Beni öptü...Zorla!

1.4K 27 7
                                    

Maalesef bölüm biraz geç geldi üzgünüm :/ Umarım yeni bölümü beğenirsiniz,sıkılmadan okursunuz.İyi okumalar :* Multimedia'da ki Jane'ciğimiz ^_^

BÖLÜM 7

Hastane yolu gerçekten boğucuydu.Tek laf etmedik,zaten onun gelmesini istemiyordum da.Hastaneye girip o nefret edilesi hastane kokusunu duydum.Hastanelerden nefret ediyorum.Anne ve babamın yanına doktor girdi.Bizde o odanın karşısında ki sandalyelere oturduk. ‘’Ev niye öyle dumanlıydı ki? Yangın çıkmış olamaz ateş falan yoktu.’’ Bunun farkına daha önce varmıştım tabii. ‘’Bende bilmiyorum,polisler araştırıyordur büyük ihtimalle.’’ Sesi biraz farklıydı.Nasıl desem sıkılmış? Evet sanırım öyleydi. ‘’İstersen gidebilirsin.’’ Bunu ona bakmadan söylemiştim.Kafasını bana çevirdi ve öne doğru gelip onu görmemi sağladı. ‘’Sürekli bunu söylediğine göre gitmemi gerçekten istiyorsun.’’ Evet istiyorum,yanımda durmaya mecbur bir köleymişsin gibi hissedecek olabilmen beni delirtiyor. ‘’Aslında bakarsan öyle.’’ Ne! Bunu söylediğime inanamıyorum.Hep yanımda olsa itirazım bile olmaz.Onun suratına bakmaya bile doyamam ki.Ne diyordum ben? Kahretsin! Hayal kırıklığına uğradığını anlar gibiydim. ‘’Peki istediğin gibi olsun.Hoşçakal.’’ Ah yapma.Trip atışı bile beni benden alıyor. ‘’D…Dane!’’ Giderken arkasını döndü,yumruğunu sıktığını görüyordum. ‘’Affedersin seni kırmak istemedim.’’ Dedim olabildiğince masum olarak. ‘’Bu gitmemi istediğini gerçeğini değiştirmez!’’ dedi,sesini yüksletti.Bana niye bu kadar kırılıyor anlamıyorum.Beni ne kadar tanıyor,ne kadar değer veriyor ki? Ona yaklaştım. ‘’Aslında istemiyorum.’’ Dedim.Yüzü ifadesizleşmişti.Dudaklarını kulağıma yaklaştırdı,bir yandan yanaklarımız sürtünüyordu.Nefesini saçlarımın arasında hissettim,ne kadar da harika bir histi . Ağzını açtı bir şey söyleyecekti ama söylemedi. ‘’Görüşürüz.’’ Dedi ve gitti. Uğraşamayacaktım,ama onu kırdığımın da farkındaydım.Yarın gönlünü alırdım.Dane gideli bir saat olmuştu bile.Ah bugün Bella’ya cevap yazmamıştım.Telefonuma baktığımda 10 cevapsız arama,20 mesaj.Ah canım kendisi bu konularda çok hassastır.Bana bir şey olur falan diye çok korkar,ama olan anne ve babama oldu.Bella’nın numarasını tuşladım ve hastanenin önüne gitmeye karar verdim.Biraz hava almaya ihtiyacım vardı. ‘’Alo?’’ dedim.Hazır olun şimdi bir cırlama sesi duyacağım. ‘’Alo! Jane nerelerdesin sen?! Ne kadar merak ettim biliyor musun?!’’ bunları neredeyse cırlayarak söylemişti. ‘’Üzgünüm bayan cırlak ses.Hastanedeyim.’’ Dedim.İçimden ekledim ‘ve yalnız’  ‘’Ha? Hastane ne alaka ya?’’ Bana bir şey olduğunu falan sandı sanırım. ‘’Anne ve babam evde baygındılar.Hastanede bekliyorum işte.’’ Hastane’nin önünde yürürken Dane’nin arabasını gördüm.Bella bir şeyler söylerken ‘’Bella , seni daha sonra ararım.’’ Deyip telefonu yüzüne kapattım.Dane’nin arabasının yanına gittim.Camı tıklattım..Cam şu içeriyi göstermeyen filtrelerle kaplıydı.Uyuyor muydu acaba? Saat daha 21.30 ama..Bir çift el belimi tuttu ve beni kendine çevirdi.Bu…bu Dane,leş gibi içki kokuyor. ‘’İçtin mi sen?’’ dedim.Sırtımı arabaya yasladı ve vücudunu bana dayadı.Hareket edemeyecek kadar baskı yapıyordu.Vücudumuz neredeyse birleşikti.Sanki bir bütün gibi.Ellerimi sıkıca tuttu ve kafasını boynuma gömdü.Boynumu öpmeye başladı.Kalbim yerinden çıkacak gibi atıyordu,hem heyecan hem de korku vardı içimde.Kıpırdanmaya çalıştım. ‘’Dane! Beni öpmeyi kes!’’ Ellerimi kurtarmaya çalıştım.Bırakmıyordu,boynumdan başlayarak dudaklarıma kadar öpücük kondurdu.En sonunda durdu ve dudaklarıma baktı.Ne düşünüyordu kim bilir?! Dudağını ısırdı ve gözlerime baktı.Tanrım ne olur beni öpecek olmasın! ‘’Dane hemen bırak beni! İstemiyorum,yapma!’’ Duymamış gibi devam etti ve dudaklarını dudaklarıma bastırdı.Ağlamaya başladım.Her ne kadar hastane önü de olsa bu işin sonu iyiye gitmeyecekti.Kim bilir belki- Of tanrım yardım et yalvarırım! Vücudunu asla geri çekmiyordu.Çok ateşli öptüğü kesindi fakat ona karşılık vermiyordum.Hıçkırıklarım,inilti halinde çıkıyordu.Dane ağladığımı fark etmiş olacak ki..dudaklarını çekti,ellerimi serbest bıraktı ve bana baktı,elleriyle göz yaşlarımı silecekti ki.Ona sert bir tokat attım. ‘’Adi herif! Sen…sen beni zorla! Benden uzak dur anladın mı?! Defol git.!’’ Vücudunun yaptığı baskıya son verdi ve beni tamamen serbest bıraktı. ‘’Ben….ben özür dilerim.Jane beni aff’’ Sözünü tamamlamasına izin vermeden. ‘’Seni affetmek mi?!’’ Eliyle kolumu kavradı,kolumu sertçe çektim. ‘’Sakın bir daha bana dokunma! Sakın! Polise haber vermeden uzaklaş buradan.’’ Hastaneye girdim.Hemen bir lavaboya gittim.Hala ağlıyordum.Göz yaşlarımı silerken telefonumun titrediğini hissettim. ‘’Alo,Bella?’’ sesim hala ağlarcasına çıkıyordu. ‘’Jane? Hey..hey sen ağlıyor musun?’’ Onun sesini duyunca hıçkırarak ağlamaya başladım.Bella,kardeşim gibi denebilir. ‘’Jane?! Ne oluyor,yoksa annenlere bir şey mi oldu?!’’ Hıçkırıklarımı engelleyip ‘’Hayır.Annemler iyi.Yanıma gelebilir misin Bella ne olur?’’ Ona gerçekten ihtiyacım vardı.Tacize uğrayan kızın dramı. ‘’Tabii gelirim.Neredesin?’’ Hastaneyi tarif ettim,yüzümü yıkayıp anne ve babamın yattığı odaya gittim.İçeride doktor yoktu.Hemşire serumları takarken bana döndü. ‘’Şey..durumları nasıl?’’ dedim. ‘’Sadece duman zehirlenmesi.İsterseniz doktorla görüşün.’’ Dedi. ‘’Peki,teşekkürler.’’ Dedim. Hemşireyle beraber odadan çıktık.Doktorun yanına gidip kapıyı tıklattım.İçeriye girdim ‘’Merhaba,ben Madison ve Michael Bratz’in durumunu soracaktım.’’ Dedim. ‘’Tabii,gelin oturun.’’ Dedi koltukları göstererek. ‘’Nesi oluyorsunuz?’’ dedi. ‘’Kızlarıyım.’’ ‘’Pekala,durumları iyi dumandan etkilenmişler.Gerekli olanı yaptık.Bir aksilik olmazsa yarın sabah taburcu olabilirler.’’ Duman…neyin dumanı bu? Alev falan göremedim ben.  ‘’Peki bu dumanın neyden kaynaklandığını biliyor musunuz?’’ Gerçi nereden bilecek ki? Polisi buralarda görmedim. ‘’Polis evde gaz bombası bulmuş.Büyük ihtimalle kasıtlı yapılmış.’’ Gaz bombası? Ne alaka ya? ‘’Gaz bombası mı? Şey polisler burada mı?’’ dedim. ‘’Sanırım henüz gitmediler,danışmaya sorabilirsiniz.’’ Dedi. Kafa sallayıp çıktım.Zaten danışma doktorun odasına yakındı.Polislerin az önce burada olduklarını söylediler.Koştup hastanenin önünde onlara yetiştim.Bomba’nın kim tarafından atılığı bilinmiyormuş,hala araştırıyorlarmış.İçeri girecekken Dean’ın hala orada olduğunu gördüm.Lanet herif! Arkamı döndüğüm anda Bella’nın sesiyle irkildim.Onun sesini duyunca Dean’ın yaptıkları aklıma geldi.Gözlerim dolmaya başlamıştı.Arkamı dönüp Bella’ya sarıldım.Titrememden ağladığım anlaşılıyordu.Bella sırtımı sıvazlayıp ‘’Şşş sakin ol benim minik böceğim.’’ Bu sözcüğü her söyleyişinin altında bir güldürme çabası yatıyordu.Ama bu sefer öyle olmadı.Başımı omzundan kaldırıp suratına baktığımda ‘’Gözlerin kızarmış ağlamaktan.Kim bilir ne yüzünden.Anlat hadi.’’ Dedi. Ah bu kız gerçekten kardeş gibi. ‘’Kafeteryaya gidelim mi? Orada anlatırım.’’ Dedim . Ayakta durmak istemiyordum. ‘Tamam’ dercesine kafa salladı.Birer kahve aldık ve oturduk. ‘’Ee hadi anlat artık.Neler oldu?’’ dediğinde kafamı eğdim.Ağlamamak için gözlerimi kapattım. ‘’Dean,bugün okulda tanıştık.Maalesef sıra arkadaşım.’’ Dedim. Devamını beklercesine gözlerime baktı. ‘’Bugün okulda bana elledi.Daha sonra eve bırakmayı teklif etti ve arabada tekrar elledi.’’ Ağladığım için sesim değişiyordu. ‘’Olanlardan sonra beni bırakmak istemedi hastaneye kadar geldi,ona gitmesini söyledim.Senle telefonla konuşurken hastanenin önüne çıkmıştım.Telefonu kapadıktan sonra beni sıkıştırdı ve..’’ Ufak hıçkırıklarla ağlıyordum.Bella’nın üzüldüğü anlaşılıyordu. ‘’Beni öptü…Zorla!’’ 

Vote ve Yorumları unutmayın lütfen :)

İÇİMDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin