¤•¤ 4 ¤•¤

6.1K 579 77
                                    

"Bir iki üç sekiz beş bir iki dört.
Hayır hayır.
Elin ve kolun şu şekilde dengede olmalı."

" Şimdi oldu mu?"

" Bu kısmı bir kaç defa kendin çalışsan iyi olur.
Bugünlük burda bırakalım."

" Tamam. Teşekkür ederim."

KyungSoo, cevap vermeden gidenin ardından baktı.
Jongin'in dediği kısmı biraz daha çalışsa iyi olacaktı.
Jongin yarım saat sonra çalışma odasına bağlı duşlardan çıktığında, odadan hala müzik sesi geliyordu.
Anlaşılan mezarlık bekçisi suratlı hala gitmemişti.
Dolabına yöneldi, üzerini giyindi.
Havluyla saçlarını kuruladı.
Hala ıslaklık vardı.
Ama kurutma makinesini yurtta bıraktığı için mecbur bu şekilde çıkmalıydı.
KyungSoo'ya bakmamaya çalışarak çalışma odasının çıkışına ilerledi.
Müzik aniden durmuştu.

" Jongin, çıkıyor musun?"

Jongin, soruyla durdu.
Ona dönmeden cevapladı.

" Evet."

KyungSoo'nun ayak sesleri ile hareketlendi.
KyungSoo onu bileğinden yakaladı.
Kendisine dönderdi.
Kapşonunu indirdi.
Elindeki siyah bereyi Jongin'in başına geçirdi.
Jongin, bakışlarını ondan kaçırmak istesede başaramıyordu.
Bu defa hangi oyununu oynuyordu kendisini de kandırmak için?

" Saçların hala ıslak.
Üşüteceksin."

Jongin, bereyi başında çıkardı ve fırlatır gibi KyungSoo'nun eline verdi.

" Gerek yok.
Bana bir şey olmaz."

" Gurur yapma da al şu bereyi.
Hastalanacaksın. Soğuk su da içtin bu kışta. "

" Orasını ben düşünürüm tamam mı? Sen kendi işine bak."

"Bana bak .
Ergenliğin lüzumu yok.
Senin pozisyonun çok önemli.
Hastalanmaman lazım
İstesen de istemesen de biz artık bir grubuz ve grubun için tak şu bereyi.
Bir dahaki sefere kurutma makineni getir de böyle gurur oyunlarına girme."

Jongin, kendisini azarlayıp beresini yeniden başına takan gence baktı.
Ufak tefek görünüyordu ve gerçekten çelimsiz.
Hani bir tane yumruk sallasa yeri boylayacak kadar çelimsiz.
Bir de element olarak toprak verilmişti ona.
Püffffff. Bu zayıflıkla gücü temsil ediyordu.
Az önce ondan işittiği azara kadar böyle düşünüyordu onun hakkında.
Ama sözleri ile Jongin'i adeta yumruklamış, Jongin yurda gidene kadar etkisinden kurtulamamıştı.
Her zaman yaptığı bir şeydi oysaki
pratik sırasında soğuk su içmek, saçlarını kurutmadan dışarı çıkmak.
Ama ondan azar işitesiye kadar kimse ona bu konuda karışmamış kendisi dahi önemsememişti.
Ama o bunu grubun sorumluluğuna kadar uzatmıştı.
Grubun için demişti.
Bu kadar önemsiyor muydu yani bir olmayı , birlikte olmayı, grup olmayı?

Himouto KyungSoo HyungHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin