Biraz geç geldi üzgünüm iyi okumalar
Sabah 07.00 da uyandık. Suga bile benim için o saate uyanmisti. Rahat birşeyler giydim ve kapının önüne gectim. Hepsine sarildim ve sanki vedalasiyor gibi hissettim. Sadece 2 günlüğüne bile olsa onlardan ayrı olmayı istemiyordum.
En son suga ya da sarildim.
-Umarim çok eglenirsin. Jimin sende ailene çok selam şöyle dikkatli gidin jia ya iyi bak.
Dedikten sonra evden çıktık.
Yolda konuşup şarkılara eşlik ettik. Buraya gelirken yolları izleyip aglamistim şimdi gülüp eğleniyorum. Yanımda ise jimin var ummadigim yerde yakalandigim aşk...
-Gerçekten ailenin yanına mi gidiceksin ?
- Ahh hayır onlar babamın işleri için Çin'e gitmişler.
Dedi ve devam ettik. Dışarıyı izlemeye devam ettim.
Yol çok hızlı geçmişti ve saate 18.15 olmuştu. Evin kapısını açtığımda kendimi kötü hissedim . Gerçekten evde annem olsun istedim. Ama yoktu. Omuzundaki sıcak elli hissettigimde irkildim. Dönüp jimine sarildim su an beni sadece bu iyi hissedirebilirdi.
Jiminle odama çıktık çantalarımızı koyduktan sonra mutfağa indik dolaba baktığımda hiçbirşey yoktu o yüzden dışarıdan söylemeye karar verdik. Yemeklerimizi beklerken televizyonun karşısındaki koltuğa uzandik ve mezuniyet için konuştuk. Yemeklerimiz gelmişti ve masaya hazırladık.
Yemeklerimizi yedikten sonra jimin duş almak için banyoya gitti. Bende masayı topladım. Ve odama gittim. Yatagimi açtım ve iki yastık koydum yatak bizim için biraz küçük olabilirdi ama idare etmemiz gerekirdi. Ben odadayken saçlarını havluyla kurtularak odaya geldi.
-aynı yatak da...
-evet istersen ben annemin odasına gecebilirim.
-hayır tabiki de hemen uyuyalim benim için zor bir gece olucak
Dediklerini çok fazla anlamazsada jimini odada bırakıp banyo ya gittim ve dus aldım. Içimde bir kıpırtı vardı. Ilk defa onunla aynı yatakta uyuyacak olmanın verdiği...
Duş aldıktan sonra odaya gittim ama yoktu. Aşağıya indiğimde koltuk da oturuyordu. Yanına oturdum ve başımı omzuna yasladim.
-uykum var mi ?
-biraz
-hadi odaya gidelim dedi ve elini belime dolayip odaya cikakmam yardim etti.
Ben duvar kenarına jiminde yanıma uzandı. Yüzüme düşen saclarimi kulağının arkasına attı.
-bizi rahatsız edecek birinin olmaması...
-keşke daha uzun süre burda kalabilsek
Ikimizde kipirdaniyorduk. Yatak iki kişi için fazla küçüktü. Bir hamleyle beni üstüne aldı
-böyle uyursak daha rahat olur.
Hiçbirşey diyemedim. Fazlasıyla utanmistim. Dirseklerimi basının iki yanına gelicek sekilde yasladim ve yaklastim.
Dudaklarıyla birleştiğinde nefes duzenim değişiyordu. Kalbimin ritmide...
Bu sefer onu iştahla öpen ben olmuştum. Artık ona dokundugumda daha fazla benim olduğunu hissediyordum. Jimin fazla sertlesmisti. Bunu bilerek kendimi daha cok bastirdim. Kalın dudaklarını ısırıp emiyordum. Ellerini belime koyup beni üstünde daha rahat hareket etmem için yönlendiriyordu. Inlemelerimi durduramiyordum. Suan icimde olmasını isterdim ama tek hamlede beni ters çevirdi ve altına aldı.
-yarın için enerji toplaman gerek şimdi uyumalisin
nefesi duzensizdi ve terketmiş anlı onu daha cok arzulamami sağlıyordu.
- ama uykum yok. Deyip bir daha öpmek için hamle yaptığımda geri çekildi.
-su an senin kadar bende istiyorum jia zor durumdayım ama lütfen yarin için sabret
-o zaman beni bu kadar hevesli bulamazsın.
-Ahh lütfen böyle yapma senin için
-iyi geceler
Deyip uymak için arkamı döndüm. Neden böyle demişti oysa o da istiyor saniyiyordum. Tekrar kafasını boynuma koyup öptü.
- korunmuyoruz bile jia lutfen boyle yapma yarin icin bekle seni tatmin edicegim
deyip sarildi. Haklıydı da böyle sert cikmamam gerekirdi. Ona doğru dönüp yanağına iyi geceler opucugumu bıraktıktan sonra sıkıca sarılıp gözlerimi kapadim.
Seni seviyorum düşünceli park jimin
