9.x

117 13 0
                                    

Biliyormusunuz? Ufak ve çok tatlı olan bir yıldız var. Şu altta. Ona basınca rengi en sevdiğim renk oluyor. Denemelisiniz! :)


 

Sessizlik.. Mutsuzluğun ve yalnızlığın simgesi. Umutsuzluğun dostu. İyiliğin düşmanı. Kötülüğün ilacı. Açılmaya yön bulamayan zümrüt yeşili gözlerim karşımdaki 1 küçük pasta mumunun çıkardığı ışığı takip ediyordu.

Üzerimdeki beyaz elbise ve toplanmış saçlarımla karşımdaki küçük kıza bakıyordum. Yanındaki mavi gözlü adam deri kemeriyle acımasızca vuruyordu. Biraz daha ilerlemiştim. Elindeki pamuk şekerle babasının elini çekiştirip parka gitmek isteyen bir kızdı. Babası bu küçük kıza gülüp kucağına almıştı. Ne kadar adaletsizdi hayat. Biri annesizliği, babasızlığı ve şefkati iliklerine kadar yaşamışken, diğeri mutluluktan havaya uçuyordu.

Yemyeşil bir bahçeye ulaştığımda karşımdaki kadın bana el sallayıp sesleniyordu. Üzerindeki elbiseyle benim elbisem aynıydı. Saçları siyah ve gözleri yeşildi. Kimdi bu kadın. Bana neden sesleniyordu.
- Umut'um.. Kartane'm hadi gel yanıma. Anneye sarılmak yok mu.
Anne?? Kartanesi.. Kimdi bu kadın. Nereden annem oluyordu?? Koşup oradan uzaklaştığımda bakım yapılmış saçları ile bir kadın duruyordu. Bana kahkaha atıyordu.
- Bulaşıkları yıka dedim sana.. Hadi arkadaşlarım gelecek. Salakmısın Umut.. Laftan anlamıyormusun.
Buda kimdi. Neler oluyordu. Kulağımdaki uğultu rahat vermiyordu. Kalbim çıkarcasına atıyordu. Aklıma bir çift siyah göz düştü. Siyah saçları ve gözleriyle bana bakıyordu. Silah.. Yılbaşı. Nolmuştu bana. Rüyamı görmüştüm. O adam da kimdi. Neden diz çökmüştü. Herkes çok mutluydu. Gözlerim açılmamaya zorlanırken bir kadının bana seslendiği duydum. Sesi çok yakındı. Noluyordu.

-Umut.. Gel bebeğim.
Bu kadın biraz önce gördüğüm kadındı. Bana sesleniyordu. Sanki ikiz gibiydik.
-Anne?!
-Hadi Kartane'm bana gel.

Kadının elini tutmuştum. Birlikte koşuyorduk. Kimse yoktu hiç kimse yoktu. Yalnızdık. Biraz daha koştuğumuzda ellerimi bıraktı ve bana korkuyla bakmaya başlamıştı. Neden durmuştuk.
Karşıya bakmaya başladığında neye baktığını anlamak için yeşillerimle oraya çevirdim. İki iri adam bize yaklaşıyordu. Biri ilk gördüğüm kıza kemeriyle vuran mavi gözlü adamdı. Diğeri ondan yaşça büyük kahverengi.gözlü biriydi.
Mavi gözlü adam kollarımdan tutup beni önüne tuttu. Yaşlı adam anneme okkalı bir tokat atıp yere düşürmüştü. Ağzımdan anne kelimesi çıkmasıyla silah sesi patlamıştı. Yerde yatan kadının sol tarafından yere kanlar akıyordu.
Annem.. Ölmüştü. Bu adam mı vurmuştu. Arkamdaki adam beni kadının yanına itip elindeki deri kemerle sırtıma vurmaya başlamıştı. Elbisemin sırt kısmı tamamen açıktı. Ve canım yanıyordu. Sanki biri vücudumdaki bütün kanı emercesine çekiyordu.
Göz kapaklarım sanki birbirlerine yapışmıştı. Bilincim yerine gelirken duyabildiğim tek şey yanımda bulunan makinadan çıkan tiz sesti.


 


 

Umut Kırıntıları (Askıya Alındı!)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin