(25.Gün)
Günlük...
Muhtemelen buradaki insanlardan daha zekiyim. Onlarla ilgilenmediğimi anlayınca beni odama geri götürdüler. Onlara "Deli değilim, sadece olmadık şeyler duyuyorum. Beni kafası gitmiş insanlarla aynı kefeye koymayın." dedim.
Odama girdikten sonrası huzursuz ve sancılı geçti. Yatağıma girip yastığıma sarıldım ve sabahtan beri girip durduğum ağlama krizlerinden birine girdim. Günlüğümü yatağın altına sıkıştırmıştım.
Neden durduk yere Victor'a karşı saçma bir atağa geçtiğimi bilmiyordum. Sadece bana olan güvensizliği beni deli etmişti ve ben ne yapacağımı bilemeden oradan öylece kaçmıştım. Biliyordu. Gururluydum ve yapmış olduğu suçlamaya cevap vermememin sebebini çok iyi anlamıştı. Yaptığı hatayı telafi etmesi gerekecekti ancak onu affedebilir miydim, bilmiyordum.
Zaman burada hızlı akıyor. Neredeyse bir aydır bu kapanın içerisindeyim ve diğer hastalardan daha tehlikeli görülüyorum. Keşke yeme bozukluğu için burada olsaydım diyorum. Ya da çocukluk travması ile ilgili bir şeyler hakkında. Ama illa ki en saçma olan bir şeyler beni bulurdu. Çünkü ben lanet olası bir şansa sahiptim.
Victor'u özlüyorum. Bütün gün yokluğunu çektim. Odamdan çıkmayı reddettiğim için kimseyle görüşmem sanıyordum ancak Evan odama geldi ve benimle vakit geçirmek istediğini söyledi. Elinde bir kaç kitap , bir kaç da dergi vardı ve aralarında okuduğum bir kitap olup olmadığını sordu. Kitaplara söyle bir göz gezdirdikten sonra kitapların başka dillerde olduğunu fark ettim. Aralarından birini alıp "Fransızca mı?"dedim. "Sence benim Fransızca bilgim roman okumaya yetecek seviyede mi? Sadece çocuk kitapları okumuşluğum var. Ve bunu da elimdeki bir sözlükle yapmış olmam beni üzüyor."
Dediğim şey üzerine gülüp, "Sadece seni denemek istemiştim." dedi.
Ona kaşlarımı çatarak baktım ancak üzerimdeki halsizlik dolayısıyla yeterine rol yapamıyordum. "Çok komikti, teşekkürler..." Gamzelerini belirginleştirerek "Kaşlarını böyle çattığında çok şirin göründüğünü söyleyen olmuş muydu?" dedi.
"Evet, annem." Bir an için hızımı alamayıp, "Kim bilir şu an kiminle işi pişiriyor." diye mırıldandım. Ama beni duymuştu ve çok geçti. "Anne ve baban ayrılar mı?"
"Hayır, sadece başkalarıyla yatmayı daha eğlenceli buluyorlar."
"Bu konuya daha öne hiç bu kadar derinden girmemiştik. Belki de daha derinlere inmenin zamanı gelmiştir, değil mi Ivy? Seninle son zamanlarda düzgün bir biçimde görüşemiyoruz. Ve heniz terapide de bir ilerleme kaydedemedik. Belki bu yolu izlemek işlerimizi kolaylaştırır." Sıradan bir doktor gibi konuşuyordu. Ve bu bana ilginç bir şekilde sevimli gelmişti. Dedikleri yüzünden gözlerimi devirmeden edemedim. "Şimdi gerçek bir doktor oldun... Bende ne zaman bu hale geleceksin diye merak ediyordum. Ne kadar yenilikçi bir genç doktor olsan da eski usule dönmek zorunda kaldın değil mi?"
Bir süre öylece düşündü. Açıkçası ters bir şey söylemediğimi umuyordum, çünkü amacım onu incitmek değildi. En sonunda kitapları kucağımdan alıp yatağımın yanındaki komodine yerleştirdi.
"Bunların burada kalmasını istiyorum. Burada benim odamda olduklarından daha güvende olacaklar. Ve dediklerine dönecek olursak, ben buna eski usul demiyorum, kısa süreliğine hızlandırılmış kurs diyorum. Bunu belki eski usul gibi göreceksin ama aralarındaki uçurumu zamanla anlayacaksın. Ben sana yardımcı olurken, sende bana yardımcı olacaksın. Merak etme, sıkılmayacaksın. Zamanımızı oturarak geçirmeyeceğiz, etkinliklere katılacağız ve bazende dışarıya çıkacağız ancak senden sadece bana yardımcı olmanı istiyorum. Başka bir şey değil."
Dedikleri işime gelmişti. Huzursuz ruh halimde kısa süreliğine de olsa çıkmıştım ve tedavi sürecine olumlu yaklaşmaya başlamıştım... Taki o odadan çıkana kadar.
Sesler anında buradan gitmem gerektiğini söylemeye başladılar. Haklıydılar... Gitmeliydim ve bu yüzden bir şeyler düşünmem gerekiyordu.
-Ivy
Merhaba, olaylar ilerledikçe Ivy'nin anlatacakları çoğalıyor öyle değil mi? Bölümleri bilinçli olarak kısa ve öz tutuyorum çünkü uzadı uzadıya yazarsam Ivy günlükten çok roman yazmış olur ve bu da benim hedeflediğim şey değil. Tatil bitiyor, bende tatilin sonunu ders çalışarak(tabi ki de sadece enstrüman çalıştım, deli misiniz?) ve bölüm yazarak geçireceğim sanırım. Bir aksilik olmazsa okul dönemi başladığında da haftalık bölüm ekleyeceğim çünkü fark ettim ki bayadır burayla ilgilenmiyorum. #Paranormal kategorisinde gerilemişiz ve bunu düzeltmek için elimden geleni yapmaya çalışacağım. Çığlıklı geceler... -İremÖ.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
120 Gün ♦
Fantastique"Ben hasta değilim!" "Elbette değilsin sevgilim. Sadece bizden daha farklı ve zekisin. İşte bu yüzden bizden daha iyi duyuyorsun ya." ♦Tüm hakları saklıdır.♦ ♦Kopyalanamaz ve izinsiz alıntı yapılamaz.♦