Çok kalabalıktı evimiz. Babam gerçekten ölmüştü, artık yoktu babam.Hem öksüz hemde yetimdik artık.
Son kez ailemiz bir araya geldi cenazede. Ali abim Girne'den Bayram abim Askerlik yaptığı Trabzon'dan Hasan abim görev yeri Kayseri'den Mustafa Abim Hollanda'dan Keziban ablam kocasının evinden ve küçük kardeşimiz Aliye yeni Adıyla Zeynep yeni ailesiyle beraber Konya'dan. Keşke bir araya gelişimiz böyle olmasaydı. Keşke mutlu mesut kavuşsaydık birbirimize.Cenaze kalkarken abilerim güçlükle ayakta durmaya çalışıyor ablalarım kendilerini yerlere vuruyorlardı resmen.
Ağlıyordum, daha o yaşta ölmek istiyordum. Daha o yaşta bu kadar acı bana çok fazla , ne yapacağım ben artık diyordum. Babamın cenazesini göstermemişlerdi bana sonkez bakamamıştım ona. Camide cenaze namazı kılınacaktı ama ben o yaşta daha abdest almayı bilmiyordum nasıl yapacaktım hemde kendi babamın cenazesinde. Sanki bir kabus ve uyanacakmışım gibi geliyor hâla. Herşeyi abimlere bakaraj yaptım onlar ayakta durdu bende durdum onlar yıkılmadı bende yıkılmadım. Babamı defnetmiştik eve döndüğümdede hala kalabalıktı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlıktan Aydınlığa
General FictionBir insan ne kadar acı çekebilir, Ne tür acıları yaşabilir , bu acıları nasıl yenerde geçer. Her zaman bir umut vardır...