21.BÖLÜM-Göster gücünü Buda!!!

172 20 17
                                    

♤HERKESEE SELAMLAR ,UZUNNNN BİR BÖLÜMLE GELDİM YİNE,İYİ OKUMALAR HERKESE ♤

Karan öfkesini kontrol edemeyip Sonyaya tokat attıktan sonra onu orda bırakıp arabaya atladığı gibi çekip gitti. Sanki inadınaymış gibi yine canın sıkıldığı günde yağmur başladı. Arabayı daha dün sabah huzurla oturup konuştukları , Sonyaya tutamadığı sözler vaat ettiği o nehrin kıyısına çekmiş , öylece olanları düşünüyordu.

Sonyayı o kırmızı elbise içinde gördüğü an her gözünün önüne geldiğinde çıldıracak gibi oluyordu. Sonra yaptığı hayvanlığı hatırladı.Oysa daha 24 saat bile geçmemişdi verdiyi sözün üstünden. Bu sefer de attığı tokat ,Sonyanın yere yığılışı aklına geldikce çıldırdı .Nasıl yapa bilmişdi bunu ,nasıl öfkesini kontrol edememişdi ki. Sıktığı o sağ elini habire direksiyona çarpıp duruyor, bir nevi kendini cezalandırıyordu. Bir hışımla kapıyı açtıktan sonra yağmura aldırmadan bu sefer de elini kaportaya vura vura bağırmaya başladı :"Neden ,neden neden Allahın cezası ,niye giydin o elbiseyi , niye böyle birşey yaptın.Niye ikimizin de canını yaktın" -diye-diye dakikalarca bağırdı , çağırdı. Ama ne fayda dile kolaydı sadece , Sonyanın canını yaktıktan sonra acısını anlıyordu her defasında.

Çaresizce arabasına bindiği gibi huzuru bulduğu tek kişinin yanına gitti . Saat epeği geç olduğu için ses etmemeye özenerek , odasına çıkıp sırılsıklam olmuş üzerini değiştirdi ve sonra da sevdiği insanın yanına sokulub onun kokusuyla avunmak için gözlerini kapadı.

Karanın attığı tokatla sersemleyen Sonya bir anda yere yığılmışdı.Bir türlü anlamıyordu ne baş verdiyini.Karan yine yapacağını yapmış ,sonra da arkasına bakmadan çekip gitmişdi. Böylece en unutulmaz doğum günü hediyesini de almışdı . Ne yediği tokat ,ne de yere düşmesi en çok canını yakan Karanın verdiği sözünü bu kadar çabuk çiğnemesi olmuşdu.

Sonrasında Malik koşarak gelmiş ve Sonyanı kaldırıp arabaya bindirdi. Yol boyu Sonya başını cama yaslayıp,göz yaşlarını akıtırken Malikte yandan yandan ona bakıp ,haline acıyordu. Sonunda kendini tutamayıp "Efendim niye böyle birşey yaptınız "dedi. Anlamamış gözlerle Malike baktı ,sonra da hıçkırarak konuşmaya başladı:

"Biliyormusun Malik ben düyünümde tanımadığım bir adam tarafından kaçırıldım ve zorla onunla evlendim niye?!
4 yıl boyunca tanımadığım bir ülkede ,tanımadığım bir adamla yaşadım ,niye ?!
Ve en acısı 4 yıldır sebebini bilmediğim bir günahın cezasını ödetiyor o adam bana ,niye Malik niye?! sen şimdi bana bunların niyesini söyleye bilirmisin ha?!
Daha dün bana söz verdi ,mutlu olacaksın dedi ,sadece inan dedi bana. Ama bak ben bugün yine ödedim o günahın bedelini. Niye Malik niye, sen söyle niye bütün bu olanlar , bu kadar çektiğim acının sebebi ne ?!Ne zaman birine inansam canım öyle bir yanıyor ki..
Şimdi sen bana bunların sebebini söyleye bilir misin ?!".

Duyduklarıyla içten içe Sonyaya acısa da ,yine de suçlu , kendisini görüyordu ,ne diye giyinmişdi ki o elbiseyi. Eve geldiğinde sessizce salona girdi . Artık bu eve alıştım derken yine her tarafı ilk günki gibi bir kasvet kaplamışdı ,adeta sahibini kalbi gibi soğuk ,ürkütücü ve korkutucuydu her yer. Odasına vardığında kapısını kilitledi. Sonraki her adımında bir kaç saat önceki ruh halini, sevincini ,özenle hazırlanmasını hatırladı. Meğerse hepsi sadece bir tokat içinmiş.Aynanın karşısında dağılmış haline baktı , ağlamaktan göz altları şişmiş ,tüm makyajı akmış ,sağ yanağındaysa gecenin anlam ve önemini taşıyan kocaman el izi ve dudağının kenarında sızıp kalan elbisesi kadar koyu kan lekesi...

Bir hışımla yırtarcasına üzerindeki elbiseyi parça-parça ederek çıkardı ,takılarını da yere fırlattıkdan sonra iç çamaşırlarıyla kendini yatağa attı ve uyuyana kadar da "Bir daha senin karşında alçalmayacağım Karan Kapoor ,sana yemin ederim bir daha sana inanmayacağım " dedi durdu.

YÜREGİNE  SORHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin