Günler nasıl hızlı geçmiş acaba? (Şuan daha iyi anlıyorum zamanın ne kadar çabuk geçtiğini..)
Teyzemin hemen hemen herşeyi hazırdı evlilik için. Ben bir kişinin daha gitmesini nasıl kaldırabilirdim? Kabullenmekde zorluk çektiğim şey birinin gitmesiydi yanımdan yanlız kalmak korkutuyordu beni.
Teyzemin evlenmesini hiç istemiyordum onunla uyur onunla uyandırdım nasıl dayanabilirdim ki onsuzluğa?
Annem hep yanıma gelsede aynı evde uyuyup uyanmanın tadını alamıyordum hiç. Annemi ve babamı aynı evde isterken şuan ikisindende uzakta olmakta neydi şimdi?
Babam arada arayıp soruyordu, bazen okul çıkışına geliyordu..
Bir keresinde annem ve babam aynı gün okul çıkışına gelmişti sol tarafta babam sağ tarafta annem.. Hangisine gitsem diğeri napardı ki?(Ortada kalmak en kötüsüymüş meğer. Şuan buradan bakınca o his tekrar bürüyor beni.. Şuram acıyor tarifsizce nasıl dayandım kim bilir.)
Tabiki doğru olan annemin yanına gitmemdi. İkisini bir arada beklerken görmek istesemde olmayacağını anlayabilecek yaşa gelmiştim ve benim önceliğim annemdi her zaman.. (Annemin yanına gitmem babama ne duygu yaşatmış bilemiyorum bilmekte istemem bu benim suçum değildi çünkü yıllar geçince anlayabiliyor insan bazı şeyleri.)
Canım annem hemen beni sardı sımsıkı sanırım beni anlamış olmalı. Hemen 'babanın yanına git hadii' demişti. Gittiğimde bana sarılmamıştı sadece yüzümü tutarak öpmüştü beni. Sonra ben ortalarında onlarda ses yok tabi yürüdük eve kadar. Ben tek kalıp onlarla vedalaşmıştım annem bir tarafa babam bir tarafa gitmişti.. (Bu daha çok açıtmıştı canımı ikisini düşman gibi sessiz görmek sanki ben olmasam birbirlerini öldürecek gibi soğuk olmaları beni bu düşünceye sürüklemişti. Ben ise arkalarından bakmıştım sadece.)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Eksiklik Var
Teen FictionKadere inananlardan olmadım hiç. Kendi kaderimizi biz belirleriz diyenlerdenim. Ama sizin kaderinizi anne ve babanız belirlese ne yapardınız?