Kurt kuzuya aşık olur..

452 7 7
                                    

UZUN BİR ARADAN SONRA HİKAYEYE DEVAM EDİYORUM.OKULDU SINAVDI DERKEN YAZIN YAZARIM DİYEREK BIRAKTIM.AMA DAYANAMADIM.BELKİ OKUYAN BİR ÇOK KİŞİ OKUMAYI BIRAKTI BİLMİYORUM.AMA UMARIM OKUYANLAR BEĞENİR.YORUMLARINI BEKLİYORUM.VOTELERSENİZ SEVİNİRİM ^^ 

BÖLÜM-15-

Ben anladım ki,sinirim ve öfkem Dane’yi görene kadarmış.Onu görmem tüm kötü hisleri bastırmaya yetiyordu anlaşılan.Gidiyorduk.Barın arkasındaki ‘’buz dolabı görünümlü kapıdan’’ geçtik.İki kapı vardı ve biz önceden girdiğimiz kapıdan girdik.

Elimi bırakmadan yatağa oturdu.Ben ise hala ayaktaydım ‘’Otursana.’’ Dedi.Oturdum ve elini sıktım ‘’Sorun ne?’’ dediğimde gözlerini kaçırıp elini çekti.Bu sefer ben elini iki elimle sıkıca tuttum. ‘’Bak bana,’’ kafasını bana çevirdi,pençelerini içine gömmüş bir kedi gibi masumdu ‘’Öfkelendiğinde resmen gözlerin kararıyor.Gitmek istediğimde,başka kızları tercih etmeni söylediğimde de aynısı oldu.Kendine hakim olamıyorsun farkındayım,istemiyorsun ama canımı yakıyorsun.’’ Dedim.İlk öpüştüğümüz zaman elimi sıktığında oluşan geçmeye durmuş sarı-mor karşımı ize baktı. ‘’Senin canını yakmak isteyeceğim son şey.Bana ne olduğunu bilmiyorum.Kendime hakim olamıyorum,uzun zamandır.’’ Ne diyeceğimi bilemedim.Yatakta ona doğru kaydım.Bir elimle yüzünü okşadım ‘’Seni böyle yapan her neyse aşabiliriz? Beraber?’’’ dudağının bir kenarı yukarı kıvrıldı.Şu ‘yamuk ama sadece ona özgü’ gülüşünü koydu ortaya.Bunu bir evet olarak algıladım. ‘’ Bana anlatmalısın.Sana yardım etmeme izin ver Dane.’’ Ellerimizde olan gözlerini gözlerime dikti.Ah sanırım gözlerinde kayboluyorum.Her neyse ciddi olalım. ‘’Bana yardım etmek istiyorsan yapman gereken tek şey var,’’ meraklı gözlerle ona baktım hafif inledi ve ‘’Benimle olmalısın,kendi isteğinle.’’ Bu sefer gözlerini kaçıran ben oldum.Bıyık altından gülmek terimi varya,işte onu gerçekleştirdim.Alaya almak değil,hazırlıksız yakalanmak bu.Elini çeneme koyup kafamı kaldırdı.Aniden dudaklarımın üzerine küçük bir buse kondurdu.

    Al al olan yanaklarım..Neden hep hazırlıksız yakalar ki? ‘’Bak biliyorum.Başlangıcımız berbat olabilir.Senin gözünde adi bir sapıktan farkım olma-‘’ sözünü kestim ‘’Sisst.Seni seviyorum.’’ Dedim.Dudaklarına yavaşça yönelirken aniden ensemi tutup hızlandırdı arzuladığım şeyi.Bana kalsa,ohoo.Ona boşuna profesyönel demiyorum.Aralık ve kuru dudaklarımda hissettiğim ıslaklık diliydi.Eh be Dane.Öpüşmeyi doğru düzgün bilmeyen bir kız ile Fransız Öpücüğü fikri saçma.Ayak uydurmaya çalıştım.Anın tadını çıkarmaya..

                                                                                   ***

İki haftadır söverek uyanmadığım ilk Pazartesi.Elim dudaklarımda gülümsüyorum,okula gideceğim Daneyi göreceğim.Sabah duş alma işkencesi yaşamadan üniformalarımı giydim,dişimi fırçaladım,elime ve yüzüme böğürtlen kokulu kremimden sürdüm.Saçlarımın önünü filtreyle tutturdum.Uçlarına saç köpüğüyle dalga verdim.Parlatıcı sürüp çantamı ve ceketimi alıp çıktım.Okulun ilk haftalarına rağmen biraz daha soğuktu.Rüzgar vardı.Telefonumdan gelen mesaj bildirimiyle elimi cebime attım.Mesaj Fiona’dandı. ‘’Okula girmeden karşı caddedeki kafeye gelebilir misin? Gelirsen tost ısmarlayabilirim? :) ’’ yazıyordu.Gülümsedim. ‘’Ben gelmeden yemeye başlama,5 dakikaya ordayım x’’ Kahvaltı yapmadan evden çıkmıştım,Fiona’nın teklifi tam isabet oldu.

Tam gençlerin takıldığı tarzdaki kafeye girdiğimde kenardaki küçük masada iki tost ile baş başa kalmış Fiona’yı gördüm.Yanına gittim ‘’Günaydıın’’ diyip yanağına öpücük kondurdum. ‘’Günaydın,inan bu tostları yememek için kendimi zor tuttum.’’ Dedi.Bu zayıf görüntüsünün altında bir obur yatıyormuş da biz bilmiyormuşuz. ‘’Burdan okul gözüküyormuş.’’ Dediğimde kafasını, gömdüğü tostundan kaldırdı ‘’Evet.’’ Dedi.Onun bu haline güldüm.

Okulun bahçesinden bizi dikizleyen kalabalık grubun başı görüntüsündeki kaslı çocuğa baktım.Sarışındı.Yüzünde ki ifade flört etme havasında değildi.Sanki her okulda yenilerle uğraşan belalı tipler vardır ya,hah işte öyle bir tipi vardı.Kafamı çevirdim. ‘’Bunları kuru kuru yemek zorunda mıyız?’’ dediğimde Fiona’nın tostunun çoktan bittiğini gördüm.Gözlerimi pörtlettim.

Onun gözleride git gide büyüyerek arka tarafıma bakıyordu. ‘’Neler oluyor?’’ deyip kafamı yavaşça arkaya çevirirken kocaman,kokulu bir öpücük ile karşılaştım.Dane’nin kokusunu almam uzun sürmedi.Kalkıp onu kucakladım.

Şaşkınca bizi izleyen Fiona’nın bu haline kahkaha attım. ‘’J-Jane? Siz?’’ dedi. ‘’Evet,’’dedi Dane ‘’Kurt kuzuya aşık olur.’’

Kafeye gürültülü birkaç gencin girmesiyle kafamızı çevirdik.Şu bahçeden bizi dikizleyen çocuk ve arkadaşlarıydı.Sarışın ve kaslı olan Daneye sertçe omuz atıp geçti.Dane hızlı bir atakla çocuğun yanında belirdi ‘’Sanırım bir şeyi unuttun?’’ dedi.Fiona’ya baktığımda tedirgindi.Benim gibi.Çocuk sırıttı ‘deli cesareti’ diye geçirdim içimden. ‘’Neymiş o unuttuğum?’’ dedi. ‘’Özür dilemek’’ dedi dişlerini sıkarak. Dane’nin yanına giderken çocuk beni izliyordu,Dane kafasını bana çevirdi.Elini tuttum ‘’Boşver,hadi gidelim.’’ Dedim.Elini elimden sertçe çekti.Şaşkınlıkla ona baktım.Öfke krizi mi gene.Elini çocuğun omzuna sertçe koydu.Çocuk etkilenmedi. ‘’Havanı alırsın.’’ Deyip güldü çocuk.Dane elini yumruk yaptı.Önüne geçtim,kulağına yaklaşıp dudağımı yanağına sürttüm. ‘’Lütfen..Beni seviyorsan,gidelim buradan.’’ Dedim.Elimle elini okşuyordum.Geri çekildim onu sürüklemeye çalıştım.Vücut teması ve sihirli sözcüklerin işe yaradığını kanıtladım az önce. ‘’Sakın bittiğini düşünme.’’ Dedi tehtitkar bir şekilde kaslı çocuğa. ‘’Okul küçük,beni bulursun’’ dedi.Fiona çantamı da alıp yanımıza geldi.

‘’Koduğumun piçi,orda ki arkadaşlarına güveniyor.Sen olmasan ona yapacaklarımı biliyorum ben.Onu da diğer piçleri de telef ederdim.Niye beni çektin.*mına koduğumun çocuğu.’’ İlk defa ağzından küfür duyuyordum.Öyle öfkelenmişti ki,yumruk yaptığı eli morarmaya durmuştu.Yumruk yaptığı elini açtım,avcumun içine aldım. ‘’Tamam sakin ol,beş para etmez ergenler.Uğraşmaya değmez.’’ Dedim.Fiona kıs kıs gülüyordu.Dirsek attım.Gülmeyi kesti. ‘’İnan beni uğraştırmazdı.’’ Diyecek bir şey yoktu sustum.Tuttuğum eline baş parmağımla daireler çiziyordum,rahatlasın diye rahatlayayım diye.

İÇİMDEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin