrafıma bakındım. Kimse yoktu sessizce yürümeye başladım. Bi çıtırtı duydum duyunca durdum yine etrafıma bakındım ağaçların arasında bişey dolaşıyodu sliüti belli oluyodu. Flu bir görüntü olsada sanırım ... bu bi Kurt'tu. Ulama sesleriyle aklımdaki düşünceler kesinleşmişti birden fazla oldukları kesindi çünkü heryerdelermiş gibi bi his vardı içimde. Etrafıma bakınırken bi kayanın arkasından birden bi kurt üstüme fırladı diz çöküp ellerimle kalkan yapmakla yetindim bi süre sonra yavaşça ellerimi indirip gözlerimi açtım ve ağır ağır ayağa kalktım bi kurt hırlayarak bana bakıyodu diğeri yerden silkinerek kalkıyordu. Poposunu havaya dikti ve sinsi sinsi baktı. Gözlerine baktım. Bu bakışlar biryerden tanıdık geliyordu. Hayatımda hiç bi kurtla tanışmamıştım ama bu bakışlar birinden tanıdık geliyodu çözmeye çalışırcasına anlamlı anlamlı gözlerinin derinliklerine bakıyordum. Sanki beni tanıyormuşasına sevimli bi hal aldı sert bakışlar gitti yumuşak bakışlar geldi 4 ayağının üstüne oturdu kafasını hafif yana yatırıp kulaklarını indirdi olası şey değildi bi vampirle bi kurt nasıl iyi anlaşabilmişti. Birden kalkıp gitti ormana girdi bu tavırlarına anlam veremedim aradan 5 dakka falan geçmişti tam geri dönüyodum ki "Vampirella" diye sempatik bi ses duydum. Sesin geldiği yöne baktım o çocuktu. Ormanda gördüğüm çocuktu.

&geçmiş zaman&

Çocuk " meraba ben ted " dedi elini uzatarak gözleri parlıyordu eli titriyodu ooo sanırım birileri bana aşık oluyooo ıyy bu arada bu çocuk iğrenç kokuyo ve ben tipini şahsen beyenmedim mark bile daha yakışıklı bakın mark bike diyorum düşünün yani bende eli havada kalmasın diye elini sıktım ve " bende maria " dedim sonra yanındaki kız " bende amanda " dedi bende güldüm ilk başta ikisinede teşekkür ettim sonra biri bunlara yıkanmaları gerektiğini söylemeli ve o birileri ben olucam " şey amanda ikinizde ne zamandır yıkanmıyosunuz ? " dedim amanda kızgın kızgın baktı ve " sen ne zamandır yıkanmıyosun ? " dedi bende
" sen bize pismi demek istiyosun ? , bak kızım kaçsan iyi olur yoksa kafanda bir tel saç kalmicak " dedim sonra amanda o kahve rengi gözlerini sarıya çevirdi ve birden devasa bir kurda dönüştü . Mark " yoh a*ına " dedi ben
" noluyo lan " dedim ve marka döndüm fakat mark yanımda yoktu çoktan koşmaya başlamış bende çığlık atarak koştum peşimden gelmiyolardı oh çektim ve markın yanına gittim sonra yere oturduk ve vurdum marka mark ta " ah ne vuruyon be ! " dedi bende "sen niye beni beklemeden kaçıyosun ya beni yeselerdi ! " dedim markta " valla onu düşünerek bıraktım seni ama yine kurtuldun "

&şimdiki zaman&

Aklıma gelince gülmeden edemedim.
" selam ted" dedim şaşkın bi ifadeyle bana bakıyodu yoksa ben yanlış mı hatırlıyorum lan ??
" adımı hatırlaman şaşırttı doğrusu" dedi ohh yanlış hatırlamamışım eğer öyle bişey olsaydı yerin dibine girerdim. " niye hatırlamiyim canım" dedim " ablam pek güzel karşılamamıştı sizi "dedi ikimizde gülmeye başladık. Bi kayanın yanına gittik üstüne çıktık oturduk.




Baya sohbet etmiştik. Ayrılırken sarıldım ilk başta sarılmakta tereddüt etti ama ben sevecen bi şekilde sarılınca oda sarılmıştı belimi o kadar sahiplenircesine kavramıştıki omuzuma aldığım saçımı kokladığını işitebiliyodum. Yanağından öptüm oda öptü.

Steve'den

Kim lan bu şerefisiz benim olanı kendininmiş gibi sahipenmiş. Öldürürüm ben bunu.

kraliyet vampirleri 1Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin