Merhaba arkadaşlar. Biliyorsunuz zaten lafı uzatmaya gerek duymuyorum: Bölümün adı "Okulda havalı gözükmenin 10 yolu". Size seçenek sundum sizde beş şıkkın arasından bunu seçtiniz. Bence bu adil bir seçim oldu. Bu yüzden bunu devam ettirme kararı aldım. Bölümlerin sonunda size iki seçenek sunacağım ve bölümü ona göre hazırlayacağım. Tabii istisnalar olabilir. Benim seçimlerimi beğenmeyebilirsiniz. O zaman yine sizin dediklerinizden çoğunluk hangisiyse o konuda yazarım. Anlaştık mı? Umarım herkes bu karardan memnun kalır :)
Herneyse başlayalım.
Öncelikle şunu söylemek istiyorum: diğer tavsiye kitaplarına baktım ve çoğunluğunun giyim kuşam hakkında bir şeyler zırvaladığını gördüm. Ben bu şekilde bahsetmeyeceğim çünkü en başından beri şöyle düşünüyorum: bence her insanın zevki farklıdır. Ben şimdi size havalı gözükün diye giysi önerisinde bulunmaya kalkışsam elbette kendi tarzımı sunarım değil mi? Bence bu tür kişisel şeylere girmeye hiç gerek yok. Ben direk insan davranışları gibi yüzeysel şeylerden bahsedeceğim. Yine psikolojik yapıyla ilgili yani.
Daha etkili olacağını düşündüğüm için bu şekilde anlatacağım. Beğenmeyen olursa diğer kitaplardan okusunlar, sorun değil.
Haydi başlayalım.1) ZEKİ GÖZÜKÜN. Benim bu konuya baya ilgim var :D Hep gezip tozmak aynı zamanda da yüksek notlar almak istemişimdir. Ben bunu bir türlü beceremedim. Nasıl yapacağımı fark ettiğimde de geç kaldım çünkü çoktan inek damgası yemiştim :D Bir düşünün: mesela bir erkek, hadi yakışıklı olsun, hem istediği vakit istediğini yapıyor hemde yazılılarından yüksek not alıyor. Ayrıca aldığı yüksek notlardan övünmüyor ve kopya çekecek biri de değil. Bu onu havalı yapmaz mı? Ayrıca bu onun zeki olduğunu kanıtı değil midir? İşte olay bu kadar basit. Okulda serbest davranın, eve gidince doğru çalışma taktikleri ile çalışarak yazılıda yüksek not alın (Ki bu "düzgün çalışma taktikleri" ni diğer bölüm konusu olarak size sunacağım). Notlarnızla övünmeyin. Kopya çekmediğinize inanmaları için de: (ki umarım çekmiyorsunuzdur) ikinci sınav vakti büyük ihtimalle sizden kopya isteyenler olacaktır. Asla taviz vermeyin ve kopya çekmediğinizi de belirtin. Sonra oturun bekleyin, sınıf içinde ne kadar konuşulduğunuzu ve bir süre sonra da bu konuşmaların sınıf dışına nasıl taştığını izleyin. Artık zeki ve havalısınız. :)
2) ARKADAŞ ÇEVRENİZİ İYİ BELİRLEYİN. Bu zamana kadar hep havalı arkadaşların sizi yükselteceğini düşünmüş olabilirsiniz ama bir çok şey gibi bu da günümüzde sıkça yapılan hatalardan biri. İyi, ahlaklı, tertipli bir arkadaş çevresi sizi insanlara güvenilir biri olarak gösterir. Ve ayrıca hocalar tarafından da iyi karşılaşırsınız.
Bir başka nokta: Ne kadar çok tanınırsanız o kadar çok bilinirsiniz. İnsanlarla iletişim kurmaktan geri kalmayın. Arkadaş olmasanız bile merhabalaşın, hiç yoktan adınızı bilsinler (Bu konu için önceden paylaştığım "Arkadaş edinmenin kolay yolları" adlı bölüme bakabilirsiniz). Bir ortama girdiğinizde yeni tanınan değil, çoktan tanınmış iyi bir insan olun. Ve hiç bir zaman gençlerin tabiriyle "popüler" olmakla övünmeyin, çünkü tıpkı yüksek not alınca övünmek gibi bu da itici gözükmenize sebep olur. Ki hiçbirimiz itici biri olarak gözükmek istemeyiz.
Artık sevilen, güvenilen ve havalı olarak bilinen birisiniz :D
3) EZİLMEYİN, EZDİRMEYİN. Belki de bu sorunu birçoğumuz yaşıyoruz: birileri tarafından küçük görülmek ezilmek... Bunun yaşanmaması için ya da bundan kolay kurtulabilmek için kısa bir yol var: İnsanlara dediğinizi yaptırın. Tabii bundan kastım otorite kurmak değil. Hiçbir şeyde aşırıya gitmek uygun olmaz elbette.
İlk önce karşınızdaki kişiden "Hayır" cevabı alacağınız bir şey isteyin. İsteyeceğiniz şey kesinlikle hayır cevabını alacağınız bir şey olsun. Daha sonra yine aynı kişiden yapmasını istediğiniz bir şeyi isteyin. Bu karşınızdaki kişinin yumuşamasına sebep olacaktır. Yani: ilk istediğiniz şey yapamayacağı bir şey fakat ikinci istediğiniz şey ilkine nazaran yapabileceği bir şey olduğu için ikincisi zor bir şey olsa da kabul edecektir -çoğunlukla-. Bu yönteme "manipüle etmek" denir. Zeki insanlar dahil bir çok psikolog bu yöntemi uygular. Sizde uygulayarak üstünlük kurabilirsiniz.
4) ADINIZI DUYURUN. 2. kısımda bundan biraz bahsettim ama olsun :D Özellikle liseye yeni başlamışken ve önünüzde uzun yıllar varken "sınıf temsilciliği", "okul temsilciliği" gibi faaliyetlere katılabilir, adınızdan söz ettirebilirsiniz. Biraz göz önünde bulunmaktan zarar gelmez. Eğer "Bunlar bana fazla," diyorsanız kulüp ya da sınıf başkanı da olabilirsiniz. Daha bir çok etkinlik var. Her lisede olmuyor ama ERASMUS gibi projeler var, onlara katılabilirsiniz. TÜBİTAK yarışmalarına girebilirsiniz, derece alırsanız da hem okulda tanınma açısından hem de üniversiteye hazırlık açısından sizin için faydalı olur (Bu sene TÜBİTAK yarışmasına gireceğim. Bunun hakkında da bir şeyler yazmak istiyorum. Bu da burada not olarak kalsın :D).5) SAÇ BAKIMINIZA DİKKAT EDİN. Bildiğiniz üzere saç bakımında en önemli etken şampuandır. Şampuanınızı iyi seçmeniz lazım. Benim tercihimi sorarsanız, bitkisel şampuanlar en iyisi. Alacağınız şampuanı kendiniz seçin. Bilmelisiniz ki en çok satan en iyisi değildir. Bu konuda iyi bir araştırma yapmanızı öneririm.
Saç dibindeki ölü hücreler için: Bunu duymuşsunuzdur ---> sirkeli su. Ama şunu belirtmem gerek: daha önce denemedim. Vaktim olmadı ve ayrıca haftanın yedi günü okuldayım. Sirke kokarsam filan diye denemedim. O yüzden önce bir araştırın, öyle deneyin.
Ve ayrıca saçınızı çok soğuk ya da çok sıcak suyla yıkamayın, yağ oranını arttırır. Soğuğa yakın bir su ısısını tercih edebilirsiniz.
Benim elimde LR markasının STYLING Smoothing Balm adında bir saç bakım kremi var. Fark ettim ki bunu sürdüğüm zaman saçlarım daha geç yağlanıyor. Dilerseniz siz de alabilirsiniz.6) SUSKUNLUĞU TERCİH EDİN. Belki de okulda en rahatsız olduğum şeylerden biri budur. Özellikle de liseye yeni başlayanlar (Bu arada hep liseyi baz alarak konuşuyorum ama umarım ortaokula gidenler bana kızmıyordur :/ ) koridorlarda adeta cadıya dönüşüyorlar. 9. sınıfların olduğu koridor resmen curcuna. Ben erdemliğin suskunluktan geldiğine inanıyorum. Ve fazla labali olmamak gerektiğini düşünüyorum. Her şeyin fazlası zararlıdır derler ya, hah ondan işte. Biraz seviyeli ve belkide biraz da ağırbaşlı olmak lazım ki insanlar sizi yüceltebilsin. Yapmacık ve cıvık bir insan ne kadar yükselebilir, ne kadar değeri olabilir? Tartışılır. Ama gördüğüm, daha doğrusu gördüğümüz, bir şey var o da tarihteki bütün saygı değer insanların sessiz, sakin ve az konuşan insanlar olduğudur. Bu uyarımı dikkate almakta fayda var.
7) TAKLİT ETMEYİN, TAKLİT EDİLEN OLUN. Okulda en çok şikayet ettiğim ama bir türlü vazgeçemediğim şey: taklit edilmek. Bir yandan gurur verse de diğer yandan baya sinir bozucu bir şey. Ama siz yine de taklit etmeyin, taklit edilen olun. Yeni tarzlar yaratın. Tabii tarz filan diyorum ama yeşil kazağın altına kırmızı çorap filan da giymeyin yani. Zaten işin amacı renkleri uydurmak. Mesela koyu bordo, asker yeşili, grinin koyu tonları ve lacivert benim sıkça kullandığım renklerdir. Hepsi de siyahla uyumludur çünkü. Örnek vereyim okula giderken asker yeşili montumu ve siyah deri botlarımı giyiyorum. Taklit eden taklit eden hey maşallah. Sinir oluyorum ama neyse. TAKLİT ETMEYİN TAKLİT EDİLİN. Hıh, bu da mesajımız olsun.
8) KENDİ DÖVMENİZİ KENDİNİZ YAPIN. Çok basit bir işlem, anlatabileceğimi sanmıyorum o yüzden youtube'dan bir video buldum bununla ilgili, yukarı da var zaten koydum, izleyip görün bakalım nasıl oluyormuş :D
Herneyse benden bu kadar. Biliyorum 10 tane dedim ama düşündüm düşündüm bu kadar çıkarabildim. Nasıl bir zeka varsa artık bulamadım 2 tane şeyi. :/ Kusuruma bakmazsınız inşallah. Yorumlarınızı çok merak ediyorum. Bakalım ne yazmayacaksınız -_-
Şimdi diyorsunuzdur bu kız ne saçmalıyor? Normalde böyle şeyleri konuşmak hoşuma gitmiyor ama söylemek mecburiyetinde hissediyorum: oylar ve yorumlar düştü nedense? Sebebbini soruyorum söylemiyorsunuz da. Üzülüyorum açıkcası. Beni bırakmanızı istemiyorum. Neyse duygusallaşmayayım siz bilirsiniz. Sizin seçiminiz.
İşte diğer bölümün konuları, seç beğen al:
1) Düzgün çalışma taktikleri2) Okul hakkında bilmediğiniz ilginç bilgiler
Bölümün başında bahsettiğim gibi istisnalar olabilir. Ve bölümü iki hafta sonra paylaşabilirim onu da söyleyeyim çünkü 30 Kasım'da yazılılarım başlıyor. Bölümü aralığın ikinci haftasında filan paylaşabilirim ancak. Hepinizi öpüyorum, diğer bölümde görüşmek üzere :Dinstagram---> busranurrkilic