HİZMETÇİ (16. Bölüm)

880 27 6
                                    

"Benimde kaderimde sevgisizlik varmış. Annem hiç olmadı anne tarafından sevilme duygusunu hiç yaşayamadım. Babam beni bir kere olsun sevmedi ve kocam nefret ediyor benden. Kızım bir tek sen beni sevmekten hiç bir zaman vazgeçme tamam mı?

16.Bölüm...

(Bazı kısımları Kübra ve Yiğit'in ağzından yazacağım.)

Kübra artık Yiğit'in ona bir yabancı gibi davranmasına yavaş yavaş alışmaya başlamiştı. Elif olmasa hayata tutunacak bir nedeni bile yoktu. Şu an yaşıyorsa bunun tek nedeni Elif'ti.

Kılıçların evinde kadrolu hizmetçi görevindeydi adeta. Evin bütün işlerini yapıp üzerine birde Zeliha'nın dırdırını çekiyordu.
Her şeye razıydı aslında ağzını açıp itiraz bile etmiyordu.
Kocasını dokunmadan sevmeyi bile öğrenmeye başlamıştı.

Yiğit'in hayatıda Kübra dan farksızdı. İçindeki öfkesini dizginleyemediği için karısına kötü davranıyodu. Böyle kötü davrandıkça Sadullah'ı cezalandırdığını sanıyordu ama yanılıyordu. Aslında en büyük cezayı kendisi çekiyordu.Deli gibi sevdiği kadınıyla her gün aynı evde yaşıyordu, fakat ona dokunmuyor, onunla sevişmiyor, hatta gerekmedikçe onunla konuşmuyordu bile.
Bütün bunları yaparken çok zorlanıyordu ama Sadullah'a olan nefreti bütün duyguların önüne geçmişti bile çoktan.
—————
Yiğit eve geldiğinde gözleri Kübra ve Elif'i aradı. Bir kaç dakika gözleriyle her yeri taradıktan sonra çareyi annesine sormakta buldu.

"Anne Elif ve o nerede?"

"Valla iki üç saat önce parka gidiyorum diye çıktı haspam, ama henüz gelmedi. En fazla yarım saat kalırdı bende şaşırdım dönmemelerine."

Yiğit hiç bir şey söylemez koşarcasına merdivenleri tırmanmaya başlar. İçini garip bir korku sarmıştı.Kendi dairesine gelince oda oda her yeri incelemeye başlar. Korku içinde telaşla giysi dolabını açar ve Kübra'nın eşyalarını görünce derin bir nefes alır. İçlerinden bir tanesini eline alip kokusunu içine çeker.

Yiğit..
Öyle çok özledim ki seni Kübram deliriyorum hasretinden.
Yanımdasın ama seni öpüp koklayamıyorum, sana sevdiğimi bile söyleyemiyorum. Bunu yapamam artık çok geç. Çünkü artık bizden bir biz olmaz baban bizi yok etti. Şimdi sadece sen, ben ve Elif var.

Seni seviyor muyum? Hemde çok seviyorum. Seni istiyor muyum? ilk gördüğüm gün nasıl istemişsem hala öyle istiyorum.

Deli gibiyim her an seninle sevişmek isyiyorum seni arzuluyorum tekrar yeni yeniden senin erkeğin olmak istiyorum. Fakat baban her şeyin içine etti ve biz yok olduk o geceden sonra...

Allah'ım hava kararmak üzere ve burada durmuş kendi hislerimle savaşıyorum. Eşyalarının burada olmaması gitmediği anlamına gelmiyor. Şimdi sakin olmaliyim ve onlari aramaliyım.

"Gitmiş olamazsın değil mi Kübra? beni sensizliğe mahküm edemezsin.Park evet parka gitmeliyim hemen."

Evden nasıl çıktığımı bile bilmiyorum jet hızıyla parka koşmaya başladım. Parkta bir iki kişiden başka kimse kalmamiştı. Gözlerimle bütün her tarafı taramaya başladım ama burada yoktular.

"Yok yok bunun başka bir açıklaması yok kesin gittiler."

Kendimden bile çok sevdiğim o iki varliği sonsuza dek kaybettim. Suçlu aramama gerek yok tek suçlu benim. Sevgisizliğimle karımı adeta buna mecbur bıraktım.
Derya'yı aramalıyım. O bilir nerede olduğunu. Hızla telefonu elime alip aradim.

HÜZÜN Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin