Sabah uyandığımda akşamdan baş ucuma koyduğum post-it'i gördüm. İlk başta bunun ne olduğunu anımsayamayıp başka bir gizli not zannettim. Ama sonra okuyunca bunun, benim akşamdan yazdığım not olduğunu anladım. Üstünde ' Enerji Projesi İrem ve Yasemin'le buluş ' yazıyordu. Canım istemesede banyoya girdim. Duş aldıktan sonra üstüme beyaz iç çamaşırlarımı giyip saçlarımı taradım ve kuruttum. Sonra dolabın karşısına geçtim ve yarım kollu
siyah-duman arası bir t-shirt'le siyah bir jean giydim. Alt kata indim ve ayağıma ayakkabılarımı geçirip dün aldığımız ceketi elime aldım. Telefonumu ve bir miktar parayı da yanıma aldıktan sonra evden çıkıp kapıyı kilitledim. Ceketi üstüme geçirdim ve buluşmak için anlaştığımız kafeye doğru yürümeye başladım. Bir kaç gündür ( aslında yaklaşık bir haftadır ) ne adamı ne de arabayı görmüştüm. Meraklanıyordum. Tanımadığım adamın ( adamların ) başına bir şey mi geldi diye merak ediyordum. Sanırım hafiften sıyırmaya başlamıştım. Sonunda kafeye geldim. İlk ben gelmiştim. Pazar günü olduğu için trafik çoktu o yüzden gecikmeleri normaldi sanırım. Kahvemi alıp oturduğum sırada İrem içeri girdi. Üstünde mor bir etek ve güzel bir yarım bel t-shirt vardı. Her zaman şık giyinirdi. Ben ise şıkın aksine daha cool görünmeye çalışırdım. Böyle seviyordum. O yüzden gardrobum siyah, beyaz ve gri renkleriyle dolup taşıyordu. Bütün ayakkabılarım ( basketbol için olanlar dışında ) siyah veya lacivert ve çoğunlukla bilekli spor ayakkabılardan ibaretti. Bir kaç tane de deri veya siyah Converse vardı. Ayağa kalkıp onu karşıladım ve
" Her zaman ki gibi çok şık olmuşsun, " diyip gülümsedim. O da teşekkür edip nasıl olduğumu sordu. Her zamankinin aksine inanılmaz bir şekilde iyi hissediyordum. " İyiyim. " diye karşılık verdim. Ne içmek istediğini öğrenip sıraya girdim.
Elimde buzlu Latteyle dönerken Yasemin içeri girdi. Kıvırcık kahverengi saçlarını sol tarafına atmıştı. Siyah bir tayt ve beyaz bir t-shirt giymişti. Sade ama bir o kadar da şıktı. O da yanımıza geldiğinde konuya girmem gerektiğini anımsadım ve " Fikirleriniz nedir? " diye sordum. Başta ne dediğimi anlamamış gibi baktılar ama sonra düşüncelerini ortaya atmaya başladılar. İrem plastiği tekrar hammaddesine olan petrole dönüştürüp doğalgaz üretmeyi düşünmüştü. Yasemin ise güneş enerjisiyle çalışan pil yapmayı önermişti. Bir süre sonra ikisi de bana bakmaya başladılar. Fakat benim aklıma bir şey gelmiyordu. Beynim resim gibi başka şeylerle meşguldü. Adamlar bugün aklıma bile gelmemişti. En sonunda beynimi biraz zorladım ve rüzgarla çalışan araba yapmayı öne sürdüm. Bu fikri biraz tuhaf bulsalar bile bozuntuya vermediler. En sonunda Yasemin'in güneş enerjisiyle çalışan pil projesinde karar kıldık. Görev dağılımını yaptık. Ben, güneş panellerini getirmeye söz verdim. Aynı zamanda güneş paneli ve pil arasındaki enerji iletimini sağlayacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İsimsiz Aşk
ChickLit" Git! " diye bağırdım karşımdaki çocuğa. Bağırmaya çalıştım belki de. Sesim o kadar güçsüz çıkmıştı ki, daha çok ölüyor gibiydim. Gözlerine son bir defa baktım. Beni kandıran, yalan söyleyen gözlere. Kendi zindanında yaşarken, benim hayatımı da hat...