8-The Girl Who Cried Wolf
Michael, pıkachumu karşı koltuğa oturtmuştu ve kendisi de yerdeki masanın üstüne kâğıtları yaymış, dediğine göre oyuncağımdan ilham alarak şarkı yazıyordu. Ne yazdığını merak ediyordum ama bitirince söyleyeceğim dediği için bekliyordu. Gitarının tellerine bazen vuruyor, tınıları yakalayınca gülüyor ve kâğıda bir şeyler yazdıktan sonra kafasını sallayarak bir şeyler mırıldanıyordu.
Bu süreci tekrar ve tekrar izlemekten sıkılınca, elimdeki Calum'ın telefonuna baktım. Twitter hala açıktı. Bu yüzden 5SOS Updates sayfalarından birine girip, çocuklara baktım. Aslında benden büyüklerdi ama geçirdiğimiz şu bir buçuk hafta, onları büyük olarak görmemi engelliyordu. Özellikle de babacık Michael Clifford'un pıkachuma neredeyse tecavüz edeceğini gördüğümden beri, onları büyümüş olarak görmem imkânsızdı.
Updates sayfasındaki fotoğraflarla gülümsemeden edemedim. Luke ve Ashton dışında, Calum'ın kahkahalar attığı birkaç video bile vardı. Hayranlarıyla gülerek konuşuyor, sarılıyor ve yanaklarını öpüyordu. Atılan fotoğraflarda gülümsemiş, dil çıkarmış, bazılarında ne yaptığını bile anlamamıştım.
Ama çok mutlu olmuştum. En az fotoğrafların altına atılan yorumlardaki hayranlar kadar hem de.
"Calum'ı gördükleri için ağlıyorlar, aman tanrım."diye Michael yanımda homurdanınca yüzümü buruşturarak ona baktım. Ne ara yanıma geldiğini bile anlamamıştım. "Senin şarkı yazman gerekmiyor mu?"
"Aslında yazdım ve sana okuyacağımı söyleyecektim ama sırıtmaktan ve videoları izlemekten beni fark etmedin."dedi ve koltuğun kolluğundan inip masanın yanındaki gitarını alarak yere oturdu. "Ağlamalarının sebebi, Calum'ı özlemiş olmaları olamaz mı? Belki de bu yüzden ağlıyorlardır Mike?"
"Bende grup arkadaşımı özledim ama ağlamıyorum. Gereksiz yere ağlayan bu hayranları sevmiyorum."
"Eğer böyle söylediğini bilseydiler, onlarda seni sevmezdi."dedim kaşlarımı çatarak. "Onlar hayran ve tabii ki de idollerini gördükleri için ağlayacaklar. Sen on dört yaşındayken Green Day ya da bilmiyorum, All Time Low konserine gitmek için ağlamadın mı?"
"Tabii ki de hayır! Ben bir kız değilim!"dedi ve yüzünü buruşturdu. "Duygusallıktan nefret ederim."
"Gruptaki en duygusal kişi sensin sanıyordum. Oysa en duygusuzu senmişsin."dedim ve tiksinerek ona baktım.
"Her yıl, tamam mı Ocean, yer yıl bu ağlayan kızları çekiyorum. Bıktım! Şimdi konuyu uzatma ve şarkıyı dinle."
Gözlerimi devirdim. "Onları sevmiyor musun?"
"Onlara tapıyorum!"dedi coşkuyla. "Onlar dünyadaki en iyi hayran grubu ama hadi ama Lee! Onlar için bu şarkıyı yazdım. Dinle artık."
"İlk önce azarla, şimdi ise onlar için şarkı yazdığını söyle. Seni ahmak!"diye bağırdım ve arkamdaki yastığı alıp ona fırlattım. "Seni bu gruptan atmaları gerek!"
Attığım yastığı bana geri fırlattı ama havada yakalayabilmem için yavaş atmıştı. "Ben mükemmelim! Beni bu grupta tutmak için kıçlarını yırtıyorlar!"
Gözlerimi devirip yastığımı sırtıma koydum ve kollarımı göğsüme birleştirerek, "Hadi göster şu mükemmel yeteneğini ibne."diyerek havalı duruşumda ona baktım.
Gitarını sırıtarak ve biraz heyecanla kucağına yerleştirip, kağıtları önüne çekti. Ona belli etmemeye çalışarak telefondan video oynatıcıyı açtım ve telefonu yan tutarak onu kaydetmeye başladım.
Tüm gözler üzerinde
Kırmızı yanaklarında ve sarı teninde
Bunu hiç istemediğimi biliyorsun
Ama gözlerinin üzerinde olmasını seviyorsun
Tüm elektrik vücudunda
İnce kiraz dudaklarında ve bakire bedeninde
Bunu bayılıyorum
Ama sana dokunmama izin vermiyorsun
Michael gitarı daha hızlı ve melodik bir şekilde çalarken şaşırmakla gülmek arasında gidip geliyordum. Pıkachum garip bir ilham kaynağı olmuştu.
Hadi bebeğim, yatağımıza gidelim
Dokunmak yok, peki ya dudaklar?
Hadi bebeğim, gidip biraz öpüşelim
Ve şarkı biraz daha böyle ilerledikten sonra sonra Michael'ın bitirmesiyle bende videoyu bitirdim. "Sarı ten, gerçekten mi?"dediğimde gözleri pıkachuma kaydı. "Mükemmel değil mi?"
Güldüm. "Pıkachu diye bağırmanı bekliyordum. Bence bu idare edilebilir. Ama gerçekten de bir şey merak ediyorum... Tüm bu şarkıyı pıkachum sayesinde mi yazdın?"
Kafasını salladı. "Bence hayranlar buna bayılacak."dedi ve sırıttı. "Çocuklar da öyle."diye eklediğinde güldüm. "Her neyse. Şarkı söylemek çişimi getirdi. Tuvalete gidiyorum."
Gitarını koltuğa bırakıp ayağa kalkınca bende çektiğim videodan sadece, "Hadi bebeğim, yatağımıza gidelim. Dokunmak yok, peki ya dudaklar? Hadi bebeğim gidip biraz öpüşelim."kısmını ve ardından çaldığı gitar kısmını kestim ve Calum'ın hesabını değil, grup hesabını kullanarak, "O sadece sevgilisi için şarkı yazdı #PıkachuFromMichael" yazıp tweet attım. Videoda koltukta oturan pıkachum da gözüktüğü için kimse yanlış anlayamazdı.
Hem, Michael bunu paylaşmama da bir şey diyemezdi çünkü ağlattığı kızları güldüren de oydu. Ve görünen oydu ki, hep böyle olacaktı.
**
bu bölüm
efsane bölüm
yo ye