Ertesi gün nikah planlarını konuşmak için sabah kahvaltıda benim dükkanda buluşma ayarlamıştık.
Ben erkenden dükkana gelip arka bahçeye güzel bir kahvaltı masası hazırlarken çayı demlemeye içeri geçtiğimde Selin de elinde küçük bir poşetle kapıdan içeri giriyordu.
" Günaydın Efzacım"
"Günaydın canım hoş geldin" derken çayımızı demleyip selin'in yanına geçtim.
"Hoş buldum canım, ufak tefek planlarla geldim" deyip kıkırdadı. Elindeki çantaları bir kenara koyarken de heyecanla anlatmaya devam ediyordu.
"Aaa gece boyu planlar mı yaptın yoksa?"
"Eh biraz öyle oldu, sizden sonra uykum da gelmedi, yattım ama aklıma da bin türlü plan geldi." derken bir sandalye çekip oturdu.
"Çok heyecanlı gördüm seni" ben de bir sandalye çekip oturdum.
"Aynen öyle canım, çoktandır böyle heyecan dolu bir şeyler yaşamamıştık, benim için de çok iyi olacak" deyip gülümsedi.
Kapı açıldığında ikimiz de kapıya doğru dönmüştük.
"Günaydın hanımlar" diye gülümseyerek içeri giren Nevaydı.
"Günaydın Nevacım, geç otur " deyip bir sandalye çektim.
"Hoş geldin Neva"
"Hoş buldum Selin abla. Gelin hanım henüz gelmedi galiba?"
"Gelin hanım karşıda, geliyor"
Hep birlikte dışarı bakıp gülümsedik.
Gelin hanım da adeta bir Kuğu gibi süzülerek karşıya geçip dükkana doğru ilerledi.
"Bu arada Efzacım yapılacak bir şey var mıydı, sormadım da direkt oturdum?"
"Yok yok her şey hazır arka bahçede bizi bekliyor."
Tam o sırada gelin hanım da yüzünde tatlı bir gülümseme ile içeri girdi.
"Herkese günaydın, geç kalmadım umarım"
Ayağa kalkıp Serpil hanımla tokalaştıktan sonra;
" Tam zamanında, geldin bakma sen bize" derken hanımlar da tokalaşıyorladı.
"Çayımız ve Kahvaltımız arka bahçede hazır hanımlar, haydi buyrun geçelim."
"Kızlar siz geçin ben de Efza ile çayları getireyim" dedi selin.
Biz mutfağa geçerken kızlar da arka bahçeye geçmişlerdi. Selin'in de yüzünde bir gülümse vardı.
Ben çayları doldururken bir yandan da selinle sohbet ediyorduk.
"Ne kadar heyecanlı günler değil mi Efza?"
"Evet canım, bakalım bizden neler çıkacak bugün?"
Selin kıkırdamaya başlayınca ne oluyor dercesine bir bakış attım. Hafifçe omzunu silkerek
"Getirdiğim çantanın içinde ufak tefek notlar ve planlar var. Senin planlarınla birleşince bence çok güzel olacak."
Çayları alıp arka bahçeye geçtik. Neva ve Serpil muhabbet ediyorlardı bizi görünce gülümsediler.
Çayları masaya koyduğumda Serpil hanım "ne hoş bir kahvaltı masası olmuş elinize sağlık" derken şekere uzanıp çayına tek şeker atıp karıştırdı.
"Afiyet olsun canım, haydi buyrun bakalım"
Selin Serpil'e bakıp "Serpil hanım biz şu sarı Woswos hikayesini epey merak ediyoruz, bir yandan kahvaltı yaparken bir yandan da sizi dinlemek isteriz" deyip çayından bir yudum aldı.
Neva da "evet evet, nikah pastası ve sarı Woswos, epey merak uyandırıcı" deyip ağzına bir zeytin attı.
Gelin hanım da bizlere tek tek bakıp gülümseyerek çayından bir yudum alıp
" peki o zaman durum şöyle oldu" deyip anlatmaya başladı.
